hayvanlar üzerinde deney yapmayan kozmetik markaları

benim bildiğim kadarıyla:
1- nyx
2- flormar
3- isana
4- note
5- kiko
6- kryolan
7- deborah milano

henüz makamı kurmadım lakin deniyoruz bi'şeyler bakalım.*

purito.

o ürün ya da marka çin'de satıyorsa kolayca eleyebilirsiniz.

bir markanın hayvanlar üzerinde deney yapmıyor olması hayvanları kullanmadığı anlamına gelmez. ürünlerinin formülünde hayvanları ve hayvan ürünlerini kullansa bile hayvanlar üzerinde deney yapmıyor olması mümkündür. bu ürünlerinin tespitinde cruelty free olup olmadığından yararlanılabilir. cruelty free ürünlerin üzerinde leaping bunny logosu bulunur.

bu markalar ürünlerini hayvanlar üzerinde test etmese de zaten diğer markaların hayvanlar üzerinde test etmiş olduğu formüllerden yararlanıyorlarsa -ki genellikle böyle olur- bu onları ne kadar temize çıkarır bilmem.

anastasia beverly hills
becca
glossier
kaja
milk
lush
natasha denona
smash box
tarte
too faced
urban decay
(bkz: https://www.crueltyfreekitt...)
deney yapanlar için: #745319
alttaki yazar için edit: bkz paylaştığım site en güvenilir kaynak şu an için. hem firmanın hem de tedarik ettiği hammadde firmalarının testleri incelenmiş. link de açıklayıcı olacaktır.

hangi markalar acaba? şu an ortada bir karmaşa var çünkü. instagramda içerik paylaşan sayfaların bazısında cruelty free olan bir diğerinde değil. ya da cruelty free olsa da yine de güvenilir mi?
ayrıca çok da makyaj meraklısı değilim ama cilt temizleme ürünleri kullanmak istiyorum çünkü bölgesel aknelerim var. ince eleyip sık dokumaktan emin olamadım.. hangisi deney yapıyor? hangisinde zararlı maddeler var gibi gibi... gerçekten biz bir ruj süreceğiz ya da yüzümüzü yıkayacağız diye başka bir hayvana daha zarar gelsin istemiyorum artık..

ecowell. hem kaliteli hem de cruelty free. *

merhabalaaarrrrr.
eğer hayvanlar üzerinde deney yapmayan markalardan ürünleri tüketmek istiyorum derseniz, tam da sizin için konuşuyorum.
bir markanın hayvanlar üzerinde deney yapmaması, hayvanlara zarar vermediği anlamına gelmiyor biliyorsunuz ki.
o yüzden siz yine hayvanlar üzerinde deney yapmayan ama ikiyüzlü olmayan firmalardan alışverişinizi yapın. ya da siz ikiyüzlü olmayın. mesela tek kullanımlık ürünler kullanırken markası hayvanlar üzerinde deney yapmayan bir marka seçtiniz, her şey iyi hoş da; e bu tek kullanımlık! hem de geri dönüştürülemiyor! bırakın şu numaradaki plastik geri dönüştürülebiliyor zırvalarını, ikiyüzlü olmayalım.

hayvanlar üzerinde deney yapmıyorsa bilin ki sizin üzerinizde deney yapıyordur.

kozmetik veya kişisel bakım ürünlerimi cruelty free markalar arasından tercih etmek son iki senedir ciddi anlamda özen gösterdiğim bir konu olmuştur.

ama ne yazık ki sırf sektör için çok büyük bir pazar olan çin’e satış yapabilmek adına veya buna benzer çeşitli sebeplerle çoğu marka gelen onca eleştiriye rağmen deney yapmaktan geri durmak istemiyor.

deney yapmadığını iddia eden markaların da pek çoğu kendi deney yapmıyor olsa bile yapan markalar ile alışveriş halinde oluyor. yani günün sonunda değişen pek de bir şey olmuyor.

hal böyle olunca rahatlıkla ürünlerini kullanabildiğim marka sayısı muhtemelen bir elin beş parmağını geçmiyordur.

bu durum beni zamanla kozmetik ürünleri için hâlâ cruelty free marka arayışı içinde olsam da ihtiyacım olan kişisel bakım ürünlerimi evde kendi kendime yapmaya itti.

içeriğini tam anlamıyla bildiğim nerdeyse tamamen doğal pek çok ürün kullanabilir hale geldim. negatifi pozitife çevirmek de böyle bir şey olsa gerek.

edit: alttaki yazar gibi hangi markaların test yapıp yapmadığını merak ediyorsanız
cares: go cruelty-free uygulaması üzerinden marka sorgulatabilirsiniz.

eee kimse marka yazmamış

açıkçası makyaj yaptığım yok, bir ruj ile işi kotarıyorum, he bir de bb krem ama sanırım bunlarda da dikkat etmek gerek.

markaların bu tür “duyar kasan” açıklamalarına inanmıyorum.
ama bu duyuldukça daha çok marka “hayvanlar üzerinde deney yapılmadığını” yazar. “hüdy” diye kısaltıp bir logo yaparlar her ürüne basarlar.

tıpkı “helal” sertifikaları gibi.
onlar da başta domuz eti veya alkol olmadığı bilgisi veriyordu. şimdi bakın marketlere, pirincin bulgurun nohutun paketinde helal sertifikası var.
ya bunlar zaten helal, nohuta alkol mü enjekte ediliyor bir yerlerde?
aynı mantıkla bu da öyle logolarda kalıp gider…

kapitalizm yaşama değer vermez. duyar "kasan" firmalar hayvan deneylerini kendileri yapmaz. kurdukları paravan şirketlere yaptırır. ya da hammaddelerini hayvan deneyi yapan firmalardan alır.
bu arada canımmcımlar, krem kullanmıyor musunuz? kremi bırakın kenara, sabun kullanmıyor musunuz? sabununuz zeytinyağından mı mamul yoksa palm yağından mı?
palm yağı nereden elde ediliyor? palmiyeden. palmiye nerelerde ekiliyor? endonezya, malezya, madagaskar gibi yerlerde. tropik ormanlar yok edilip yerine palmiye ağacı ekiliyor. bu nedenle yaşam alanı yok edilen, insana en yakın primatlardan orangotanlar yok olmanın eşiğine geldi.
et, süt, yumurta yemeyip deri ayakkabı giyen veganlar gibisiniz mübarekler.

yok öyle bir marka. kozmetik sektörü de aynı ilaç sektörü gibi işte, insanları kobay olarak kullanıyor.

bu markaların üzerinde zıplayan tavşanlı logolar vardır arkadaşlar. cruelty-free yazar üzerlerinde.

ama şu unutulmamalıdır ki, bu ürünler vegan demek değildir. aynı zamanda vegan olan ürünler de cruelty-free olmak zorunda değil.

vegan society ve certified vegan, hem vegan hem de cf olduğunu garanti ediyor. diğerlerinin böyle bir iddiası bulunmamakta.

özgüven yoksunu kişilikler makyaj yapmasa sorun hallolacak aslında. n'aber lan, özgüveni eksikler?

cruelty-free diyen markalara güvenmiyorum, hepsinin amacı müşteri çekme. zamanında h&m geri dönüşüm yapıyoruz diye tüm ürünlerini çöpe dökmüştü, balenciaga da pedofili mesajlı reklam kampanyası yayınlamıştı sonra bir güzel yalanlamışlardı bunları. bu tarz global markalar kendi çıkarları için her türlü şeyi yaparlar. bu konularda fazla duyarlı biri değilim zaten, cildime hangisi iyi geliyorsa onu kullanıyorum. cruelty-free değil ama darphin, lancome gibi fransız firmalarına güvenin, en işe yarar cilt bakım ürünleri onlardan çıkıyor.

ucuz markalardır diye düşünüyorum.
bir mal için ne kadar çalışılırsa o kadar pahalı ürün çıkar. düz mantık belki ama yani hep derim pahalı olan şeylerden uzak durmak lazım. cebime zararlı her ürün zararlıdır.
mesela bir ruj için yazayım. zamanımda bu klopatra biber falan sürmüyor muydu dudağına güzel olmak için. biber ne kadar pahalı olabilir.

şimdi mesela bu ruj bu kadar pahalı olmak için bana ne vaat ediyor olabilir.
olayın hayvanları deney malzemesi olarak kullanmasından geçtim valla onda değilim.
ben bu ruju sürünce brad pitt dibimde bitecek mi, çok hoşsun diyecek mi?
valla ben ordayım. bu rujun 250 tl'lik rujdan artısı ne olabilir.
tamam belki ben mesela zengin biriyim gidip hangi ruj ucuz diye bakmam bundan daha pahalısını da alırım hatta ben ruj sürmem sanki ruj sürmüşüm gibi yürürüm başkaları bana çok güzelsin diye bakar çünkü zenginimdir. bakmayanı da baktırırım çünkü zenginim ben yaa.
ama yani orta direk biri niye bir ruja binli paralar ödesin?
etmeyin kızlar, paranızı kimyasallara dökmeyin valla gerek yok.
ne demiş ozan