1.
kadınlarının kendi diktikleri rengarenk kıyafetler içinde yaşadığı ilginç bir topluluk. eski adı kafiristan, şimdi nuristan olan afganistan/pakistan sınırındaki vadilerde yaşayan çok tanrılı pagan bir topluluk. kökenlerinin, m.ö 2. yy'da asya'yı fethetmek üzere yola çıkan büyük iskender hindikuş dağları'nda ölünce ülkelerine dönmeyen ordusuna dayandığı düşünülüyor.
kalaşlar'ın, bumburet, rumbur ve biriu vadilerinin dik yamaçlarına kurdukları çoğu ahşap evlerde yaşayan 4 bin kişilik bir nüfusları var. elektriklerini su değirmenleriyle elde ediyorlar.
çok ilginç bir selamlaşma yöntemleri var, erkekler vücutlarını yarım döndürerek kalbi karşısındakinin kalbinin üzerine gelecek şekilde; kadınlar üç defa yanak yanağa öpüşerek sonra birbirlerinin ellerini öperek selamlaşıyor.
vaşali denen bir yapıları var. kadınlar regl dönemlerinde ve doğumlarından bir hafta önce hiç bir erkeğin kendilerini göremeyeceği şekilde bu evde kalıyorlar. kadınlar ayrıca şuşut denilen bir kep takıyorlar, bunu dışarıda her zaman takmak zorundalar evde sadece çok yakın akrabaların yanında çıkartabiliyorlar. giydikleri elbislerin özel bir adı var; "pirançuvya" ve bellerine doladıkları "patti"yi kendileri işliyorlar.
cenaze törenlerini kadın erkek dans ve şarkılar eşliğinde yapıyorlar. eğer cenaze töreni esnasında kırmızı bayrak varsa bu ölenin bir erkek, onurlu bir erkek olduğunun ifadesi. cenazelerini gömmüyorlar, vahşi hayvanların ulaşamayacağı bir düzenek içinde sedyelerle mezarlıklara bırakıyorlar çünkü onların inanışlarına göre toprağın altındaki ruh cennete gidemez. erkek erin mezarına kırmızı bayrak bırakıldığı için kadın ve erkek mezarları böyle ayırt edilebiliyor.
kalaşlar'ın, bumburet, rumbur ve biriu vadilerinin dik yamaçlarına kurdukları çoğu ahşap evlerde yaşayan 4 bin kişilik bir nüfusları var. elektriklerini su değirmenleriyle elde ediyorlar.
çok ilginç bir selamlaşma yöntemleri var, erkekler vücutlarını yarım döndürerek kalbi karşısındakinin kalbinin üzerine gelecek şekilde; kadınlar üç defa yanak yanağa öpüşerek sonra birbirlerinin ellerini öperek selamlaşıyor.
vaşali denen bir yapıları var. kadınlar regl dönemlerinde ve doğumlarından bir hafta önce hiç bir erkeğin kendilerini göremeyeceği şekilde bu evde kalıyorlar. kadınlar ayrıca şuşut denilen bir kep takıyorlar, bunu dışarıda her zaman takmak zorundalar evde sadece çok yakın akrabaların yanında çıkartabiliyorlar. giydikleri elbislerin özel bir adı var; "pirançuvya" ve bellerine doladıkları "patti"yi kendileri işliyorlar.
cenaze törenlerini kadın erkek dans ve şarkılar eşliğinde yapıyorlar. eğer cenaze töreni esnasında kırmızı bayrak varsa bu ölenin bir erkek, onurlu bir erkek olduğunun ifadesi. cenazelerini gömmüyorlar, vahşi hayvanların ulaşamayacağı bir düzenek içinde sedyelerle mezarlıklara bırakıyorlar çünkü onların inanışlarına göre toprağın altındaki ruh cennete gidemez. erkek erin mezarına kırmızı bayrak bırakıldığı için kadın ve erkek mezarları böyle ayırt edilebiliyor.
devamını gör...