iktidarın söylem üstünlüğü kuramaması

sabah gazetesi yazarı dilek güngör, akp'nin hizmetlerine rağmen oy kaybına uğramasını yorumlamış.


buradan

çünkü yaptığınız yol, viyadük, köprü vs. sadece birer makyaj. çok çirkinsiniz, suratınıza bile bakılmıyor ama siz bin bir çeşit malzemeyle makyaj yapıyorsunuz. o makyaj da artık kurtarmıyor sizi. yaptığınız yolların da köprülerin de viyadüklerin de yüzde 80i çöp. yandaşa ihale için zorlamayla yapılan şeyler. çanakkale köprüsünden geçmeyen adama bile yol geçiş ücreti ödetiyorsunuz. milyonlarca euro verdiğiniz zafer havaalanının hali ortada. tayyare bile inmiyor neredeyse. halktan 1000 alıyorsunuz 1iyle hizmet veriyorsunuz. geri kalan 999'ı size kalıyor. sonra diyorsunuz ki hizmet yapıyoruz neden oylarımız düşüyor. iktidardan inince anlarsınız oylarınız neden düşüyor.

mağdur olmuşlar gene. yazık.
bütün medya ellerinde. hala daha söylem üstünlüğü kuramıyoruz diye ağlıyor. öyle böyle değil, acayip bi mallık bu.

ulan milletten vergiyi, sadece domuz gibi yemek için toplamıyorsunuz, tabi ki yol yapacaksınız bunu anlayın artık! sizin işiniz vatandaşa hizmet etmek!

ancak;
“yol yabdıg” diyerek yandaşlara verilen ihalelerle soyduğunuz bu ülkenin milli servetini unutturamazsınız!

“yol yabdıg” diyerek torpille atadığınız iş bilmezleri unutturamazsınız!

“yol yabdıg” diyerek serbest bıraktığınız katilleri, tecavüzcüleri, hırsızları unutturamazsınız!

“yol yabdıg” diyerek terörist pkk ve fetullahla olan ticaretinizi, ilişkilerinizi unutturamazsınız!

o devir kapandı!

sevgili dilek bacım,
yol yaptılar, araçlarımıza yakıt alamıyoruz.
köprü yaptılar, geçsek 15 € geçmesek 50€ ödüyoruz.
hızlı tren yaptılar, iki hat arasından başka faydalanan yok.
toki konut üretiyor ama ev aradığında bulamıyorsun.
orman varlığı artıyor, orman yangınına müdahale edecek uçağın olmayınca yanıyor, kül oluyor.
ihracatın artıyor ama saman ithal ediyorsun.
34 stadyum inşa ediyorsun, gitmek için yarım gün harcıyorsun, senede 20 kere kullanılmakta başka işe yaramıyor. eskilerinin yerlerini birileri ranta çeviriyor.
hastane yatak sayısı artıyor mhrs 5 dakika arayla randevu veriyor.
şehir hastanesi yapıyor, ulaşamıyorum. ulaştın diyelim mr için 3 ay sonraya gün veriyor.
milyonlarca kişiyi sosyal yardıma muhtaç etmişsin çünkü istihdam yaratmıyorsun. elden gelen öğünle geçinen insanlara yardım ettiğin için böbürleniyorsun. kömürün tonu 2800 tl olmuş da.
200 küsur üniversite var, 3 milyon öğrenci var karşılığında yurtların yatak sayısı 800 bin olduğundan yurtlarda yer yok.
aya 4 şeritli yol yaptık desek inanıyorlar demeyeceksin o zaman. yapay zeka yenir mi, iha siha benim mutfakta işe yarar mı bilmiyorum şimdilik.
karadeniz'e gaz buluyorsun akabinde lpg'ye 71 kr zam yapıyorsun.
ben ne anladım bu işten? sonra çıkar telefonunu göster diyerek temize çıkıyorsun.
yemezler dilek abla, yemezler.
yapılan kadar yapılmayan da yazsaydın inanacaktım ama sadece sana hayırlı terfiler diliyorum.
selam ve dua ile.

acaba bu iktidar yalakası kadın iş verdiği mimar yapacağı işi piyasa fiyatının üzerinde kendisine çakarak teslim ettiğinde de mimarı bu şekilde kutsuyor mudur? sorusunu akıllara getiren başlıktır. akp'nin de ülkeye yaptığı tam da budur. hizmet etmek için gelmiştir. biri üçe malederek ikisini cebe atmıştır. haliyle tüketici koltuğunda oturan halk her geçen yıl cebinden çıkan fazla paranın farkına varmıştır.

çünkü yaptıkları hiçbir şey halka ulaşmıyor. muhakkak bir şeyler yapılıyor ama her yapılan proje sadece mütehitleri daha da zenginleştirmeye yönelik. bu "büyük projeler" gün sonunda vatandaşa daha fazla elektrik ve doğal gaz zammı olarak yansıdığı için artık sıradan vatandaş bile büyük projelerden korkmaya başladı.

"akp'nin hizmetlerine rağmen" ahahahahahahahaha.

millet sizin gibi betona tapmıyor.
millet sizin gibi yalakalık ve yandaşlık yapıp, ayda 30-40 bin tl'yi cebe atmıyor.

millet asgari ücretle fatura ödeme derdinde, alışveriş yapma ve hayat mücadelesi derdinde.

sizlerin iğrenç betonları artık bir kesimin zerre şeyinde değil.

bunu gören yandaşlar da panik başlamış anlaşılan. neden mi panikliyorlar, zira (bkz: yargılanacaksınız)

gördüğümüz kadarıyla yanılmalar ve yansımalar başlamış bulunmaktadır. gemisini kurtaran kaptan misali bir hale gelmeye başladı. apar topar seçim olur mu ? olmaz. ortamın ısısını düşürmeniz ve zaman kazanmanız gerekir. bu yüzden de muhalefet sürekli bastırdı seçim de seçim diye. ama piyasalar da bile bu atışmadan karşılık çıkmadı çünkü herkes biliyordu kimse o topa girmeyecekti.

yine "yol yabdılar" tantanası...

iki sorum var:

1- cebinden verdiği parayla mı yapmış?

2- 100 liralık yollar kaça maledilmiş?

inandırıcı1lık1larını yitirdiler. çünkü incindik.

bu insanlardan o kadar bıktım ki anlatamam artık dalgaya bile vuramıyorum. (bkz: sakın tek bir yalan daha söyleme, çünkü inanırım.)

söylem üstünlüğü kurabilmeniz için ortaya entelektüel ve sanatsal bir kültür koymanız gerekir.

siyasal islamcıların en entelektüeli nagehan alçı gerisini siz düşünün.

ne sanatta, ne siyasal söylemlerde, ne islami olarak herhangi bir kültür oluşturamazsanız zaten ideolojiniz kalıcı olmaz.

osmanlı' nın çok büyük bir alanı yönetmesinin altında yatan şey gittiği yere kültür ve sanatta götürebilmesiydi. bu evlad-ı osmanlılar sanıyor ki o kadar yeri sadece askeri güç ile zapt edebildi.