dyatlov geçidi vakası

9 rus dağcının ural dağları'nda tahminen 2 şubat 1959 gecesinde korkunç ve gizemli bir şekilde öldüğü olaydır. olayı aydınlatmak için yüzden fazla teori uzmanlar tarafından incelense de hala bir sonuca varılamamıştır.

ural teknik üniversitesi'nden 9 öğrenci 28 ocak 1959'da ural dağları'nda iki haftaya yakın sürecek bir gezi için yola çıkarlar. planladıkları rota dağcılık literatürünün en zor sınıfındaydı fakat liderleri igor dyatlov başta olmak üzere tüm ekibin hem kayak hem de tırmanış tecrübeleri olduğu için bu zorluk onlara heyecan veriyordu.

deneyimlerinin ateşi hepsini ısıtmış, korkusuzca yola çıkmışlardı. planlanan gezi 12 şubat'a dek sürecekti. günler geçti, 12 şubat'a gelindi. gezinin son günüydü ve rotadaki son durak olan vizhai'ye ulaşacak olan ekibin spor kulüplerine telgraf çekmeleri gerekiyordu. grup lideri igor dyatlov tarafından kulübe ne bir haber gitti ne de bir telgraf çekildi. bir süre bekledikten sonra işin ciddiyetini kavrayan ekipler arama faaliyetlerine başlama kararı aldı. sadece dağcılar değil, güvenlik güçleri de bu arama için uçaklar ve helikopterlerle görev başındaydı. tamı tamına 6 gün sürdü umut dolu arama macerası.

arama çalışmaları sonucunda hedeflenen varış noktalarından tam 10 kilometre ötede tahrip edilmiş bir çadır bulundu. biraz ilerlediklerinde de kamp ateşinin yanında sadece iç çamaşırları olan iki cansız bedenle karşılaştılar. aramalar bu bölgede detaylandırıldığında çadırlar ve kamp ateşi arasında üç cansız beden daha bulundu. -30 derecede iç çamaşırlarıyla bulunan dağcıların tüm kıyafetleri, içten yarılarak parçalanmış çadırın içerisinde sapasağlam durmaktaydı. çadırdan normal bir şekilde çıkmamışlardı.

grubun diğer 4 üyesi halen kayıptı, 2 ay boyunca aramalar devam etti. umutlar tükendiği sırada onları da benzer şekilde buldular. ilk cesetlerden ortalama 75 metre uzaklıkta bulunan 4 dağcının cesetleri ise diğerlerine nazaran iyi giyimliydi. ilginç olan şu ki dağcılar kendi kıyafetlerini değil, birbirlerinin kıyafetlerini giymişti. bu da dağcıların büyük bir panikle ne yaptıklarını bilmez halde oldukları kanısını pekiştirdi.

ölüm sebepleri ilk başta hipotermi olarak belirlense de neden bu durumda kaldıkları çözülemedi. cesetlerde bazı darbe izleriyle karşılaşılsa da hiçbiri iz bırakmamış ve daha önemlisi hayati etki yaratacak cinsten değildi. bazılarının ise gözleri ve dili yerinde olmamasına rağmen hiçbirinde yara izi bile yoktu. herhangi bir kazadan ya da bir saldırıdan söz etmek mümkün değildi fakat yapılan incelemeler hepsinde bir çeşit travma olduğunu kesinleştirir. onları böylesine korkutan şey neydi?

tüm cesetlerin rengi kahverengi ve siyah tonları arasında bir renkteydi. cesetlerde görünen hasarın bir insan tarafından verilemeyeceği düşünüldü ve kgb araştırmalara başladı. kıyafetlerde rastlanan radyoaktif kalıntılar işleri iyice karmaşık bir noktaya getirdi; çünkü alanda, yakın çevresinde ve uzak çevresinde onlardan başka insan izine rastlanmamıştı.

1959'da kgb dosyayı olayın bilinmeyen bir sebeple gerçekleştiği gerekçesiyle apar topar arşive kaldırdı ve yeni araştırmaların önünü kapattı.

üzerine onlarca kitaplar yazıldı. sovyet yönetiminin gizli bir nükleer silah denemesi olduğu söylentisi bile ortaya atıldı. hatta bazı komplo teorileri dünya dışı varlıkları bile her ne kadar inanması zor olsa da bu olaya dahil etti. olayın gerçekleştiği bölgeye yakın bir yerleşim yerinde yaşayan mansi isimli yerel halktan da şüphelenildi. ancak yapılan araştırmalar ve uzun süren mahkemeler sonucunda mansi halkı hiçbir kuşkuya sebep vermeyecek şekilde aklandı. devlet mansi halkından özür diledi.

her ne olursa olsun aradan yıllar geçmiş olmasına rağmen hala bir sonuca varılamadı. dyatlov geçidi vakası, olaydaki bütün sebep-sonuçların bulunan hiçbir kanıtla uyuşmadığı gizem dolu bir vaka olarak günümüzde merak edilmeye devam ediyor.

temmuz ayında rus yetkililer olayın sebebinin dağcıların çığ düşmesi sonucu çadırlarını terk etmesi ve görüş mesafesi 16 metre olduğu için çadırlarını bulamaması sonucu kaybolması ve hipotermiden ölmesi olarak açıklamış.

rus yetkililer öyle açıklamışsa kesinlikle öyledir, öldürülmediler kesinlikle. kesinlikle kazadan dolayı geçirilen hipotermi, radyasyon kirlenmesi zaten direk hipotermiyle bağlantılı.

2 şubat 1959 tarihinde rusya'da gerçekleşen ve her ne kadar rus hükümeti birtakım açıklamalar yapsa da sırları henüz çözülememiş olan tuhaf olay.

yukarıda yeterince detay verilmiş. ben tekrar anlatmayayım. ancak şahsi fikrim, bu gençlerin tanık olmamaları gereken bir şeye tanık olmuş olabileceği yönünde. zira rusları bilirsiniz; sürekli gizliden ya da açıktan bir şeyler denemeyi seviyorlar.

ölen gençlerden birinin kardeşinin şu sözleri de bunu doğruluyor gibi:

--- alıntı ---

"orada ne olduğunu söyleyebilmek zor. ama ailelere 'gerçeği asla öğrenemeyeceksiniz, bu yüzden soru sormayı bırakın' dediler. ne yapabilirdik? unutmayın, o günlerde çenenizi kapatmanız söylenirse susardınız."

--- alıntı ---

detaylı bir yazı için tık

sovyetlerin nükleer bir deneyine şahit olup kgb tarafından ortadan kaldırılmış gençlerin hazin hikayesi.

ama tabi kgb'nin izin verdiği kadarı biliniyor. mesela bildiğim kadarı ile dyatlov'un analog makinesindeki fotoğrafların hepsi kamuoyu ile paylaşılmadı.

kendini vakanın içinde bulmak isteyenler varsa ve oyunların atmosferlerine önem veriyorsa bu vakanın kholat diye bir oyunu da var.

(bkz: infrasonik ses)

bütün sırrı bozayım arkadaşlar.

arktik histeri.

benim fikrim gençlerin gizli bir şeye şahit olması. çünkü dosya apar topar kapatılıyor. çok saçma mantığa uymayan ölüm belgeleri yazılıyor. üstlerinde radyasyon kalıntısı bulunması bu olayın bir nevi devletle bağlı olduğunu gösteriyor. belki de yapılan bir deneye şahit olmuşlardı.

coğrafi konum itibari ile bize çok çok uzak olması, belki de bu gençlerin ölümlerinin duygusal olarak bize pek bir şey hissettirmemesinin nedenidir, rusyadayken gerçekten de anıta gitme planı yapmıştım. lakin bir takım terslikler oldu ve gidemedim.
bilinmeyen bir olay hakkında tüm gerçekleri öğrenme fırsatı verilseydi, bu olayı bilmek isterdim.
gerçekten ne oldu orada ? ne gördüler neye tanık oldular da öldüler lan ?

hakkında devil's pass isimli bir film çekilmiş (oldukça tırt)

www.imdb.com/video/vi410705...



bir de dizisini çekmişler dead mountain adıyla.

www.imdb.com/title/tt114556...

kuvvetle ihtimal soğuk savaş zamanı kgb'nin gizli saklı işlerinden (nükleer silah deneyi vb.)birisine şahit oldular. ve akabinde kgb tarafından susturulmuş olan zavallı gençlerin hikayesidir.

yani ufo olayı için bir tık fazla esrarlı bir mevzu...

çok kaotik gelebilir ama genetiği değiştirilmiş bir canlı da görmüş olabilirler, kgb dönemi rusya'nın bu tarz deneyleri sıkça yaptığı konuşulur hep. mümkün olmayan bir şey de değil. garip gelmiyor şahsen bana.

çok küçükken okumuştum bu olayı o günden sonra ne zaman önüme çıksa tüylerim ürperir. kişilerin yüzlerine bakmaya dayanamam bile tabi bu kadar gizemin olması da beni en çok rahatsız eden şey bu bana ne olursa olsun bir şeylerin bir şekilde asla bilinemeyeceği fikrini hatırlatıyor. o insanlar artık yok ve o gece orada ne olduğu sadece onların ölü bilinçlerinde, dyatlov geçidinde sonsuza kadar saklı.

gizem falan yok bunda sırrı çözüldü işte. çadırdan çıktılar ama geri dönmeye çalışırken yolu bulamadılar ve donarak öldüler.

sovyetler birliğinin yaptığı gizli, düşmanca ve nükleer deneyler sırasında mutasyon geçirmiş ayıların parçaladığı insanlardan söz ediliyor. gizemli ve özenle gizlenen akıl almaz olay! kesin gözüyle bakıyorum. her şey çok net!

şaka bir yana.. bir makale okumuştum konu ile ilgili, sovyet istihbaratının belgelerinde, yapılan tahkikatta en az bir (hangi ülkenin olduğu net olarak açıklanmamış - dedikodular haricinde -) yabancı ülke casusu - ki iki kişi olduklarından şüpheleniyor - ve net bir adet te kgb görevlisinin kafilede yer aldığı tespit edilmiş.

ek : olay devlet tarafından, tespit edilememiş bir doğa olayı (muhtemelen kış olaylarını kastediyorlar.) şeklinde açıklanmış ve rafa kaldırılmış. (hatta ordunun, söz konusu bölgede yaşayan - herkesçe bilinen ünlü - yerlilere yoğun şüphe üzerine işkenceli sorgulama yaptıkları dahi kayıtlara geçmiş. devletin bir şeyler sakladığı iddiasını yalanlayabilecek bunun gibi yığınla bilimsel ve askeri araştırma yapılıp kayıtlara geçirilmiş. ancak bir işkilli konu var ki, o da sovyetler birliği komünist partisi üyesi olan kişiler ile ilgili bir özel uygulama sistemidir ki, gayet standart prosedür olduğu halde herkesin kanıtmış gibi ileri sürdüğü bir durum olmuş.)

ihtimalen,
(bkz: microburst)
(bkz: alt patlama)

bu tarz vakalar bir tane değil, mk ultra deneyine bilip dna çalışmalarına burun ucuyla bakmak da bir garip.

tüyler ürperten gizemli bir olay. muhtemelen bu maceracılar dağda gezerken gizemli sovyet üslerinden birine denk geldiler. sonrada bunları öldürüp bir gizem süsü bıraktılar. başka mantıklı bir şey düşünmek pek mümkün değil gibi.

grubun lideri olan igor alekseyeviç dyatlov'un soyadını alan dyatlov geçidinde gerçekleşen çoklu ölüm/ cinayet vakasıdır. 2 şubat 1959' da gerçekleşmiş olup, hâlâ aydınlatılamamıştır.

yapılan araştırmalar 9 kayakçının ağır kar yağışı ve -30 derece soğuklukta kişilerin çadırlarını yırtarak yalın ayak kaçtıklarını saptamış, cesetlerde kırıklıklar olduğu anlaşılmıştır.
3 kişi fiziksel nedenlerden, 6 kişi de hipotermiden ölmüştür.
olaydan sonra bölge karantinaya alınmış, orada yaşamaya 3 yıl el konulmuştur.

kaldıkları çadırın bulunduğu hâli.

görsel/ vikipedia.

(bkz: microburst) *