1.
dünyanın jandarması olma iddiasında olan ancak şapşal bir haydut olmaktan öteye gidemeyen amerika birleşik devletleri tarafından desteklenen güney amerika’da kilise karşıtlarını tamamen susturma kılavuzu olan plandır.
plan ismini bu planın uygulanmasının ardından bolivya devlet başkanı olan hugo banzer’den alır. tabii ki bu plan sadece bolivya’da uygulanmakla kalmaz latin amerika’da birçok ülkede de “başarılı” sonuçlar alınır. 1975 yılında uygulamaya konan plan hristiyanlığı kurtarma planını tıpkı ortaçağda olduğu gibi uygulamaya koymuş ve yine eşsiz bir başarı elde etmiştir.
plana göre sol kanat papazlar, dinde liberalleşmeyi savunanlar, yani hugo banzer’in zihnindeki diktatörlüğe çok da uygun olmadığını düşündüğü din anlayışına dahil olanlar tutuklanır, sürgün edilir, bu insanlara işkence yapılır ve bu insanların sonu genelde öyle ya da böyle ölüm olur.
din muhteşem bir silahtır, ki ne kadar kullanışlı bir silah olduğunu yaşadığımız coğrafya gereği zaten iliklerimize kadar hissediyoruz. ben hiçbir zaman şiddete karşı bir insan olmadım, her zaman şiddetin iyilik için kullanılabilecek bir yöntem olduğuna inandım. ama her zaman şuna da inandım, ne düşünüyorsam onu yaşarım. dinlerin barış tesis ettiğini söyleyerek aslında en kanlı savaşlara neden olduklarını görmezden gelmek nerden bakarsanız bakın yalancılıktır.
plan ismini bu planın uygulanmasının ardından bolivya devlet başkanı olan hugo banzer’den alır. tabii ki bu plan sadece bolivya’da uygulanmakla kalmaz latin amerika’da birçok ülkede de “başarılı” sonuçlar alınır. 1975 yılında uygulamaya konan plan hristiyanlığı kurtarma planını tıpkı ortaçağda olduğu gibi uygulamaya koymuş ve yine eşsiz bir başarı elde etmiştir.
plana göre sol kanat papazlar, dinde liberalleşmeyi savunanlar, yani hugo banzer’in zihnindeki diktatörlüğe çok da uygun olmadığını düşündüğü din anlayışına dahil olanlar tutuklanır, sürgün edilir, bu insanlara işkence yapılır ve bu insanların sonu genelde öyle ya da böyle ölüm olur.
din muhteşem bir silahtır, ki ne kadar kullanışlı bir silah olduğunu yaşadığımız coğrafya gereği zaten iliklerimize kadar hissediyoruz. ben hiçbir zaman şiddete karşı bir insan olmadım, her zaman şiddetin iyilik için kullanılabilecek bir yöntem olduğuna inandım. ama her zaman şuna da inandım, ne düşünüyorsam onu yaşarım. dinlerin barış tesis ettiğini söyleyerek aslında en kanlı savaşlara neden olduklarını görmezden gelmek nerden bakarsanız bakın yalancılıktır.
devamını gör...