hayat değiştiren tavsiyeler

pareto ilkesi'ni benimsemek.

80/20 kuralı olarak da bilinen pareto ilkesi, sonuçlarımızın %80’inin eylemlerimizin %20’sinden ileri geldiğini belirtir. kısaca en fazla sonuç getiren eylemlere odaklanıp çok verimli olmayanlara ve sizi boş yere meşgul edenlere ayırdığınız zamanları azaltarak ya da devrederek genel verimliliğinizi ve gündelik yaşantınızdan aldığınız keyfi birkaç kat daha arttırabilirsiniz.

yapmanız gereken şey ortalama bir gününüzü analiz etmek ve yaptıklarınızı her bir görevin getirdiği sonucu, bu sonucunun ne kadar önemli olduğunu ve o görevi tamamlamanın ne kadar sürdüğünü not almak. 80/20 kuralını tek bir görev için gereken eylemlere bölebilir, olası zaman kaybını kontrol edebilir ve bununla nasıl başa çıkabileceğinizi seçebilirsiniz. en önemli husus, kendinize karşı dürüst olmanız ve size zaman kaybettiren şeyleri, bunun nedenlerini ve daha iyi bir sonuç elde etmek için bunun gerekli olup olmadığını belirlemektir.

varsa bana da verin lol çok ihtiyacım var.

"doğru" ve "yanlış" kavramlarını hayatından çıkarmak.

sadece alçakgönüllü ve nazik insanlarla arkadaşlık kurun

mutlaka bir ajanda,defter vs düzenli not tutup plan yapacağınız bir şey edinin.
her akşam o günün değerlendirmesini,ertesi gün olan planınızı yazın.
aylık ve yıllık z raporu da çıkartırsanız tadından yenmez.

bugün kendine bir iyilik yap.
çünkü çoğu zaman kendimize iyi davranmıyoruz.

gereksiz her şeyi kendinden uzaklaştır. gerekirse gölgeni bile.

cahille sohbeti kesmek

imkanı olanlar için yaşadığı şehri değiştirmek.yeni insanlar ,yeni yerler .hayata yeniden başlamak için güzel bir fırsat.

kimden gelirse gelsin kulak ardı edilmemesi gereken tavsiyelerdir. mesela, üniversite okuyan kişi mezuniyet sonrası planlamasını daha ikinci sınıftan en geç üçüncü sınıftan itibaren yapması gerekir. eğer su akar yolunu bulur mantığıyla mezun olursanız sap gibi ortada kalır, hak etmediğiniz işlerde hak etmediğiniz maaşlara tamah eder, saçma sapan insanların altında ezilirsiniz.

koşulsuz sevgi?
ınsanın kendini kabullenip sevmesi ile başlar. kendi ile savaşı bitenin, dışarda bulacabileceği bir mutluluk yok esasında...
çünkü benden başka bir varlık yok!
kendimden kasıt özüm...
özünü beslemeli insan.
dışarda bir kişiye, bir olaya bağımlı mutluluklar her daim hüsrana sürükler insanı...
mutluluk sensin, en çok sevilmeyi hak eden sensin...
öz'ün ile kur bağını, nedenlerin niçinlerin olmasın sevmek için...
sebep arama,
kaynağı sensin...
sonsuz ve sınırsız sevginin kaynağı sensin...
yansımalarını izle...sen kendini sevdiğin vakit, kainat diz çöker, eşlik eder sana...kâh bir güvercin, mis gibi kokan bir gül, tombiş suratli bir kedi...kâh çöp toplayan bir çocuk, şarkına eşlik eden bir karga...yoldan gecen arabadan calinan bir melodi, yemeğini paylastigin bir kopek...
say say bitmez... :)

elalem nedir onu bir kere arkana almak.

enayilik yapmayın yeter.

(ben yapıyorum, her seferinde pişman oluyorum ama yine yapıyorum. bence siz yapmayın)

içinizdeki sesi dinleyin çünkü her daim doğruyu söyleyecek tek şey o.

kendinden başka kimseye güvenme.

sen sana, annene, babana, patronuna veya başka bir kimseye ait değilsin, tanrıya aitsin

kendi tavsiyeni kendin oluşturmak. diğer tavsiyeler sadece birer örnek. sadece ilham alınabilir. taklit olursa sırıtabilir. uymayabilir.

"kendi yolunu çizen insan olmalısın dostum. bakarsın o yoldan bizde geliriz. belki sana yetişemeyiz. ama senin izini görmek bizi sevindirir. en nihayetinde yol bir yerde çatal yapacak. ayrılacağız. bu pek mühim değil." (bumahado)