denenmesinin gerekliliği bile şüphe içeren girişimdir.
kimi zaman tedavi hastalıktan da kötü sonuç verebilir.
fakat özür dilemek değildir kanımca. çünkü özür hiç bir şeyi geri getirmez. özrün yeri ayrıdır benim gözümde daha basit bir kullanımı vardır.
"affedersiniz ayakkabınıza bastım, özür dilerim" "pardon elimden kayıp düştü, ne kadar da sakarım. özür dilerim" bu gibi durumlarda olabilir belki.
size güvenen, inanan, insanı yarı yolda bırakmanın bir özrü olamaz. yada pervasızlığınızdan ötürü parçalanan kişiyi, özür ile toparlayamazsınız.

bir telafidir belki de gereken. göze göz, dişe diş gibi mesela. ama ne kadar denerseniz deneyin ve ne kadar feda ederseniz edin, gideni geri getiremiyorsanız eğer, yine bir anlamı olmayacaktır.

çünkü bazı durumlarda, kırık onarılabilir düzeydedir fakat paramparça olmuş ise gönül, ne kadar yama yapsanız da tutmaz.

kırılan kişinin gönlünde var ise bağışlayacak kuvvet, belki o zaman mümkün olabilir.

ama kişinin önce kendini affetmesi gerekir.

ufak şeyleri büyütmemek gerek
kırıldığında yaslanacak çınarlar gerek
özür ise beklenen
belki de önce affetmek gerek.
devamını gör...
sana insan mı yok kırıldıysa at çöpe.
devamını gör...
çoğunluğun ‘ay sen buna mı kırıldın yiaa!’ diyerek yapmaya çalıştığı şey....
devamını gör...
en azından bir girişimde bulunmak bile inceliktir.
her türlü sonucu göze almak gerekir. her zaman kırdığınız kişinin sizi affetmesini ya da kırgınlığının geçmesini bekleyemezsiniz. bazen bir parça bile azalmayacaktır hatta.
ama en azından denemiş olmak, özrü bir borç bilmek en büyük erdemdir.
devamını gör...
kişi kırıldığını kabul etmiyorsa gönlünü almak da mümkün olmayacaktır. iki tarafın da niyeti çok önemli.

yardım istemeyen birine yardım edemezsin, basit. bu da aynı kapıya çıkıyor: gönlü alınmak istenmeyen birinin gönlünü alamazsın.

her türlü deneme taraftarıyım. amaç niyetimiz belli olsun, keşke demeyelim.
devamını gör...
çok ince ve hoş bir davranış.
karşıdakini kırdığını anlamak,
sonrasında affettirmeye çalışmak.
aslına bakarsak ikili ilişkilerde en çok ihtiyaç duyduğum şey.
ancak ben ve benim gibi küstürdüğü kişiyle barışmadan uyumayan garibanlar genelde kendi küsüp kendi barışır çünkü ortada özür dileyen yok
devamını gör...
fatih sultan mehmet han der ki: "yerinde söz söylemesini bilen, özür dilemek zorunda kalmaz."

bir anlık sinirle de olsa gönlünü alacağınız insanları kırmayın. sözünüzü tartıp söyleyin ki, o insanın yanında gönlünü almak için büklüm büklüm kıvranmayın.
devamını gör...
herşeye eyvallah da orda bi duralım arkadaş kırılan bişey nasıl eski halini alabilir anlatsanıza biraz
devamını gör...
bana bunu kimse yapmadi. benim de arada sirada kotu davrandigim kisiler oluyor, her yerde. ama cikip ozur dileyip pardon sinirliydim demiyorum. neden cunku tam aksi gerceklesse o da soylemezdi biliyorum.
devamını gör...
kırılan kişinin önemine göre değişir. önemi yoksa umrumda olmaz. önemli ise vicdanen almak lazım. (bkz: kaç para ulen bir gönül)
devamını gör...
ben sürekli cebimde bulunan japon yapıştırıcıyla yapıştırıyorum.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"kırılan kişinin gönlünü almak" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim