bay e

bu filme lise zamanında gecenin bir yarısı televizyonda denk gelmiştim. filmdeki tiplerin tanıdık olmasından dolayı, daha önce duymadığım için şaşırmıştım açıkçası.

film o kadar berbat ve saçma ki acı çekerek bir noktaya kadar izledim. sonra acılar çekerek ölmek üzereyken kanal değiştirdim. hani böyle bekledim de ''nereye bağlanacak lan bu film'' diye. bağlanmıyor abicim adeta göbek deliğinden çıkarılan bir pamuk misali iğrenç ya. her aklıma geldiğinde senaristinden çaycısına ana bacı söverim.

amerikalıların klasik saçma sapan gençlik filmleri vardır. işte ne bileyim tatile giderler yakışıklı kaslı çocuk, gözlüklü şişko, barbi bebek sarışın, normal bir kız ve zenci atlangoç bir tip. üstlerine 3 başlı köpek balığı saldırır falan filan. yani hani bilirsin işte boş filmdir ama kızmazsın. bellidir çünkü ne b*k olduğu. bu bay-e ise b*ktur ama öyle olduğunu gizlemek için uğraşır. kokusu sonra gelir buruna işte o an anlarsın. b*kmuş lan bu dersin.

hayatımda izlediğim en garip filmlerden. film zaten müstehcen içeriklerle dolu (klasik sinan çetin filmleri işte). işte ismet berkan (mehmet ali erbil oynuyor ama karakterin adı ismet berkan) ve eşi arabada konuşuyorlar hiç beni aldattın mı tarzında, kadın öpüştüğünü söylüyor adam da aldattığını söylüyor ve kadın adamı bırakıp başka birinin arabasına binip gidiyor. isimler de çok komik hep yabancı. filmdeki tek iyi nokta mustafa sandal'ın oynaması. filmde 5-6 tane mekan var zaten mobil1 benzinliği, otoyol, otobüs, mahzen, bir de ev. filmi zor bela izledim, izledikten sonra bu ne lan böyle dedim. zaman israfı.