#televizyon dizileri
#final yapan diziler
orijinal adı: 이번 생은 처음이라
2017 yılında izleyici ile buluşan 16 bölüm sonrası final yapan bir dizidir.
se-hee bekâr bir adam ji-ho ise bekâr bir kadındır. ji-ho evini terk etmek zorunda kaldığı için yeni bir yere yerleşme arayışında iken se-hee'nin hem ev arkadaşı hem de kiracısı olur. mali sebeplerden dolayı formalite icabı yapılan evlilikleri sonrasında aralarındaki iletişim nasıl olacaktır?
2017 yılında izleyici ile buluşan 16 bölüm sonrası final yapan bir dizidir.
se-hee bekâr bir adam ji-ho ise bekâr bir kadındır. ji-ho evini terk etmek zorunda kaldığı için yeni bir yere yerleşme arayışında iken se-hee'nin hem ev arkadaşı hem de kiracısı olur. mali sebeplerden dolayı formalite icabı yapılan evlilikleri sonrasında aralarındaki iletişim nasıl olacaktır?
öne çıkanlar | diğer yorumlar
başlık "ngark" tarafından 04.01.2023 21:31 tarihinde açılmıştır.
1.
jung so-min ve lee min ki'nin başrollerini paylaştığı güney kore dizisi. birbirini çok da iyi tanımayan iki ev arkadaşı, mali rahatlık için evlenir. işin içine aileler, arkadaşlar girince olaylar gelişir. kore dilinin şiirselliğini çok seviyorum. bu dizide de kadın karakterin hissettiklerini anlatırken ki konuşma şekli, güzel bir şiir dinliyormuş hissi veriyor insana. dizi müziği de pamuk gibi yapıyor insanı.
dizide aklımda yer eden çok şey var. hepsi bir anda aklıma gelmeyebilir ama birkaçını yazmak istiyorum.
yoo ji-ho, ailesine evleneceğini açıklayınca annesi kendisine gönül koyuyor. okulu yeni bitirdin, yeni çalışmaya başladın, daha maaşınla kendine güzel bir çanta bile almadın. şimdi işi bırakıp evleneceğini söylüyorsun. seni akıllı bilirdim, sen benden de aptalmışsın diyor. çünkü istiyorki kızı tek başına mücadele edebilsin. saçını kocası için süpürge edecek diye kendini gerçekleştirmekten vazgeçmesin. düğün günü damadı olacak nam se-hee'ye bir mektup yazıyor. mektupta, kızım tekrar yazarlık yapmak isterse ona izin verebilir misin diye soruyor. ben gelir her işinizi görürüm, yeter ki kızım böyle bir taleple sana gelirse onu geri çevirme diyor. damadımız se-hee'nin kayınvalidesini rahatlatmak için söylediği şeyleri ve ana fikrini çok seviyorum. yazmaya karar vermek de vazgeçmek de benimle evlenmek de onun kararı. o güçlü ve akıllı bir kadın. onu mutlu eden yolu kendisi zaten seçecek. seçimlerine asla karşımayacağım. onu mutlu edeceğim, koruyacağım gibi sözler veremediğim için üzgünüm diyor. kayınvalide bu yeterli bir söz, siz bir çiftsiniz birbirinizin mutluluğundan sorumlu değilsiniz diyor. insanların kendini bile mutlu edemediği bir çağda yaşarken bunu karşımızdaki insandan bekleyemeyiz. bu biraz gerçek dışı. gerçekten de öyle. evliliklerdeki en büyük sorun bu bence. ben kendimi bile mutlu edemiyorum ama eşim beni hep mutlu etsin. yapma ya!
ayrı ayrı gittikleri bir yolculuktan beraber dönüyorlar. otobüste ayrı yerlerde seyahat etmek durumundalar. kadın adama diyor ki yanımdaki kişiden birlikte oturmamızı rica edebilirim. adam diyor ki olmaz. yer değiştirmek istemek nezaketsizlik olabilir. önemsiz gibi görünse de insanın hayır demesi zor bir şey. şu ince düşüncenin güzelliğine bakar mısınız. bilmiyorum bunu çoğu zaman hepimiz yapıyoruz. karşımızdaki insana, kendimizce nezaket çerçevesi içerisinde hayır diyemeyeceği tekliflerde bulunuyoruz. otobüslerde yer değişimi istemek bile bakıldığında zararsız bir teklif. ama istemiyorsun. hayır dersen, nezaketsiz ve kaba olarak nitelendirileceksin bunu biliyorsun. istemeye istemeye evet diyorsun. hayatın içinde de bu sürekli oluyor. emrivakilerle ve zararsız gibi görünen tekliflerle karşındaki insanı hep bir ikilemin içinde tutuyorsun. bu da hiç doğru değil. aydınlanma yaşamıştım.
bunun gibi bir sürü güzel şey var. izleyin. pişman olmazsınız.
dizide aklımda yer eden çok şey var. hepsi bir anda aklıma gelmeyebilir ama birkaçını yazmak istiyorum.
yoo ji-ho, ailesine evleneceğini açıklayınca annesi kendisine gönül koyuyor. okulu yeni bitirdin, yeni çalışmaya başladın, daha maaşınla kendine güzel bir çanta bile almadın. şimdi işi bırakıp evleneceğini söylüyorsun. seni akıllı bilirdim, sen benden de aptalmışsın diyor. çünkü istiyorki kızı tek başına mücadele edebilsin. saçını kocası için süpürge edecek diye kendini gerçekleştirmekten vazgeçmesin. düğün günü damadı olacak nam se-hee'ye bir mektup yazıyor. mektupta, kızım tekrar yazarlık yapmak isterse ona izin verebilir misin diye soruyor. ben gelir her işinizi görürüm, yeter ki kızım böyle bir taleple sana gelirse onu geri çevirme diyor. damadımız se-hee'nin kayınvalidesini rahatlatmak için söylediği şeyleri ve ana fikrini çok seviyorum. yazmaya karar vermek de vazgeçmek de benimle evlenmek de onun kararı. o güçlü ve akıllı bir kadın. onu mutlu eden yolu kendisi zaten seçecek. seçimlerine asla karşımayacağım. onu mutlu edeceğim, koruyacağım gibi sözler veremediğim için üzgünüm diyor. kayınvalide bu yeterli bir söz, siz bir çiftsiniz birbirinizin mutluluğundan sorumlu değilsiniz diyor. insanların kendini bile mutlu edemediği bir çağda yaşarken bunu karşımızdaki insandan bekleyemeyiz. bu biraz gerçek dışı. gerçekten de öyle. evliliklerdeki en büyük sorun bu bence. ben kendimi bile mutlu edemiyorum ama eşim beni hep mutlu etsin. yapma ya!
ayrı ayrı gittikleri bir yolculuktan beraber dönüyorlar. otobüste ayrı yerlerde seyahat etmek durumundalar. kadın adama diyor ki yanımdaki kişiden birlikte oturmamızı rica edebilirim. adam diyor ki olmaz. yer değiştirmek istemek nezaketsizlik olabilir. önemsiz gibi görünse de insanın hayır demesi zor bir şey. şu ince düşüncenin güzelliğine bakar mısınız. bilmiyorum bunu çoğu zaman hepimiz yapıyoruz. karşımızdaki insana, kendimizce nezaket çerçevesi içerisinde hayır diyemeyeceği tekliflerde bulunuyoruz. otobüslerde yer değişimi istemek bile bakıldığında zararsız bir teklif. ama istemiyorsun. hayır dersen, nezaketsiz ve kaba olarak nitelendirileceksin bunu biliyorsun. istemeye istemeye evet diyorsun. hayatın içinde de bu sürekli oluyor. emrivakilerle ve zararsız gibi görünen tekliflerle karşındaki insanı hep bir ikilemin içinde tutuyorsun. bu da hiç doğru değil. aydınlanma yaşamıştım.
bunun gibi bir sürü güzel şey var. izleyin. pişman olmazsınız.
devamını gör...