filtre kahveyi şekersiz içen insan

her şeye göğüs gerebilecek bir insandır. asla içemediğim tek içecek olabilir...

sadece kahve tadını almayı seven insandır. böyle zift'e can kurban. severiz.

yüzde 5 oranında laktozsuz süt ekleyerek harika gidiyor. sugar free

kahvenin her türlüsünde şeker koymayarak tadını çıkartan insan. şekeri dayarsanız içine, tüm aromayı bastırıyor ve standart bir tada dönüşüyor. zaten yanında bir şeyler yiyorsunuz muhtemelen, bir de kahveden şeker depolamayın bünyeye. çok az süt belki, o da bazan, sıcaklığını dengelemek için yalnızca. şerbete çevirmeyin mümkünse.

(bkz: filtre kahveyi şekersiz içen insan) ne güzel insandır.

kahveye şeker koyulmaz zaten dediğimdir. içemiyorsaniz sevmiyorsunuzdur, kahveyi birakın.

filtre kahve zaten şekersiz değil miydi?
şekeri içtiği herhangi bir şeye katan insana sesleniyorum;

gerçek lezzet o değil.

damak zevkine göre içen insandır.

ağzının tadını bilen insandır diyenler olmuş. filtre kahve zorunlu olmadıkça ağzının tadını bilenlerin tercihi olmaz zira kahve hazırlanır hazırlanmaz beklemeden tüketilmesi gereken, bekledikçe içindeki mikro partiküllerle demlemeye devam eden bir durumdadır.

elbette herkesin expresso makinesi olacak diye bir şey yok ancak zincir kahveciye gidip expresso / americano yerine filtre kahve almanın mantığını göremiyorum.

sırrımı paylaşıyorum şu an dikkatli okuyun.
yoruldunuz üstünüzden tır geçmiş gibi ama uyumamanız çalışmanız gerek falan.

demliyorsunuz şöyle sert şekeriz filtre kahve koyuyorsunuz kenara soğuyor o orda güzelce.

soğuduktan sonra fondip yapıp 25 30 dkk alarm kurarak vurup kafayı yatıyorsunuz.

sonra tüm vücut uyarılmış şekilde kalkıyorsunuz. 8 saat uyudum diye kandırıyorsunuz kendinizi böylece.

tüyoyu vermesi benden denemesi sizden hadi yine iyisiniz.

sadece kahvenin tadını almak istiyordur.