en ön sıraya oturan öğrenci yalakalığı

hocanın her söylediğine anıra anıra gülen, not için her şeyi yapabilecek omurgasız tiplerdir.

en ön sırada oturuyordum ama ne yalakaydım ne de anıra anıra gülüyordum, sadece denk gelmişti.

asli görevi ders dinlemek ve not almak olan öğrenciyi kıskanan birinin başlığı. hep en ön sırada oturdum. çünkü miyoptum.

önde oturmasının nedeni boyu en kısa olan öğrenci olmasıdır.
yalakalık 2 sebebe bağlanabilir:
1- sınıftaki konumunun (öğretmene yakınlık) doğal bir sonucudur (öğretmenler sınıfın en arkasında otursaydı tam tersi olacaktı).
2- vücudunun bölümleri incelendiğinde görece yere daha yakın olmasıyla ilgili olabilir.

yalakalıktan ziyade görme veya işitme bozuklukları yaşayan veyahut geç kalma durumunda öğrenci kitlesinin tercihine bağlı olarak da ön sıraların boş bırakılması durumunda sona kalanın dona kalması misali zorunluluktan ön sıralara oturmak durumunda kalan kişilerin uğradığı itici tavır ve komik olmayan şakadır.
pek tercihen ve yalakalıktan da olmaz yani ön tarafları doldurmak. bazen de denk gelir ya oturursun öyle, arkalarda olmak hocasına göre daha bile dikkat çeker kimi zaman.
her şeyi de bir şeye bağlamayın yahu.

en ön sıraya oturma cesareti olmayan kişi beyanıdır.

hocalarin en sevdigi harekettir.

boyu kısa olduğu için ya da duyma problemi için oturtulanlar oluyor ayrıca sadece dersi iyi anlamak ve öğrenmek için oturuyor yani diyorum ki böyle insanlar da var.

yapamadığımız yalakalıktır.
açın okulları hocam ödev vardı yalakalığı yapalım.
en öne oturma yalakalığı yapalım.

in english teacher's pet

ortaokul falan bilmemde ama lisans da kesinlikle derse ilgisi olduğu içindir çünkü koca amfide arkada hocanın sesi gelmiyor. ben de çok öne oturdum bunun yalakalıkla çok fazla ilgili olmadığını söyleyebilirim. zaten eğer arkaya oturduysan o dersle ilgilenmediğin içindir yani bunu eğip bükmenin anlamı yok.

hoca kalem istediğinde ilk bu şahıs verir.
(bkz: iyk)
(bkz: öğk)

hoca yalakası çocuktur.

bıyıklı kızdır o mutlaka.. yanında da bi tane yancısı olur mutlaka her boka onu işaret eder durur. böyle herkesle arasını iyi tutmaya çalışır ama bi yandan da teklifsizdir genellikle.

hem kısayım hem de gözüm bozuk diye hep en öne oturtulmuşumdur
sınıfın arakada kalan kısmını tanımıyordum
evet gözlüklü olmam ve tel takmama rağmen inek değildim
-gözüm açık ders dinleme yetisi
-hocayı sessize alma yetisi
-hocanın ne dediği hakkında bir fikir sahibi olmadan sürekli onaylama dürtüsü
-sınıfın en kaotik anlarında hocaların krizlerine en yakından tanık olma ve
-sürekli hocalardan tükürük yeme travmaları
-hocaların yaladıkları parmakları ile sayfa değiştirdikleri kitaba sahip olma *
-sürekli verilen örneklerde senin ismin üzerinden gidilmesinin izleri
-sözlüde göze çarpma gibi etkileri vardır.* açıkçası görüldüğü gibi kolay değildir .benimkinin yalakalıkla alakası yoktur hayatta kalma çabasıdır.