ekin kardeşim mazotu gübreyi maliyeti düşünmeyin

kaynak
binali yıldırım’dan çiftçilere seslenmiş:

“ekin kardeşim, ekebildiğiniz kadar ekin. 'maliyetler yüksek, mazot yüksek, gübre yüksek, diğer girdiler yüksek nasıl ekelim' diye düşünüyorsunuz, düşünmeyin.”

koyun g**ne rahvan gitsin kardeşim tadında bir açıklama olmuş.
ama sanki çiftçiye desteğimiz şunlar şunlardır dense daha mantıklı olurdu ama mantık aramamak lazım.

sanki ekim işi zevk işi. adamlar evlerine ekmek götürmek için ekiyorlar. gübre, mazot derken borçlanacaksalar neden eksinler?

sonunu düşünen kahraman olamaz.

ama kahramanların çoğunun da ölü olduğunu unutmayın.

çiftçilik öyle zor bir zanaat ki.. yani bu işi yapacak, toprakla uğraşmanın zorluklarına, risklerine(doğal afet, böceklenme, su sıkıntısı vb) katlanacak, tüm bu zorlu şartlardan öte de hayatı nispeten büyük kentlerden izole yaşayarak hatta görece yaşamamayı tercih ederek gençliğini heba edecek bir kuşak bulmak günümüzde neredeyse imkansız gibi.

olayın zaten bedenen zorluğu bir tarafa bir de şehirden izole bir yaşam sürdüğünüzü, haftanın sadece bir bilemedin iki günü toplum arasına karışabildiğinizi düşünün. tarım için kış şartları ayrı bir dert yaz şartları ayrı bir felaket. iğne ipliğe bağlı toprakta bir ürün yetiştirmek.

üstüne bir de para kazanılamayacak bir hale gelmesi felaket olurdu, oldu.

çiftçilik bir meslek dalından ziyade bir yaşam biçimidir. günümüzde bu yaşam biçimine uyum sağlayabilecek bir gençlik de göremiyorum zaten.

cümle yarım kalmıştır.

"ekin kardeşim mazotu gübreyi düşünmeyin hepsini silicem ben dert etme" olmalıydı.

eskiden milletin efendisi denirdi şimdi milletin kölesi deniyor.

bir dönüm domatesin dönüm maliyeti 13bin lira, mısırın 4 bin lira sayın yıldırım; 100 dönüm domates eksen 1 milyon 300 bin lira içerde başlıyosun, en üst seviyede domates yetistirebilirsen kazanacağın para 200 bin lira, yani 200 bin lira için 1 milyon 300 bin lira borçlanmamız lazım
ya yetiştiremezsek dolu afet haşere vs olursa nolacak???
battık bittik gittik işte dahası yok...

maliyeti öpücükle halledecekler sanırım.

oğlu da gemileri mazot koymadan salıyor denizlere herhalde.

uluslararası peynir ihracatçısının beyanı

(bkz: sonunu düşünen kahraman) olmaz mottosuyla ülkenin içinden geçenlerin, utanmadan bizlere de aynı tavsiyede bulunmasıdır. ekin kardeşim, dikin kardeşim, delin geçin kardeşim, düşünmeyin.

zarar et diyosun yani.

ekinler dize kadar, azcık gel bize kadar şeklinde devam eden sözler tam yerine rast geldi manzara koyduk şekliyle devam etti zihnimde.

ekin kardeşim, seni bunlardan ayrı tutuyorum çünkü sen farklısın. evet, devrim kazanacak.

(bkz: ağam bizimle eğleniy)

kendisi bulunduğu makamları pek düşünerek yönetmediği için başka işler de o şekilde olur sanıyor işte garibim.

işim gereği köy yerlerine bir hayli uğruyorum. birçok çiftçiyle de muhattap oluyorum. hepsi aynı şeyi söylüyor. bu maliyetlerle biz bu işi devam ettiremeyiz. eskiden harman vade mal alıyorduk şimdi onu da vermiyorlar diye anlatıyorlar.

çoğu 1 sefer gübre atacak. ilaç atarken ise şunu yapıyorlarmış. normalde ilaç 20 litre suya karıştırılıyormuş. şu an 100 litre suya karıştırıp öyle kullanıyorlar.

seneye çok sıkıntılı günler bizi bekliyor.

(bkz: güldüren başlıklar)

düşünürseniz ekmekten vazgeçersiniz çünkü

en az üç çocuk

onu düşünmeyin, bunu düşünmeyin sonra çiftçinin elinde ki tek traktörü icra ile el koyun..
çiftçiler düşünerek hareket edin..
size düşünmeyin dert etmeyin diyenler hiçbir zaman yanınızda olmadı ve olmayacak..