comedian

namı diğer "duvardaki muz".

maurizio cattelan adlı dadaist sanatçı arkadaş, "kavramın kendisi sanattır, fiziki obje fikri temsil etmekten öteye gidemez" kafasıyla bu "eseri" yapar. bu arkadaş nüktedan sanatçı olarak bilinir, hali hazırda kullanmaya hazır 24 ayar altın kaplama tuvalet yaptırmışlığı vardır. taharet musluğu yok demişti bana, neyse.

daha sonra tron adlı kripto para şirketinin yöneticisi, hesapta iş adamı justin sun adlı bir eleman, 120.000 amerikan kaymesini basar ve bu eseri alır. basar dediği enter tuşuna falan basar, zira fatura da kripto birim ile ödenir, fiziki bir para yoktur ortada. neyse efenim, meşhur olur tabi bu olay. herkes alınan manavı sorar falan. ya da sormaz emin değilim. 2017 yılında bir tane koreli öğrenci çıkar muzu yerinden söküp yer, arkasından da dayak yer. soranlara "kyk bursum bitti abi" der. yok öyle demez. "ben performans sanatçısıyım, siz benim canlı performansıma tanık oldunuz" şeklinde bir açıklama yapar. kimse bunu yemez tabi. ama yine de guardian gazetesi bunun goygoyunu yapmaktan geri durmaz. çocuğa bir çorba ısmarlanır, "bir daha böyle şeyler yapma" denir.

en bombası da, joe morford adlı başka bir lavuk daha çıkar ve eserin kendisine ait olduğunu, aslında muzu 2000 yılında ilk kendisinin astığını iddia eder. maurizio parmaklarını çimdik yapar (italyan kendisi), "ulan it, bak bakalım o muz ile bu muz aynı muz mu? senin astığın muz başka, benim astığım başka. herkesin muzu kendine" der. ayrıca "muz öyle mi asılır, yamuk yumuk asmışsın. s... git adamı hasta etme" diye ekler. florida mahkemesi de "he gardaş" der ve joe reyiz birkaç muz dışında bir halt alamaz. en son vitamin bar işletiyordu florida' da, sonra ne yaptı takip etmedim.

muzun hikayesi kısaca böyle, muz görmek isteyenler guggenheim museum'ların herhangi birine gidip görebilir. en son çok sıra oluyor diye kaldırmışlar muzu. müzenin sahibi kızmış. valla bana çok büyük kolpa geldi, kripto mıripto ayağına kara para aklıyorlar hacıtıs.. millet andy warhol'un 1967 pop-art muzu ile kıyaslamış. doğrudur ne diyeyim. böyle yavşaklıklar genelde andy reyizin aklına geliyor.