1.
sağlıksız bir vücut durumudur duyar kasmayı bırakıp acilen çaba göstermek gerektiren bir hal malesef gerçekler
devamını gör...
2.
(bkz: obezite)
devamını gör...
3.
eğer bununla mutluysa kişi, kimsenin karışamadığı durumdur.
devamını gör...
kendimden çok kısa bahsedeyim yaklaşık 8 ay hastanede yatılı tedavi görmemi gerektiren bir hastalık süreci atlattım. 8 ay sıfır hareket sürekli gelen misafirler kekler poğaçalar. sonrası alınan 30 kilo ile beraber hastaneden çıkış okuldan uzak kalma sosyalleşememe korkusu, depresyon derken 160 kiloları gördüm. merak edenler için şu an baya sağlıklıyım 90 kiloya kadar düştüm. yurt dışına falan maraton koşmaya bile gidiyorum ama bir şeyler yazmak istedim bu gece.

gelin sizlere zayıf insanların bu konuda sırf sizden daha az kiloda olduğu için ne kadar kaba ve küstah olabileceğine dair kendi hayatımdan bir kaç şey anlatayım.

eğer kalabalık bir ortamda bulunuyorsanız hiç bir arkadaşınıza şaka yapma hakkınız yoktur mesela kes lan şişko diyerek bir anda masanın en komiği olma hakkına sahiptir. bütün gününüzü zehir edebilir.

hayatımda en korktuğum günler bayram günleri oldu benim hep yıllarca

+çok mu ekmek yiyorsun?
+ekmeği kolayı kessene.

mesela size bir tabak uzatılıyor diyelim eğer yerseniz zaten sıkıntı da bir de tersi durum var. kibarca reddettiniz ve uzatan kişi bir kez daha ısrar etti diyelim. mutlaka biri dayanamaz atlar;

+ne ısrar ediyorsun yiyeceğini yemiş zaten.

kilolu olduğunuz için artık aşık olma hakkınız yoktur mesela.

bir arkadaşım beni kız arkadaşın bir arkadaşı ile tanıştırmak için bir yere zorla götürmüştü kötü niyetli değildi belki ama o gün hayatımın en kötü gününü yaşamama sebep olmuştu

kızlar kalktıktan sonra arkadaşım telefonunu masada bırakarak tuvalete gittiğinde telefonuna gelen cevabi okudum malesef.

aşkım bu çocuğu getirdiğini inanamıyorum. bu çocuk bildiğin kilolu yerin dibine girdim. kızın yüzüne bakamıyorum.

mesela bizleri spor salonlarında plajlarda havuzlarda hiç ama hiç sevmezler herkes gözüyle rahatsiz etmek istedigi kadar rahatsız edebilir hatta bizi gördüğü için kendisiyle gurur duyabilir.

üstelik kilolu olduğumuz için duygularımız da yoktur aynı zamanda da komik olma zorunluluğumuz vardır ve tabii her şakayı kaldırmayı.

küçük kardeşinizi sinemaya götürdüğünüzde mısır satan görevli kardeşinize fazla mısır yeme abin gibi şişko olursun diyip küstahça gülebilir mesela.

neyse ben biraz hüzünlendim ağlamaya başladığım. demek istediğim bilmediğiniz acılar hakkında konuşurken biraz kibar olmak zorundasınız. insan olabilmenin en temel kurallarından biri bu.
devamını gör...
okurken içim biraz burkuldu açık olmam gerekirse gereksiz salak saçma tiplemelere girip insanların fiziksel görünüşlerini yermeye çalışan insanlara karşı aşırı kin tutan yapım vardır. insanların elinde olan veya olmayan durumlarından size ne ? istediği gibi yaşayabilir özgürce yiyebilir özgürce giyebilir ve dahası. kimseyi ilgilendirmez o insanın kilosu sana dert olamaz. olacaksa o kişiye dert olur o kilolar kalkıp kimseye dert olamaz. sevgili yazarcım kalbinin güzelliğine sağlık kendini ifade edişin duygularını bu denli güzel şekilde dile getirmen zaten ne kadar naif bir insan olduğunu belli etmektesin. ve size gelince çirkef, ruhu dışkıya boğulmuş tipler; umarım empati yeteneği kazanır egolarınızdan uzaklaşıp bencilliğinizi en aza indirgeyerek hayatınıza devam edersiniz. sizin sorunlarınız nasıl başka insanlara dert olmuyorsa, başka insanların kiloları size dert olmasın.
devamını gör...
ergenlik dönemlerini kilolu olarak geçirmiş biri olarak gerçekten insanların bu konuda ne hissettiğini bilemezsiniz. neden kilolu olduğunu bilemezsiniz veya çok normal bir şekilde sadece kilolu olmayı da seçebilir insan. bırakın sağlık gibi taraflarını da o insan düşünsün.
insanlar bu konuda 'düşünceli olmak' ayağına inanılmaz derecede kırıcı olabiliyorlar. şakalar falan zaten bir insanın psikolojisini bozabilecek, hatta anksiyeteye sebep olacak cinstendir. cinsiyetçi bir yaklaşım olmasın ama hele kadınsanız çok daha zor zamanlar geçiriyorsunuz. sadece alay etmek için size çıkma teklif edip sonrasında da 'sen önce kendine bak, senden kim hoşlanır' diyerek sizi altüst ederler veya kadınların kadınlara yaptığı sen onu niye giydin ki, çirkinsin az kendine bak gibi saçma sapan aşağılamalara maruz kalırlar.
maalesef insanlar hiçbir zaman dış görünüş, kilo gibi konularla uğraşmadan vazgeçmeyecektir, çok barizdir, hala çok uzak bir konu biz insanlar için.
devamını gör...
insanın değerinden bir gr bile eksiltmez.
devamını gör...
ben de madalyonun diğer yüzünden bahsedeyim aşırı zayıf olmak. 15 yaşımdayken 50 kiloydum. kemiklerim görünüyordu yüzüm holokosttaki esirler gibiydi. aşırı zayıf olmama rağmen futbol oynarken at gibi koşar deli şutlar atardım ve çok iyi kız tavlardım orası da ayrı bir ilginçlik.

ama büyüdükçe bu konunun sorun olduğunu anladım kıyafetleri dolduramıyordum iri yarı arkadaşlarımın yanında çocuk gibi hissediyordum 17dim hala çocuk gibi pantolona lastik taktırırdım.

ve en sonunda bu duruma dur demek için 17 yaşımda spora başladım 50 kilodan 60 kiloya 3 ayda çıktım. zor olan şey ağırlık kaldırmak değil zor olan şey her gün 3000 kalori alıp her gün spora gidebilmek ve süreklilik.

şuan 18in yarısındayım 65 kiloyum ve çok mutluyum. spor sayesinde hem istediğim fiziğe ulaştım hem disiplin kazandım.

kilolu ya da zayıf ol disipliniysen istediğini yaparsın
devamını gör...
yazılı olmayan bir kural vardır 'bir şişmana ancak bir şişman , şişman diyebilir' herkesin kilosu kendinedir kimisi hastalıktan , kimisi kullandığı ilaçlardan , kimisi psikolojik olarak zayıflayamaz bu tip insanlar var ama zayıflamak için çaba sarfedenler ile de dalga geçenleri görünce utanıyorum. geçen sene 117 ,bu senenin başında 110 kiloydum çoktu tabi yine yukarıdaki gibi alt ağızdan az ye çok yiyon gibi şeyler söyleyenler oluyordu emek gösterdim ilk hedefim 99 u görmekti ki yıllar yıllar önce orayı görmüştüm. bakın kimisi için gerçekten zayıflamak kolay değil o kadar spor yaptım plana sadık kalıp doğru beslendim altı üstü 11 kiloyu zar zor verdim daha büyük kiloları veren insanlar var başarıyorlar yani .
devamını gör...
10.
hem kilolu hemde çok zayıf olmayı yaşamış bir insan olarak, (1.70 boy 52-98 kg) gerçekten insanların her konuda haddini bilmediğinin kanıtıdır kilo meselesi..
hem sana birşey ikram edip hemde tam yerken "onu yeme ama kilo yapar" demek ne ayıptır.. sormadan, onu kes bunu kes, spor yapmalısın diye akıl verme hakkını kim vermiştir sana.. yada zayıf olsamda belki evlenmek istemeyecektim, hayatımla ilgili tahminlerinide herkesin içinde söyleme hakkınıda vermiyorum sana..
ama işte bu utanmazlık, bu insanların işsiz güçsüz oluşundan hep, merak ettikleri, meşgul oldukları, anlamlı birşeyi olmayan, kendileriyle ilgili bir hedefi amacı olmayan insanların, diğer insanlara verdiği rahatsızlıklar bunlar.. ve maalesef o kadar çoklarki, azalmakla da bitmezler..
kiloluyken en son şunu söylüyordum, özellikle birşey yerken "onu yeme ama" diyenlere, "kilolu olmam diyette olduğum anlamına gelmez.. her şişman kişinin diyet yaptığınımı zannediyorsunuz"
aç değilken yemek duygusal bir durumdur ve bu uyanıklar daha teşhisi konmamış durumu o söyledikleri süper fikirlerle beş dakikada çözebileceklerini sanan gerizekalılardır..
devamını gör...
11.
her kg su fazla olan kilolu manasına gelmemekle birlikte her zayıf olanda sağlıklı, atletik değildir. kemik yapınız vücuttaki kas miktarı boyunuz ve fiziksel alt yapınız nedir sorularının cevabı durumu değiştirir.
kilolu olmak ile şişman olmak iki ayrı durum.
devamını gör...
çocukluk,ergenlik dönemim böyle geçti.hep yaşıtlarımdan daha kiloluydum ve bu da beni hep mutsuz biri yapıyordu.zorbalığa çok maruz kaldım.bir sürü lakabım vardı,açlıktan ağlayarak uyuduğum geceler,kendime hep sinir oluşum neden böyleyim diye.ama büyüyünce anladım ki önemli olan insanın kendisini beğenmesiymiş.kendimi beğenip,sevmeye başladığım gün kilo verme sürecim de başladı beraberinde.artık özgür hissediyorum ama zayıf olduğum için değil kendimi kabul etmeyi öğrendiğim için.ben kusurlarımla kusursuzum.
devamını gör...
96 kg ile içinde bulunduğum durum. 1.86 boy ile dik dururken fazla belli olmuyor ama eğilince göbek aşağıya doğru sarkıyor.
devamını gör...
sahip olduğum olumsuz durumdur bazı kişilerde elde olmayan imkanlar sonucunda da oluşabilir. eğer kişinin genetiğinde ve vücut sisteminde engel bir durum bulunmuyorsa acilen uzman gözetiminde spor ve diyet yapılarak bu durumdan kurtulunmalıdır. çünkü bu durum ilerleyen yaşlarda kalıcı olarak bazı durumlar ortaya çıkarabilmektedir. kalp damar rahatsızlıklarının başlıca sebeplerinden biri de aşırı kilodur. alınan her 2.5 kilo, vücudun 30 kilometre damar yolu üretmesine kaynak yani vucudun daha çok yorulmasına sebebiyet verir.
devamını gör...
keto diyeti kilolular için mükemmel bir diyettir.

bu diyeti uygularken en azından koşar adımlarla yürüyün. sonuç muhteşem olur.
devamını gör...
kimsenin sağlığını düşünmek zorunda değilsiniz. insanlar zaten neyin sağlıklarına yararlı olup olmadıklarını biliyorlar ve buna göre davranıyorlar. sağlığını etkilerse bir doktor ya da kendisi kilo vermesi gerektiğine karar verebilir. sağlığın için söylüyorum, öyle böyle zırvaları yalnızca o insanın moralini ve psikolojisini etkiler. rahatsız oluyorsanız bakmamanız yeterli veya en basitinden sadece susmanız yeterlidir. sizin hoşunuza gitmiyorsa kendiniz bunun aksini yapın. işin garip kısmı kiloyla kıyafetleri bağdaştırıyor olmanız. 'sağlıklıyken ya da sağlıksızken' giyip giymemesi bile kimseyi ilgilendirmez. giymek istiyorsa ve kendine yakıştırıyorsa kimseyi bağlayan bir durum yoktur. bazı bireyler 'dışarıda görsen şöyle yaparsın, arkasından böyle konuşursun' diye zırlamadan söylemek istiyorum ki hayır, yapmam. yirmi birinci yüzyıldayız, bu zihinler yalnızca hasta zihinlerdir. lütfen yalnızca kendinizle ilgilenin ve başkasının görünüşünü, sağlığını bu kadar hayati meseleniz yapmayın. inanın kafanız rahatlar ve çok daha mutlu bir hayat yaşarsınız.
devamını gör...
oldukça zayıf bir ergenliğin ardından oldukça kilolu bir gençlik yaşadım. ortası olmadı yıllarca. ancak şimdi 30lu yaşlarımda sağlıklı olmak için olmam gereken kiloya çok yakınım. bu süreçte nasihat edenler, dalga geçenler, destek olmaya çalışanlar, önemsemeyenler, laf sokanlar, gözleriyle taciz edenler... (mahidevridevran güzel anlatmış (bkz: #86987)). ben kendimle barışık olduğum için kimseden de etkilenmedim bu süreçte ta ki artık kendim rahatsız olup da kilo vermeye başlayana kadar. bu süreçte insanların lafları sözleri batmaya başladı. insanların üstlerine vazife olmayan konularda fikir yürütmesi benim için yeterli sinir sebebiydi. diyeceğim o ki, size sorulmadığı sürece kimsenin kilosu hakkında konuşmayın arkadaşlar, ayıbı falan geçtim çok pis küfür yiyorsunuz. ben ediyordum*
devamını gör...
nedense bu sağlık sorununu insanlar başka sağlık sorunlarını dert edinmedikleri kadar dert edinirler. "biraz kilo ver, yanlış anlama sağlığın için(!) söylüyorum" o sırada sigara içiyordur, belki kafein dolu kahvesinden bir yudum alıyordur, bir gün önce hazır yemek tüketmiştir ya da. ama kendisi sağlıklıdır, çünkü zayıftır. kilolu insanları eleştirme, onlara nutuk çekme hakkına sahiptir. olası bir kendine zarar verme eylemini, yeme atağını tetikleyebileceğini düşünmez. ya da belki fazla iyimserim, belki de önemsemez. oysaki ona ne? sağlık o kişinin sağlığı, beden onun bedeni. sağlığını düşünüyorsa karşısındakinin ruhunu yaralamamalı, öyle değil mi?

18 yaşlarımda falan benim de kilo fazlam vardı. annem bana "boyun da kısa zaten et tavuğuna dönüceksin iyice, kilo ver biraz." demişti. her yerde de incelik övülüyor, o sıralar bedenime yabancılaşmıştım. blumik bir beslenme tarzıyla besleniyor, aldığım her kaloriyi hesaplıyordum. su en iyi arkadaşımdı. onu içerek midemi şişiriyordum .yemekleri düşman olarak görüyordum. evde ip falan atlıyordum. biraz atlayıp hemen tartıya çıkıyordum. "şu kadar su içtin, tartıdaki sayıdan çıkar, bak şu kadar kilo vermişsin. amacına yaklaşıyorsun. aç kal, buna değecek." sanki zayıflayınca kızıl elmaya falan ulaşıcam saçma sapan şeyler. bu şekilde 10 kilo verdim. bu kilo verme şeklinin blumik olduğunu blumia ile ilgili belgeselleri izlerken öğrendim. evet, ben olması gereken yerde durmuştum. ama bu sağlıklı zayıfladığım anlamına gelmez. zayıflarken bedenime ve psikolojime zarar vermediğim anlamına gelmez. çünkü kendimi o şekilde iğrenç göründüğümü, değersiz olduğumu düşünerek motive ediyordum mesela. belki yetersiz beslenmekten vitamin değerlerim bozuldu o sıra. kilo fazlam az olduğu için nispeten şanslıydım. ya 50 kilo fazlam olsa ve o psikolojiyle, o metodla zayıflamaya çalışsam uzun süre? kendime her anlamda ciddi zararlar verirdim ve büyük ihtimalle eski beslenme tarzıma böyle hızlı dönemezdim.

sonra da etrafımdaki kimi insanlar zayıflığımı eleştirmeye başladı. ve beden kitle indeksinde ideal bir skaladayım. buna rağmen. o yıkıcı sesler hiç durmadı: "boyun da kısa, kilo hiç olmuyor." söylemleri yerini "boyun da kısa, zayıfken çocuk gibi duruyorsun"a bıraktı. kısacası kimseye yaranamadım. yine bedenime yabancıydım. hoop döndük en başa. ee şimdi ne yapacaktım, yağ kütlesi erir, ama insan kendi kendine kemik ekleyemez. fakat boy ırkçısı faşist ruh hastalarının elinden de kurtulmam gerekiyor. sadece eleştirilmemek değil, herkes gibi ben de güzel görünmek istiyorum, onaylanmak istiyorum. dedim topuklu ayakkabı giyeyim. zaten süslenmeyi de çok severim. spor giyim pek bana göre değil.topuklu ayakkabılar kombinlerimde sırıtmıyor. her şey buraya kadar iyi. bedenimle mutlu hissediyorum. ama bu defa da kimileri tarafından fazla süslü, dikkat çekici falan bulunmaya başlandım. yine eleştiriliyordum. "her gün neden topuklu ayakkabı giyiyorsun?" kimi ilgi arsızlığı, hafifmeşreplik göndermesi yapıyordu, kimileri de sen bedeninle barışık değilsin göndermesi. oysa sadece güzel görünmek, bedeninin içinde mutlu hissetmek isteyen bir insandım. bu kadar basitti. ve ilgi arsızı da olabilirdim, kime ne. bedenimle barışık olmaya da bilirdim, kim ne diyebilirdi ki bana. 7/24 uzun ince açık tenli mavi gözlü kadın övgülerine, "155 boyundaki türk kızı" aşağılamalarına maruz kalıyorum. kendimle barışık olmamam çok mu anormal, sorun bende mi? içinde yaşadığım beden üzerinden espriler yapacaksınız, beni başkalarıyla kıyaslayacaksınız, sonra kendimle barışık olmamam sorun olacak. ne saçma. her şeyi siz başlatmadınız mı?

zamanla güzel olmak zorunda olmadığımı fark ettim.çünkü insanlar güzel buldukları her şeye karşı da yıkıcı, tahrip ediciydi zaten. insanların eleştirilerini içselleştirmemem, önemsememem gerektiğini anladım. gülüp geçiyorum, duymazdan geliyorum. beni mutlu eden insanlarla daha çok vakit geçiriyorum. bedenimle ilgili ofansa maruz kalınca yine yaralanıyorum ama kendi kendime sarılmayı, kendimi onarmayı öğrendim. kemik kütlesi ve yağ kütlesinden çok daha fazlasıyız. bunun bilincindeyim. kendi değerimi kötü kalpli, düşüncesiz insanların dudaklarının arasında aramıyorum artık.
devamını gör...
hiç yaşamadığım durum. çatlayın lan. yiyorum yiyorum kilo alamıyorum.
devamını gör...
benim için fobiye dönüşen olay hayatım boyunca hep çok zayıf biriydim şu an 52 kilo üstüne çıkınca hemen hayvan gibi olucam ağır yaşamlara katılıcam mooduna giriyorum .
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"kilolu olmak" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim