1.
bedri rahmi eyüboğlu türk yazar, şair ve ressamdır. 18 e yakın resmi ve 11 e yakın şiir kitabı bulunur. kendisinin en sevdiğim ve çok anlam ifade eden üç dil şiirinden bir alıntı:
....en azından üç dil bileceksin
en azından üç dilde
ana avrat dümdüz gideceksin
en azından üç dil
çünkü sen ne tarih ne coğrafya
ne şu ne busun
oğlum mernus
sen otobüsü kaçırmış bir milletin çocuğusun.
....en azından üç dil bileceksin
en azından üç dilde
ana avrat dümdüz gideceksin
en azından üç dil
çünkü sen ne tarih ne coğrafya
ne şu ne busun
oğlum mernus
sen otobüsü kaçırmış bir milletin çocuğusun.
devamını gör...
2.
bütün kitapları yakmalı
sevda üstüne ne söylemişlerse yalandır
kitaplara göre insan
karanlıkta yüzüne bin mumluk lâmba tutulmuş
gözleri, yüreği kamaşmış insandır
aptaldır, hastadır, kahramandır
bütün kitapları yakmalı
sevda üstüne ne söylemişlerse yalandır.
içinde bir tek suret yaşayan yüreğe yürek mi derler
bir tek yaprak veren dalın boynun burarlar
bir tek meyve veren dalı keserler
insan dediğin bir buğday tarlası gibi olmalı
esti mi rüzgâr bir değil milyonlar için esmeli
bir tek meyve veren dalı kesmeli
insan dediğin derya misali
üstünde milyonlarca dalga
içinde kıyametler kopmalı
insan dediğin derya misali
uçsuz bucaksız olmalı.
gel çıkalım sevgilim gel
gel kurtaralım birler hanesinden
çekelim gidelim bir uçtan uca
açalım yüreğimizin kapılarını sonuna kadar
sevelim sevelim sevelim
sevebileceğimiz kadar
muhteşem dizelerinin yazarıdır.
devamını gör...
3.
bedri rahmi'nin "karadutum, çatal karam, çingenem" diye seslendiği kadın, türkiye'nin ilk kadın heykeltıraşlarından biri olan ermeni asıllı mari gerekmezyan'dır.
--- alıntı ---
1949 yılının bir ilkbahar günü istanbul büyük kulüp'te bir toplantı vardı.
o gece büyük kulüp'tekiler özel konuk olan bedri rahmi eyüboğlu'ndan bir şiir okumasını istediler.
bedri rahmi ayağa kalktı.
şiiri okumaya başladı.
ama gözyaşlarını tutamadı.
bir yandan mısraları söylüyor,bir yandan sular seller gibi ağlıyordu.
gözyaşlarına mendil yetmiyordu.
“karadutum, çatal karam, çingenem
nar tanem, nur tanem, bir tanem
ağaç isem dalımsın salkım saçak
petek isem balımsın a gülüm
günahımsın, vebalimsin. "
...
bedri rahmi'nin hemen yanında eşi eren eyüboğlu oturuyordu.
ama hiç tepki vermiyordu.
o da herkes gibi bu şiirin ona yazılmadığını biliyordu.
--- alıntı ---
--- alıntı ---
1949 yılının bir ilkbahar günü istanbul büyük kulüp'te bir toplantı vardı.
o gece büyük kulüp'tekiler özel konuk olan bedri rahmi eyüboğlu'ndan bir şiir okumasını istediler.
bedri rahmi ayağa kalktı.
şiiri okumaya başladı.
ama gözyaşlarını tutamadı.
bir yandan mısraları söylüyor,bir yandan sular seller gibi ağlıyordu.
gözyaşlarına mendil yetmiyordu.
“karadutum, çatal karam, çingenem
nar tanem, nur tanem, bir tanem
ağaç isem dalımsın salkım saçak
petek isem balımsın a gülüm
günahımsın, vebalimsin. "
...
bedri rahmi'nin hemen yanında eşi eren eyüboğlu oturuyordu.
ama hiç tepki vermiyordu.
o da herkes gibi bu şiirin ona yazılmadığını biliyordu.
--- alıntı ---
devamını gör...
4.
1911-1975 yılları arasında yaşamış ressam, yazar ve şair. istanbul'da ve paris'te resim öğrenimi görmüş ve istanbul güzel sanatlar akademisi'nde ders vermiştir. geleneksel sanatın motiflerini çağdaş bir biçimde harmanlamış ve gravür, mozaik, heykel, seramik gibi farklı türlerde eserler vermiş çok yönlü bir sanat insanıdır.
istanbul (1955)
kırmızı bacaklı iğde gelin (1954)
aşık veysel (1953)
istanbul (1955)
kırmızı bacaklı iğde gelin (1954)
aşık veysel (1953)
devamını gör...
5.
eskiden yeterdim kendime
artardım bile
şimdi ne yapsam nafile! ...
ve
kim demiş 'can eskimez' diye
bu can tedirgin tende
can da eskimiş
ben de..
dizelerini yazan ve bir çok şiirine hayran olduğum usta şairdir kendisi.
artardım bile
şimdi ne yapsam nafile! ...
ve
kim demiş 'can eskimez' diye
bu can tedirgin tende
can da eskimiş
ben de..
dizelerini yazan ve bir çok şiirine hayran olduğum usta şairdir kendisi.
devamını gör...
6.
"saksılarda hep aynı karanfiller açıyor tanrım.
niçin, biz bir defa doğuyoruz?"
niçin, biz bir defa doğuyoruz?"
devamını gör...
7.
kendisi, şair ve ressam kimliğinin yanında türkiye'nin çoktan yitip gitmiş aydınlık yüzlerindendir de. esaslı bir kültürel dönüşümün, azra erhat, sabahattin eyüboğlu ve vedat günyol gibi birçoklarıyla beraber öncülerindendir. şu an böyle bir türk entelijansiyasının hayalini kurmak bile mümkün değil.
çok da naif bir şairdir.
"seni düşünürken,
bir çakıl taşı ısınır içimde."
çok da naif bir şairdir.
"seni düşünürken,
bir çakıl taşı ısınır içimde."
devamını gör...
8.
sevdiği insanlara, dostlarına, arkadaşlarına reis diye seslenirmiş.
devamını gör...
9.
şu şiiri bizim şiirimizdir. benim, senin, bizim, sizin, hepimizin!
her türk gencine okutulmalı ve üzerine düşünmesi sağlanmalı.
üç dil
en azından üç dil bileceksin
en azından üç dilde
ana avrat dümdüz gideceksin
en azından üç dil bileceksin
en azından üç dilde düşünüp rüya göreceksin
en azından üç dil
birisi ana dilin
elin ayağın kadar senin
ana sütü gibi tatlı
ana sütü gibi bedava
nenniler, masallar, küfürler de caba
ötekiler yedi kat yabancı
her kelime arslan ağzında
her kelimeyi bir bir dişinle tırnağınla
kök sökercesine söküp çıkartacaksın
her kelimede bir tuğla boyu yükselecek
her kelimede bir kat daha artacaksın
en azından üç dil bileceksin
en azından üç dilde
canımın içi demesini
canım ağzıma geldi demesini
kırmızı gülün alı var demesini
nerden ince ise ordan kopsun demesini
atın ölümü arpadan olsun demesini
keçiyi yardan uçuran bir tutam ottur demesini
insanın insanı sömürmesi
rezilliğin dik âlâsı demesini
ne demesi be
gümbür gümbür gümbürdemesini becereceksin
en azından üç dil bileceksin
en azından üç dilde
ana avrat dümdüz gideceksin
en azından üç dil
çünkü sen ne tarih ne coğrafya
ne şu ne busun
oğlum mernuş
sen otobüsü kaçırmış bir milletin çocuğusun ...
her türk gencine okutulmalı ve üzerine düşünmesi sağlanmalı.
üç dil
en azından üç dil bileceksin
en azından üç dilde
ana avrat dümdüz gideceksin
en azından üç dil bileceksin
en azından üç dilde düşünüp rüya göreceksin
en azından üç dil
birisi ana dilin
elin ayağın kadar senin
ana sütü gibi tatlı
ana sütü gibi bedava
nenniler, masallar, küfürler de caba
ötekiler yedi kat yabancı
her kelime arslan ağzında
her kelimeyi bir bir dişinle tırnağınla
kök sökercesine söküp çıkartacaksın
her kelimede bir tuğla boyu yükselecek
her kelimede bir kat daha artacaksın
en azından üç dil bileceksin
en azından üç dilde
canımın içi demesini
canım ağzıma geldi demesini
kırmızı gülün alı var demesini
nerden ince ise ordan kopsun demesini
atın ölümü arpadan olsun demesini
keçiyi yardan uçuran bir tutam ottur demesini
insanın insanı sömürmesi
rezilliğin dik âlâsı demesini
ne demesi be
gümbür gümbür gümbürdemesini becereceksin
en azından üç dil bileceksin
en azından üç dilde
ana avrat dümdüz gideceksin
en azından üç dil
çünkü sen ne tarih ne coğrafya
ne şu ne busun
oğlum mernuş
sen otobüsü kaçırmış bir milletin çocuğusun ...
devamını gör...
10.
asıl adı, ali bedrettin. ressam, yazar ve şairdir. kendisi genellikle nazım hikmet sevgisiyle tanınır.
öylesine düşünüyorum ki seni,sen kesiliyorum..
öylesine düşünüyorum ki seni,sen kesiliyorum..
devamını gör...
11.
"aşk bir eşkiyanın hayata itirazıdır...
susarsa çatışma, konuşursa savaş.
yazarsa destan.
severse devrim olur.
tut ki ben bir eşkiyayım."
kendisini, şiirlerini ve resimlerini çok sevsem de yasak aşkı için yazdığı 'karadut' şiirini -ki en sevdiğim şiiridir- keşke eşi için yazsaymış diyorum. bir gün yasak aşkı ölünce kendisini bu acıdan kurtaran eşi eren hanım olur ve çok sonra istanbul büyük kulüpte şiir okumasını isteyenlere eşi de oradayken bu şiiri okur. gözleri yaşlarla dolu, sesi titriyordur. oradaki herkes de şiirin kimin için yazıldığını biliyor eşi dahil. sonrası eşi oğlu ile birlikte bir süre paris'e gider ve ona bir mektup yazar. mektupta o gece ile ilgili "sanki böğrüme kızgın bir ütü yapışmış gibi olmuştum" der. mektubun sonunda da "allah sana resim yapma sevinci versin ve bizim yanımızda yaşamaktan, mutluluk duyabilmeni sağlasın" der. sevindiğim nokta duaları kabul olur.bedri rahmi oğluna ve eşine geri döner ve vefatına kadar birlikte yaşarlar. ne kadar herkes bu yasak aşkı konuşsa ne büyük bir aşkmış onlarınki dese de ben bu hikayede hep eren hanıma üzülmüştüm en çok. hep eşini sevmiş ve onun yanında olmuş tabii ne olursa olsun sonunda o da mutlu olmuş. yani ben öyle düşünüyorum.
susarsa çatışma, konuşursa savaş.
yazarsa destan.
severse devrim olur.
tut ki ben bir eşkiyayım."
kendisini, şiirlerini ve resimlerini çok sevsem de yasak aşkı için yazdığı 'karadut' şiirini -ki en sevdiğim şiiridir- keşke eşi için yazsaymış diyorum. bir gün yasak aşkı ölünce kendisini bu acıdan kurtaran eşi eren hanım olur ve çok sonra istanbul büyük kulüpte şiir okumasını isteyenlere eşi de oradayken bu şiiri okur. gözleri yaşlarla dolu, sesi titriyordur. oradaki herkes de şiirin kimin için yazıldığını biliyor eşi dahil. sonrası eşi oğlu ile birlikte bir süre paris'e gider ve ona bir mektup yazar. mektupta o gece ile ilgili "sanki böğrüme kızgın bir ütü yapışmış gibi olmuştum" der. mektubun sonunda da "allah sana resim yapma sevinci versin ve bizim yanımızda yaşamaktan, mutluluk duyabilmeni sağlasın" der. sevindiğim nokta duaları kabul olur.bedri rahmi oğluna ve eşine geri döner ve vefatına kadar birlikte yaşarlar. ne kadar herkes bu yasak aşkı konuşsa ne büyük bir aşkmış onlarınki dese de ben bu hikayede hep eren hanıma üzülmüştüm en çok. hep eşini sevmiş ve onun yanında olmuş tabii ne olursa olsun sonunda o da mutlu olmuş. yani ben öyle düşünüyorum.
devamını gör...
12.
nazım hikmet, bedri rahmi'yle beraber paris'te kendi sesinden şiirlerini okuduğu bir bant kaydı yapar. bant kaydının ilk şiiri bedri rahmi'nin okuduğu kendisine ait bir şiirdir. ülkeye dönerken o dönem yasaklı olan nazım hikmet'in kayıtlarına el konulmaması için bedri rahmi'nin aldığı bir önlemdir. kayıt bu şekilde ülkeye sokulur ve bedri rahmi tarafından muhafaza edilir.
ayrıca şairliğinin yanı sıra resim ve mozaik çalışmaları da vardır.
'1961 yılında amerika’ya giderek, zengin renklerle soyut biçimlere yöneldi. çalışmalarında plastik tutkal – plastik boyalar – kum – talaş ve buruşturulmuş japon kağıdı kullanarak, görülmedik, bilinmedik renkler bulabilmek için denemeler yaptı.'buradan
ayrıca şairliğinin yanı sıra resim ve mozaik çalışmaları da vardır.
'1961 yılında amerika’ya giderek, zengin renklerle soyut biçimlere yöneldi. çalışmalarında plastik tutkal – plastik boyalar – kum – talaş ve buruşturulmuş japon kağıdı kullanarak, görülmedik, bilinmedik renkler bulabilmek için denemeler yaptı.'buradan
devamını gör...
13.
seni düşünürken
bir çakıl taşı ısınır içimde
bir kuş gelir yüreğimin ucuna konar
bir gelincik açılır ansızın
bir gelincik sinsi sinsi kanar
dizelerinin sahibi şair.
devamını gör...
14.
her şey çürüyor canım kardeşim bu dünyada
hatıralar bile
o hatıralar ki kafatasından muhkem bir yerde saklıdırlar
o hatıralar ki tüyden hafif
gök mavisinden duru
etten kemikten uzaktırlar
o hatıralar ki
bambaşka bir zaman içre yaşar dururlar
gel demeden gelir
git demeden giderler
nur topu gibi açıldıkları olur bazan
sonra sızım sızım sızlarlar
her şey çözülüp gidiyor bu dünyada
bir biri içinde
bir biri peşi sıra
bir tad dudakta
bir ses kulakta
sen toprakta çürürsün canım kardeşim
ben ayakta
muhteşem dizelerin yazarıdır.
devamını gör...
15.
kimi eskidiği için yaşar
kimi yaşadıkça eskir
ne tohumda keramet
ne toprakta
ne başakta
marifet yaşamakta.
dizesinin sahibi olan benim doğduğum sene ölen
karadenizli edebi insan.
kimi yaşadıkça eskir
ne tohumda keramet
ne toprakta
ne başakta
marifet yaşamakta.
dizesinin sahibi olan benim doğduğum sene ölen
karadenizli edebi insan.
devamını gör...
16.
pek çok insan şiirleriyle bilir, haklılardır da. şiirlerinde değişik bir çekicilik vardır. okudukça okumak istersiniz. aynı çekim garip bir şekilde resimlerinde, hatta mozaiklerinde bile vardır. güzel diyip geçersiniz başta, sonra defalarca başında bulursunuz kendinizi. gidip gidip gelirsiniz. pek çok ressamdan ayrılır bu yönüyle. hem sıradan hem çekicidir her türüyle bedri rahmi...
ankara resim ve heykel müzesini gezmek, sırf bu yüzden bile güzeldir.
ankara resim ve heykel müzesini gezmek, sırf bu yüzden bile güzeldir.
devamını gör...
17.
“hüzün geldi baş köşeye kuruldu
yoruldu yüreğim yoruldu..
ağaç büyür arkasında koşamam
kervan yürür peşi sıra düşemem
yıldız akar uçsam da yetişemem
hüzün geldi baş köşeye kuruldu
yoruldu yüreğim yoruldu....”
yoruldu yüreğim yoruldu..
ağaç büyür arkasında koşamam
kervan yürür peşi sıra düşemem
yıldız akar uçsam da yetişemem
hüzün geldi baş köşeye kuruldu
yoruldu yüreğim yoruldu....”
devamını gör...
18.
bedri rahmi eyüboğlu
1911-1975 doğumlu türk yazar, şair, ressamdır.
yazar sabahattin eyüboğlu ve ilk türk kadın mimarlardan mualla eyüboğlu'nun kardeşidir.
türk edebiyatının yetiştirdiği usta isimlerdendir.
kusura bakma
içinde bulunduğum an
bir yarın geçmişte neyleyim
gelecekte öteki yarın
zaman dediğin hasba üç ayaklı
birinin canı ötekinde saklı
şu anın canı gelecekte
geleceğin canı geçmişte saklı..
1911-1975 doğumlu türk yazar, şair, ressamdır.
yazar sabahattin eyüboğlu ve ilk türk kadın mimarlardan mualla eyüboğlu'nun kardeşidir.
türk edebiyatının yetiştirdiği usta isimlerdendir.
kusura bakma
içinde bulunduğum an
bir yarın geçmişte neyleyim
gelecekte öteki yarın
zaman dediğin hasba üç ayaklı
birinin canı ötekinde saklı
şu anın canı gelecekte
geleceğin canı geçmişte saklı..
devamını gör...
19.
eskiden yeterdim kendime
artardım bile.
şimdi ne yapsam nafile
ve kim demiş " can eskimez" diye.
bu can tedirgin tende
canda eskimiş, ben de*
artardım bile.
şimdi ne yapsam nafile
ve kim demiş " can eskimez" diye.
bu can tedirgin tende
canda eskimiş, ben de*
devamını gör...
20.
devamını gör...