kafa rahatlatıcı etkinlikler

çoğu kişi sinirlenir fakat puzzle yapmak mükemmel bir kafa boşaltıcıdır

yürümek, koşmak. özgürlük hissini en çok hissettiğim spor. ben özgür hissedince rahatlayanlardanım.

dağ evinde, şömine karşısında oturup yanan ateşi seyretmek. arka fonda soft bir müzik ve şarap eşliğinde.

inşaat izlemek .milli etkinliğimiz .

sesli olarak şiir okuyorum. kaydediyorum. stres falan kalmıyor, tavsiye ederim.*

müzik dinlemek, müzik yapmak.

köklü bir rahatlama için (bkz: kafaya sıkıp gitmek)

çizgi film izlemek, üzerine tanımam.

biraz müzik.
abartmadan.

yiyecek videoları izlemek

bi konser kime iyi gelmez ki

çimenlere uzanıp bir şeyler içmek, güneşten d vitamini çekmek.

ben sevmiyorum cafeleri, piknik yapmayı, sporu, rock müzik konserlerini. tadı berbat olan çay için bir yerde oturmak da çok anlamsız. bergamotlu çay hiç sevmem mesela. yanına bol tarçınlı elmalı kurabiye alırım. filtre kahve de sevmem mesela.
ama bir kahve zincirinin bir semtindeki mekanını çok seviyorum. çok rahat çok sakin bir yer. double türk kahvemi alayım saatlerce oturayım istiyorum. insanlar birbirleriyle sessizce konuşabiliyor. çoğu mekanda olmayan medeniyet seviyesi bence.
kendime kitap bakmayı çok seviyorum. müze gezmeye bayılıyorum. iki üç ayda bir tiyatroya gitmek, dışarıda tatlı yemek, açık havada rap konserleri çok kafa rahatlatıcı. hatta bir konserde sarma satılıyordu standta. alıp onu konserde çimlerde bağdaş kurup yemek de çok keyifliydi. kafa dağıtmak bence kafayı meşgul etmek. sanatla hobiyle müzikle veya geziyle. köpeklerinin adını verdikleri bir cafe buldum mesela. ıçerde garsonu takip eden bir canlı oluşu beni mutlu ediyor. cafenin sıkıcı ambiansını dağıtıyor. mola vermelik küçük duraklar güzel. vapurla karşıya geçip hot dog yemek de kafa dağıtıyor. hayat anlardan ibaret. düşünmeden kendini mutlu et.

arabada 4 kişi müzik dinleyip cigaradan 3'er duman almak.

uzanıp gökyüzünü izliyorum, kuşlari falan.

çıkıyorsun yarınlar yokmuşçasına koşuyorsun. dönüş yolunda seyyar köfte ekmek arabasından köfte ekmeğini alıyorsun. ayranı da büyük alıp şımartıyorsun kendini. kafanı rahatlamaya çıkmışsın bir de ayranla son lokmayı denk getiriyim diye mi uğraşacaksın? eve varınca alerji ilacı ve antideprasan alıp vuruyorsun kafayı yastığa. aralıksız 12 saat garanti gerisi kişiden kişiye değişir. kalkınca bu ne dünün aynısı diye düşünüp saydırıyor sonra amaan severler deyip yardırmaya devam ediyorsun.

sudoku oynamak.

samimi bir arkadaş ortamında saatlerce vakit geçirmek en iyi örneklerindendir. esasında çeşitlilik çoğaltılabilir ancak şu sıralar öyle bir gerginlik ve stres var ki üzerimde hiç bir şey kafamı rahatlatmaya yeterli gelmiyor, dönem dönem gelen yalnızlık tripleriyle bahsettiğim arkadaş ortamınında kalmadığını hissediyorum.

kafamı dağıtmak için şu sıralar sadece sözlükteki yazıları okuyorum

kesinlikle oyun oynamak. kitap okumakta bir nebze rahatlıyor fakat eğer çok düşünceliyseniz odaklanmak zor oluyor.