felsefe bütün kötülüklerin anasıdır

felsefeye b*k atma yarışına giren yazarlar rahatça bu başlıkta çimsin diye açılmıştır.
felsefe bütün kötülüklerin anasıdır. düşünmeyi öğretir. cennet bahçesinden çalınanan ilk elmadan daha beterdir. düşünen insan sorgular. her şeyin temelinde yatan nedenleri ve niçinleri anlamaya çalışır. bununla yetinmez üstüne mevcut durumun nasıl iyileştirilebileceğini düşünür. prometheus'un çaldığı ateştir felsefe. mevcut düzeni sorgulamak, değiştirmek kimin haddinedir. ciğerleri kargalara yedirilmelidir.
yozlaşmanın ve yobazlaşmanın tehdidi felsefe üstüne bir galon yozlaşma ve yobazlaşma dökülerek yakılmalıdır. bu yozlaşmayı ve yobazlaşmayı koruma ve kollama derneğinin ilk vazifesidir.

gazzali yobazı da ibn-i sina'yı felsefeye meraklı diye tenkit etmiştir. tarih tekerrürden ibaret.

ancak düşünme ve sorgulama ile taraftar kaybedecek oluşumların destekleyeceği çok kötü bir düşüncedir.

asıl bütün kötülüklerin anası düşünmenin bastırılmasını destekleyen, eleştiriyi ihanet olarak algılayıp afaroz müessesesi oluşturan zihniyettir.

bir hekim bir hastaya gider ve ona şunu söyler "sıtmanız var. bugün hiçbir şey yemeyiniz ve yalnız su içiniz." hasta ona inanır teşekkür eder ve ücretini verir. filozof da bir cahile şöyle der: "azgın arzularınızın sonu yok. endişeleriniz adi ve sefildir. kanaatleriniz sahtedir, yanlıştır." cahil öfkelenerek çıkıp gider ve tahkir edildiğini söyler. bu fark nereden geliyor? çünkü hasta ağrısını duyar, fakat cahil bu acıyı duymaz.

ucu "kötülük nedir" e gidecek kadar sorgulanabilecek önermedir.
ama fakat lakin, doğru bir önermedir. zira düşünmek sorgulamak demektir, sorgulamak farkına varmak demektir, farkına varmak itiraz etmek demektir. ve hiçbir "güç" itirazı ve isyanı sevmez.

felsefe bütün kötülüklerin babasıdır.

hadi bakalım.

felsefenin anası evlere temizliğe giden bir çin kadınıdır.

felsefe şerefsizdir.

doğru.

önce sorgulattı, sonra inandırdı, en sonunda da herkesin hayatını altüst etti.

hayat zaten yeterince zor, bir de üstüne antik yunan’dan miras kalan varoluş bunalımıyla uğraşıyoruz.

sonra herkes niye kaygılı, niye huzursuz.
çünkü her şeyin bir anlamı olması gerektiğine ikna edildik. halbuki yoktu. ama artık çok geç.

din yanlılarının kendi varlık alanlarını koruma amacıyla uydurdukları bir tez. çünkü felsefe her şeyi sorar ve sorgular ve özgür düşünceyi temsil eder. dinin en büyük korkusu ise özgür düşünce ve korkusuz sorgulamadır. (kısaca din, kendi alnındaki karayı felsefeye yamayarak kendine varlık alanı yaratmaya çalışır. ) bütün insanlık tarihi de bunu doğrular niteliktedir.

felsefe anadır gerisi teferruat.. ana gibi yar olmaz. şimdi susunuz... saygı duruşu..

siyasal islamcılar için (siyasal islam bilinenin aksine yeni bir akım değil, emevilerden beri var) bilim ve felsefe net şekilde düşmandır, çünkü halkı sorgulamaya iterler. halkın uyanmaması için mümkün olduğunca bunlardan uzak kalması, kuran'ı okumaması gerekiyor.

fakültesini bitirmis lisansini almis biri olarak demek ki ben şapa oturdum arkadaşlar.napaim ankara üni.den diploma iptali mi istiyim?

500 600 kelime ile günlük yaşam süren ,proteyin ve b 12 eksikliği çeken, yassahçılıktan sindirilmiş; darbe, muhtıra ve fayili meçhul cinayetlerle korkutulmuş toplumlar özgür düşünemez ve fikir özgürlüğünün olmadığı yerde felsefe olmaz ,ideolojük yalakalık olur. tayyib'e ve kemalizme yapılan gibi.

felsefe, siz henüz ilkokulun birinci sınıfının ilk gününde 'acaba bugün altıma işemeden eve dönebilecek miyim' diye endişe ederken size "sen şimdi altına işersen, gerçekten işemiş mi olursun? peki bir gün büyüyüp bu anı hatırlamayacaksan, altına işemen ne denli gerçektir?" minvalinde sorular soran sınıf arkadaşınızdır.