1.
bana çok sempatik gelen harekettir. konuşurken mütemadiyen sallanan o kafa, gövdeye bağlı değilmiş gibi hareket eder. bazen sekiz çizer, bazen sağa sola gider. duruma göre evet, hayır, tamam, anlaştık gibi anlamlar taşıyabilir.
buradan örneklerini görebilirsiniz.
buradan örneklerini görebilirsiniz.
devamını gör...
2.
(bkz: mantra)
devamını gör...
3.
alın size bu kelle sallama hareketiyle ilgili yaşanmış komik bir hikaye...
vaktiyle babik kardeşiniz abu dhabi’de, emirates palace hotel inşaatında genç, hevesli, enerjik, hayat dolu, civan bir saha mühendisi. şantiye birleşmiş milletler gibi. ama sadece uzaktan bakınca öyle. içine girince birbirini yiyen milletler olduğu hemen fark ediliyor. şimdi bu şantiyede türk şirketi duvarları mermer kaplıyor. ama bizimkilerden önce hintliler gerekli yerlerden elektrik altyapısını geçiriyorlar. şantiye şefi olarak benim görevlerimden biri de bu ve bunun gibi işleri koordine etmek. dolayısıyla önce hintliler girip boru ve kabloları çekecek, ardından türkler mermer kaplayacak. ama hepsinden önce babik bu iki grubu başlanacak yerde toplayıp bu işi organize edecek.
toplandık. hintlilere perşembe mesai sonuna işi bitirin, cumartesi mermer başlasın dedim. “ok, ok” derken o meşhur baş sallama hareketini yaptılar. bizimkiler de “tamam şef, biz cumartesi başlıyoruz” dedi, ayrıldık. cumartesi sabah 9:30da bizim formen aradı: “şefim, bunlar hiçbir şey yapmamış!!!”. telefon şu bu adamlar geldi, kablo vs döşeyip gittiler.
sonra başka bir noktada aynı hikaye tekrarladı. yine gecikme, yine bir dünya kavga gürültü.
bunun üzerine hintli şirketin italyan proje müdürüyle buluştum. olanları anlattım. mermer son kalem, bu gecikince program çok fena kayıyor, bu ciddi bir sorun, ama daha ciddi olan sizin adamlar yüzüme baka baka yalan söylüyor, hemde sürekli. adam bir an durdu, düşündü. sonra bana bir daha anlat dedi. anlattım. tam yeri geldiğinde “dur” dedi, “ne dedi orada?”. başını sallayarak “ok ok” dedi.
italyan bir kahkaha patlattı “adam sana tamam yaparım dememiş ki. tamam demiş”.
italyanın yardımıyla jeton düştü tabi. sonrasında her kelle sallayıp ok diyene, “tamam anladım mı, tamam anladım, yapacağım mı?” diye sorup teyit ettim.
benim hintlilerin kelle sallamasıyla ilgili anım böyledir.
bu arada; benim “çok okuyan mı, çok gezen mi bilir” sorusuna yanıtım tektir ve nettir. çok okuyan da çok bilir, ama çok gezen, gezdiği yerlerle ilgili öyle kitaplarda yazmayacak ilginç detayları deneyimler.
vaktiyle babik kardeşiniz abu dhabi’de, emirates palace hotel inşaatında genç, hevesli, enerjik, hayat dolu, civan bir saha mühendisi. şantiye birleşmiş milletler gibi. ama sadece uzaktan bakınca öyle. içine girince birbirini yiyen milletler olduğu hemen fark ediliyor. şimdi bu şantiyede türk şirketi duvarları mermer kaplıyor. ama bizimkilerden önce hintliler gerekli yerlerden elektrik altyapısını geçiriyorlar. şantiye şefi olarak benim görevlerimden biri de bu ve bunun gibi işleri koordine etmek. dolayısıyla önce hintliler girip boru ve kabloları çekecek, ardından türkler mermer kaplayacak. ama hepsinden önce babik bu iki grubu başlanacak yerde toplayıp bu işi organize edecek.
toplandık. hintlilere perşembe mesai sonuna işi bitirin, cumartesi mermer başlasın dedim. “ok, ok” derken o meşhur baş sallama hareketini yaptılar. bizimkiler de “tamam şef, biz cumartesi başlıyoruz” dedi, ayrıldık. cumartesi sabah 9:30da bizim formen aradı: “şefim, bunlar hiçbir şey yapmamış!!!”. telefon şu bu adamlar geldi, kablo vs döşeyip gittiler.
sonra başka bir noktada aynı hikaye tekrarladı. yine gecikme, yine bir dünya kavga gürültü.
bunun üzerine hintli şirketin italyan proje müdürüyle buluştum. olanları anlattım. mermer son kalem, bu gecikince program çok fena kayıyor, bu ciddi bir sorun, ama daha ciddi olan sizin adamlar yüzüme baka baka yalan söylüyor, hemde sürekli. adam bir an durdu, düşündü. sonra bana bir daha anlat dedi. anlattım. tam yeri geldiğinde “dur” dedi, “ne dedi orada?”. başını sallayarak “ok ok” dedi.
italyan bir kahkaha patlattı “adam sana tamam yaparım dememiş ki. tamam demiş”.
italyanın yardımıyla jeton düştü tabi. sonrasında her kelle sallayıp ok diyene, “tamam anladım mı, tamam anladım, yapacağım mı?” diye sorup teyit ettim.
benim hintlilerin kelle sallamasıyla ilgili anım böyledir.
bu arada; benim “çok okuyan mı, çok gezen mi bilir” sorusuna yanıtım tektir ve nettir. çok okuyan da çok bilir, ama çok gezen, gezdiği yerlerle ilgili öyle kitaplarda yazmayacak ilginç detayları deneyimler.
devamını gör...