kısmetse olur aşkın gücü

efsane programın yeni halidir.
oldu olacak yeniden bbg filan da çekilsin.
hepsini de öykü serter sunsun.

danışıklı dövüş izlemek gibi bir şey.
kızlar çok seviyor bu saçmalığı.

sanirim katilacagim program........ cok kararsizim bu konuda imdat haftalik $1000 ödüyorlar ama bazı klişeleri çok cringe. internetten asla silinmeyeceğide bir gerçek. ileride prestij sahibi olsaniz cok buyuk leke..

bir kadının kendini rezil etmesini sağlayan, para ve estetik avcılarının toplandığı gereksiz ve bomboş bir programdır. kadınlar zaten oraya "zengin koca" bahanesiyle geliyor. erkekler de sanıyorum ki geri zekalı, kadınlara para yedirmek için can atıyor. bu ülkenin bazı insanlarının zekâ seviyesi beni çok yoruyor artık. içimde hiç dinmeyecek olan çok büyük bir öfke var, bunu içime attıkça daha da büyüdüğünü fark ediyorum ve gittikçe etrafımdakilere karşı nefretim çoğalıyor. gerçekten çok yazık. eğlence anlayışının bu olması daha da yazık. bu rezillikten başka bir şey değil çünkü. böyle eğlence olmaz.

ulan şu rapçi çocukla aybükeyi bir araya getirecekler ha nida demişti dersiniz.
en büyük aşklar nefretle başlar gibi iğrenç ve gereksiz bir klişe ile önümüzdeler.
ulan şu programa katılsam ne trollük yapardım he...
ayrıca kaana çok üzülüyorum. gereksiz yeriyorlar çocuğu.
oysa garibim biblo gibi öylece oturup etrafını izliyor...

şu programı izlemekten uyuyamıyorum şu an.
#2342022
bakın o kadar en büyük aşklar nefretle başlar muhabbeti yaptılar ki artık adım gibi eminim.
izleyiciye sinyali çakıyorlar yine laps diye ama anlamayın boşver.
çünkü bazılarıyla iddaya girdim bana camel black alacaklar.
puahah.

izlemeyi düşünmediğim program.

twitter ve instagram'da her yerde karşıma çıkıyor. bir kere tutan programın seneler sonra devamını çekmek bana ayrı bir saçma geliyor. bunu bir kere daha denediniz tuttu mu? yooo. programın tüm büyüsü bozuluyor. bu programın yeniden çekilmesi ise belli başlı ergenlerin "aşkın olayım" şarkısı editleri sayesinde en çok simge sağın'a yaradı. bir diğer yarayan kişi ise öykü serter. kadını tanıtımda öyle bir göstermişler ki dibim düştü. kırmızı odaya çağırıp talip olasım geldi.

yeni yarışmacılar ise fiyasko. nerede sinsi melisler, mıy mıy nurlar, ayırdır seda hanım diyen semihler, kombin üstadı ayçaliçeler, koltukta yuvarlanan daniler, yılan mehtaplar, halil değil mi o diyen emreler, konuşunca uykumu getiren erdemler, kart zampara muratlar, milf duygular, entel tankutlar, orgazm taklidi yapan hazallar, laf sokan canseller ve aksanlı eserler...

çakal dövmesi ile tanınan aybüke soytarısı var bi, bir de "yiiağğhh napıyosuuun burnum estetikkk beniiiim" diyen kaydırak burunlu ablamız. bir yerden sonra onlar da sıkar. çoğu önceki yarışmacıların muadili gibi zaten. anca eski yarışmacılarla yeniden program çekerlerse izlerim ki bu da imkansız çoğuna kısmet olmuş evlenmiş yoksaaa yok.

göreceğim yeni yarışmacıları ben seneler sonra "kurgu ya" deyip programı kötülediklerini. kurgu okey de sorsan şimdi hepsine alayı gerçek, yersen *

t: günaydın zeyd, nasılsın?
z: sanane.

bu cevaptan sonra sevmeye başladım bu çocuğu ahahha.
#2346291
ve lütfen bana she knows editleri yapmaya başlayabilirsiniz hadi gözümü kapattım bekliyorum.eheh.
bu başlığa en son tanım girdiğimde biri özelden yazıp kurgu olduğunu biliyorsun değil mi yazmıştı.
bilmesem acayip sıkılırdım biliyor musun?
daha fazla soru almıyorum please...
puahah.

bünyem kaostan besleniyor ve bu program beni çağırıyor resmen gel beni izle diye. evet kurgu evet aşırı saçma evet belki ergence ama izletiyor. kurgu olduğunu bile bile izliyor insan. buram buram kavga var ya. ahahaha. daha hala başlamadım. ikilemdeyim başlamakla başlamamak arasında.

#2351733
tamam. bu programla ilgili yazacağım son şey gerçekten bu. çünkü başlığa baktım ve iyice kendi kendime konuşmaya başladığımı fark ettim.
puahah neyse.
son bölüm çok sıkıcıydı. baydı.
zeyd'e yeni talipler çıkacak ki ilk başta baya dalga geçtiler bu çocukla.
ama tuğçeye sanane dediğinde kendisiyle bir yakınlaştım.
şeydayı seviyordum o ayrı bir baydı..
sedat ve aybüke? hep diyorum.
o ikisini zaruri bir şekilde bir araya getirecekler...
çünkü reyting..

fazla spoi vermee kız. daha ilk bölümdeyim. ne kadar itici insan varsa bir araya toplanmış abi ya ama muhteşem kaos ortamı var. damarlarımdaki kan cıvıl cıvıl yani. bu kadar da kaostan beslenmezsin kızım ya.

evlilik programlarının rtük tarafından yasaklanmasıyla kendine youtube da yer bulan evlilik programı. henüz 11 bölüm yayınlandı ve kısaca bahsetmek gerekirse- ki daha doğru dürüst karakterleri bende tanımadım ama ismen ya da belli özellikleriyle anlatmakta fayda var yine de.

tuğçe; 24 yaşında sarışın lensli bi karakter. lens kullandığından mıdır yoksa başka bir sebepten midir emin değilim ama gözleri her daim fal taşı gibi açık. ilk bölümde erkeklerin kalbini kazanan söylemleriyle evin lideri seçilmiş, sonrasında tolgayla yemek, bilekle kırmızı oda derken iki erkeği de peşinde dolandırmak istemiştir. gerçi tolgadan umduğunu bulamamış bilekle idare etmek zorunda kalmıştır sonrasında ama tolgayı kaybetmenin verdiği hırçınlıkla sürekli birilerine sataşmış ve en nihayetinde bilekle de ayrılmıştır. ortalık karıştıracak bir karakter gibi ama basit kurnazlıklar yaptığından kaos potansiyeli zayıf.

cansel; daha ilk bölümden gördüğü bir beyaz gömlekliye "işte benimki" demiş ve o zamandan beri de oğulcan karakteriyle tanıma yoluna girmiştir. 25 yaşında bir çocuk annesidir. kendini barbie olarak tanımlar, ona göre giyinir ve konuşur ama iş kavgaya geldiğinde 1.60(bence daha kısa) lık kızın içinden bildiğin uzun tırnaklı leopar çıkar. biraz mahalle karısı gibi oluyor kavgalarda ama niyeyse sugar daddy avcısı gibi bi vibe veriyor bana. tuğçenin arkadaşıdır şimdilik ama bakalım, tuğçenin oğulcana dokunuşları hakkında yorumunu henüz göremedik.

yaren; fotoşop güzellerinden olan yaren yarışmanın en balık etli hatunudur. ilk bölümde ben paraya önem veririm çıkışı erkekler evinde tutulmamasına neden olsa da erhanla yaşadığı gerilimi iyi yönetmiş ve sonrasında tüm erkekler ve kadınlar evinin sempatisini kazanmıştır. tuğçenin ilk bölümdeki söylemleri bu kadının tam zıttı olduğundan lider olmuştur. ortamda sesi gür çıkan, aşko kuşko şişman erkek meraklısı kadın imajının yanı sıra ayrıca dobrayım algısı da yaratır.

yeliz; evin en olgun erkeği erolla matchleşmiş baba sorunları olan karakter. erkeğini korumak için onun yaşadığı bir tartışmaya doğrudan olmasa da müdahil olmuş, haklı haksız gözetmeksizin onun yanında olmuştur. ayrıca kavgalarda son derece çirkef olmasının yanı sıra arkadaşları oldukça işveli cilveli bir karakter olarak bahsediyor. gerçi erola karşı buz gibi duruyor ama bakalım zamanla açılacak zaar.

aybüke; internet fenomeni, nam-ı diyar çakal dövmeli kız. ilk bölümlerde çok kalasca sorular sorup avam bir şekilde konuşuyor olsa da toparladı kendini. her ne kadar "ben fenomenim diye bahsedip durmak istemiyorum" dese de içten içe bunu haykırmak için yanıp tutuşuyor. gerçi evdeki diğer kızlar da bu yönüne çokça vurgu yaptıklarından özellikle çakal dövmeli kız diye dalga geçtiklerinden fenomenliği gündemden düşmüyor. tolgayı beğenen ve onunla ilişkiye başlayan kişi ayrıca. tuğçe tolgayla yemek yiyecekken tolgadan bu yemeğin dostane olacağı sözünü almış ve bunu da tuğçeyi bozmak için kullanmıştır. aslında biraz bekleseydi görecektik tuğçenin maskesini ama işte gençlik heyecanı.

ayşenur; evin alamancısı, fotoşopun dozunu kaçıran kişisi. yaş takıntısından dolayı ilk başlarda erolla ilgilenmiş fakat erol yelizle, erhan da yarenle ilgilendiğinden boşta kalmıştır. tabi evin çöpçatanı yarenin sedat güzellemelerine dayanamamış sedatı ayartmaya çalışmaya başlamıştır. gerçi tüm ev ve hatta ekiptekiler de bu ikisinin çöpünü çatmaya çalışıyor ama neyse.

şeyda; evdeki tüm dedikoduların merkezinde yer alan, doğrudan biriyle kavga etmese de pek çok kavganın dolaylı tarafı olan karakter. 12. bölüm tanıtımından anladığımız kadarıyla saçlarını turuncuya boyatmış, az biraz benim de dikkatimi çekmeyi başarmıştır. baktığında evdeki kızlar arasında belki de en güzeli budur ama daha ilk bölümden serdarın kendisini seçmesi için yerinde duramaz bir hava sergilemiş ve böylelikle serdarla matchleşmiştir. aralarında ne bir uyum vardır ne de iletişim. çoğu zaman serdarın dediklerini anlamaz, serdar da bunu anlamaz. paçoz geliyor gözüme ama neyse. ayrıca özel hayatında bir dönem bilekle flörtleşmiş ama denk gelememişler sözüm ona. bana çok daha başka geliyor ama üzerinde durmak istemiyorum. kurgunun boku çıkmasın şimdi.

simge; evde her şeye gülen, ilk bölümlerde yaptırdığı çene dolgusundan dolayı konuşamayan ve suratının bir tarafı şiş gezen karakteri. her şeye gülmesinden midir diş yapısından mıdır emin değilim ama oldukça itici geliyor bana.

merve; evin en naif karakteri. sözlü sataşmalara pek giremiyor ve bir şey anlatırken sözü kesildiğinde susup olay yerini dolu gözlerle terk ediyor. aslında oldukça güzel ama erkekler de bi tuhaf olduğundan gidip olmadık insanlara baktıklarından bununla ilgilenen yok gibi. gerçi flörtöz biriyim gibi açıklamaları da itici gelmiş olabilir erkekler evine, bilemedim.

gelelim erkeklere.

oğulcan; daha ilk bölümden canselin kendisine yürümesiyle şımarmış, olduğundan farklı görünmek ve canseli de elinde tutmak için saçmalama dozunu çok yükseltmiş bir karakter. öyle ki sivaslı değilin bulgarım diyecek kıvama sadece 3 günde gelmiştir. ağlaklığını cansele gösterdiğinde "bu ne ya" tepkisi alsa da duygusalım ne yapayım tarzında kendini savunmaya çalışmaktadır.

erhan; ilk başlarda asla yaren gibi bir kızla yanyana gelmem, ben nesleğimi söylemiim şimdi kızlar para var diye üşüşmesin hallerine bürünmüş, hatta ben dediğimden dönersem yazıklar olsun bana da demiş sonrasında yarenden başkasının ilgisini çekemediğinden yarenle matchleşmiştir. tükürdüğünü yalayan gevşek adamın teki gibi geliyor gözüme.

tolga; evin sarışın modeli, belki de elle tutulur tek yakışıklısı. ilk zamanlar aybükeye meyletmiş şimdilerde de onunla ilişkiye başlamıştır. kendi fikirleri yok gibi herkesin yönlendirmesine açık, ufacık bir eleştiride bile kızarıp bozaran biridir.

sedat; eve ilk girdiği anda aybükeyi çakal dövmeli kız olarak tanımış ve o an sana saygı duymuyorum tarzında talihsiz bir açıklamada bulunmuştur. sonrasında gelen tepkileri bertaraf etmek ve aslında nasıl biri olduğunu anlatmaya oldukça fazla mesai harcamıştır. tabi ilk zamanlar eşleşen eşleştiğinden açıkta kalmış sonrasında da ayşenurla istemeye istemeye yemeğe çıkmıştır. evin rapçisi aynı zamanda.

zeyd; evin en sivri dilli ve poz kesen karakteri. herkesle dalga geçer, sert bir şekilde eleştirir. sırf insanları kışkırtmak için orada olan gıcık biridir. programın sunucu öykü serterin tanıdığı mıdır arkadaşının oğlu mudur yoksa eski sevgilisi mi tam çözemedim ama öykü serter buna üzümlü kekim falan demektedir.

serdar; şirin görünmek için şekilden şekle giren, ne dediği demek istediği anlaşılmayan, kaslarıyla şov yapan karakteri. heyecanlı müzip çocuk halleri sayesinde ilk gün evin lideri seçilmiş ve yemek ödülü için şeydanın manipülasyonuna ayıkamamıştır. sözüm ona hislere önem verir ve enerjiyi hisseder ama daha çok bir lafa kanacak biridir.

erol; evin en yaşlı erkeğidir. ilk haftalarda yelizin kendine meyletmesiyle onunla takılmaya başlamış, kendini övmeyi seven bir karakterdir. bir kavgada "sen benim oturduğum masaya oturamazsın, çapın yetmez" söylemi sonradan görmeliğini ayan beyan ortaya dökmektedir. bir de ailesiyle yaşadığı halde ayrı bir evi olduğundan da bahsetmiş, açıkça garsoniyeri olduğunu itiraf etmiştir.

bilek; ağır başlı durmaya çalışan her durumda ve ortamda şarkı söylemeye kalkan bir karakter. ilk hafta simgenin ilgisini çekse de zoraki tercih edeni tuğçeye kanmış, tuğçenin kuyruk acısını göremediğinden de bi ilişki yaşamaya çalışmıştır. oldukça pasif biridir her şeye bi kulp bulup karşı tarafı suçlamakta kendisi sahip çıkamamaktadır ilişkisine. tamam tuğçe saçma salak davrandı ama bu karakter de bekledi öylece gelsin benle ilgilensin diye. simgeye de bakmak istemiyor çünkü beğenmiyor. onun gözüne hitap edecek bir kadın karakter bekliyor gibi.

kaan; evin en küçüğü ve sessizi. kimseye talip olmadığı gibi hiçbir olayın içinde de yer almadı. öylece izledi olanı biteni ve ilk haftada elenip gitti. varlığı bir şey katmadığından yokluğu da aratmadı.

furkan; elenen kaanın yerine yarışmaya dahil olan kişi. gözleri fıldır fıldır karı süzen, aybükeyi dansa kaldıran, canseli kırmızı odaya davet eden kişi. erkek evinde kendisine yapılan şakadan oldukça korkmuş, erhanın yanına gelerek "bak en başta ben üzerim seni" söylemine abi çekerek karşılık vermiş biri. kalede kaleci var diye gol atmayalım mı çıkışı baya bi antipati toplamıştır ve erkekler evinde ayrı kızlar evinde ayrı konuşup tepkilerden çekinmiştir.

buraya kadar okuyup işsiz olduğumu düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. daha ilk on bölümü özetleyeceğim.*

ilk bölümde erkekler tek tek kızlar evine gelerek kendini tanıttı. yaren tüm erkeklerin tırnaklarını kontrol etti. sonra para konusundan bahsetti ve önemine vurgu yaptı, cansel oğulcana bir tüy verdi ve sakla dedi. kadınlar evinin lideri tuğçe oldu yemek için tolgayı kırmızı oda için bileki seçti. erkekler evinin lideri serdar oldu, yemek ve kırmızı oda için şeydayı seçti.

kırmızı oda günü kadınlar ilgilendikleri erkekleri kırmızı odaya çağırdı iki kızın çağırdıkları güzel olanı tanımak istediğini söyledi. zeyd herkesi gerdi bu sebepe bolca atıştı. cansel merveye enişteci dedi, koltuktan düşürüp eteğinin açılmasına ve götünün görünmesine sebep oldu. tabi bize sunmadılar o sahneleri. sonra tuğçe tolgayı aybükeye kaptırdığı için onunla uğraşmaya başladı bazen cansel de ona katıldı. tabi şeyda bi onu gazladı bi bunu gazladı ortada kimseye dokunmadan sıyrılıp yoluna baktı. yelizle tuğçe küstü, yeliz dışarıdaki sohbetleri içeriye taşıdı. yeni gelen furkan aybükeyle dans etti zeyd tolgaya boynuzlandın dedi. bembeyaz adam kıpkırmızı dolandı ortalıkta. simge bilekin peşinde olduğunu gösterdi tuğçeyle iyice gerildiler ve tuğçenin evde haterı olduğu aybükeyle çekimlerden sonra foto çekilip aşko diye söylediği duyuldu, tuğçe evi terk ederek sinir krizi eşliğinde ağladı. çiftler diğer çiftlerin ilişkilerini eleştirdi denmeyen lafları denmiş gibi söyleyip ara bozmaya çalıştı. özellikle aybüke dans etti diye oldukça yoğun eleştirildi ama canselin kırmızı odası furkanla hiç gündeme gelmedi. eleme gecesi yapılan oylamada oğulcan oy istedi diye önce erolla sedat(ne alakaysa) atıştı, sonra oğulcan kavgaya müdahil oldu, lider rozeti canselin estetikli burnunun ucundan geçince ona sarı kart aldıran salak lafını kullandı. kaan elendi furkan merveye bileklik taktı, cansel ve aybüke atıştı. tuğçe kameralara evdekileri çekiştirirken cansel farkedip saçmalamasını önledi, bilek ve tuğçe ayrıldı.

not: tanıtım yazısında 8-8 diyor ama aslında 9-9. kim yazıyor ya bu tanıtım yazılarını özensiz özensiz.

çok enteresan bir program.
karakterler de bir o kadar enteresan. erkekler arasında orada ne işi var diyeceğiniz bir tip vardı, elendi sanırım. ne işin var abicim senin orda zaten.

kadınların hepsi estetikli, isteyen istediği yerine tabii ki estetik yaptırabilir. fakat bu kadar genç kadının noksansız hepsinin estetikli olması şaşırttı. daha ilk haftadan nasıl böyle eşleşip aşk yaşama çabalarına giriliyor onu da anlamış değilim. en nihayetinde bir reality show yani.

atlaya atlaya izliyorum arada 10-15 dk vakitlerde. program 3 saat, izlenmesi gereken kısımlar 45 dk falan.

zeyd ve sertaç en gerçekçi kişilikler bence, ayşenur tam bi cadaloz, tolga biran önce bırakmalı onu, oğulcan tam bi ben, hanım köylü, belli ki aralarında cinsel gerilim de var ama o cansel seni bir kere daha ağlatır yeğeeeeeennn.

eslem lütfen furkana olmasın nolur.

çok cringe program severek izliyorum. burnum estetikli, benim yanımda kavga etmeyin deyip kaçan cansel, favori yarışmacım. oğulcan'la olan aşko kuşko ilişkilerini izlemek eğlenceli. internete ve youtube premiumyuma bu yüzden para ödüyorum anlıyor musunuz? herkesin kendisine aşık olduğunu düşünen aybüke, izlerken en gerildiğim yarışmacı. hadi gerçekten herkes sana aşık ama bunu sürekli dillendirmek, utanç verici bir durum. yeni gelen yarışmacı eslem'i epey kıskandı. bugünkü cansel'le olan kavgalarında cansel yüzde yüz haklı. durduk yere bana da biri gelse üç kere yılan dese, ben de üzerine yürürüm o kişinin. * toksik ilişki sevmez görünüp, en alasını yaşamaya bayılan yarışmacı, yeliz. eröl'le olan iletişimleri beni çok yoruyor. hemen atlıyorum. hiç tahammülüm yok. tuğçe gitti, bilek ve simge küme düştü. zeyd, her şeye muhalif ekşi sözlük yazarı tadında. ayşenur'un kendi kendine sedat'a gelin güvey olması. sedat'ın bile bir kafası karıştı. ama hem kendi kendine gelin güvey oldu, hem kendi kendine anlamsız atar gider yaptı, olacağı varsa da manasız çıkışları yüzünden olabilecek şeyi bozdu. sedat'ın aybüke sevdası. herkes şipleyince bunları ikisinin de aklına düştü. ama bana göre sedat'tan çok aybüke'nin gönlü var bu işte. tolga, nötrüm kendisine. erhan ve yaren, bu tarz programların olmazsa olmazı. sürprizleri yok. sıkıcı. şeyma'nın serhat'a olan ilgisizliği, isteksizliği ama buna rağmen inatla diretmesi. * furkan, seri köz getir kardeşim. merve... beni düşündürüyor. aklı başında biri gibi görünüyor. ama aklı başında birinin bu programda işi ne! bilemiyorum merve bilemiyorum.

not: hepsi yaşı konusunda yalan söylüyor. yeni gelen eslem, erkekler evinde 21 yaşındayım diyor, kızlar evine geçene kadar yaşlanıyor ve yaşım 22 diyor.

internetteki bu video önermesi saçmalığı sayesinde beş dakika içerdeki tiplere baktım.

kız evindeki tipler direkt libido düşürür.
bu kızlarla 5 dakika aynı ortamda bulunsam cinsel tercihimi sorgular hale gelirim.
daha doğrusu cinselim hayata gözlerini yumar..

bu kızların hiç mi ailesi yok. bunlar ağaç kovuğundan mı çıkmış?
hangi örfe adete göre yetişmişler?
tamam orada rol yapılıyor filan ama bu ne saçmalıktır böyle?

erkekler evindeki tipler de tam tokatlanmslık.
osmanlı dokadıynan bayıltacaksın bunları.

entelektüel birikimimi akıtabileceğim bir başlık buldum nihayet.*

efenim, en bilindik bilgileri hemen alıntılayalım önce:


şimdi devam edebilirim, öhm.
9 kadın ve 9 erkek yarışmacıdan oluşan programın sunuculuğunu öykü serter üstleniyor ki kendisinin kaos ortamındaki ağırlığını, daha önce sunuculuk yapa yapa piştiği çeşitli realty showlardan hatırlarsınız. mesela vakti zamanında tv8de yayınlanan (o zaman da programın adı davalık olmuştu, aynı anda hem show tvde hem de tv8de aynı formatta iki farklı program yapılıyordu ve ebru akel vs öykü serter'in iki kanal arası birbirine yaptıkları göndermeleri de mini dozlarda hissedebiliyordunuz) bir işte benim stilim vardı ki, ortamın havasına oh may gad diyorum daha da bir şey demiyorum. *

elbette format gereği, gerginlik, bu tarz programlarda istenen (planlanan) bir şey ve bunun için de ellerinden geleni yapıyorlar. seneler sonra sessizlik anlaşmaları biten yarışmacılar, tekrar gündeme gelmek için ya da kişisel hesaplarına takipçi toplamak, kendini aklamak vb için, bu tarz programların arkaplanında yaşananları anlattılar durdular. evet, çoğu kurmacaydı, çoğu danışıklı dövüştü ve yapaydı ancak insanoğlunun egosu, genç ve tecrübesiz olanların öfkesi, gerçek olandı. ekranlar karşısında, kurmaca da olsa, kaçınız defalarca aptal, ezik durumuna düşürülmeye, sonsuza kadar aynı imajla anılacağınızı bile bile pür rol içinde katlanabilirsiniz? o zamanın ünlü olma tutkusu ve her şeyin üstesinden gelirim gazı ile yola çıkanların çoğunun pişmanlık itiraflarını çok okuduk, neyse.

kısmetse olur'un eski programlarını sadece tv üzerinden takip ettiyseniz "kurmaca" deyip geçmeniz daha kolay oluyor ancak internete düşen (çoğunun da düşürülmediği iddia edilen) görüntülerini bir merak ile izlediğinizde kafanız karışıyor:

(burada tamamı verilmeyen, tvye yansıtılmamış fiziksel şiddet görüntüleri var)



yani... bunun dahi bir çeşit "biz gerçektik bakın" denilmesi için yapılıp internete salındığı da düşünülebilir. * *

neyse efenim; sonuç itibariyle "kaoslu ortam" garantisi veren bir programdır bu, geçtiğimiz senelerdeki görüntülerden. ama sunucu olarak öykü serter'in uygun bulunması, "programı olduğu gibi gladyatör arenasına çevirmeyelim, biraz da tatlı gitsin" dengesi için yapılmış gibi.

şimdilik fırsat buldukça, overdoz olmamak için ağırdan ağırdan izliyorum (pazartesi-cumartesi her gün 18.30da youtubea yeni bölümü düşüyor), 7. bölümdeyim. ayrıca bir bilgi daha düşeyim; aynı programın ispanya versiyonu da mevcut ki, ispanyollar program çekimlerini aynı evde (istanbul'da yani) gerçekleştirmişler. aralarında sanırım 5 ay kadar bir fark var efenim:



eğer bu versiyona da göz atacak olursanız, kırmızı oda'nın alev aldığını görürsünüz* *. bizimkiler minik minik el tutuşadursunlar, adamları güvenlik ayırıyor odada "izleyenler var şşş bu mekan porno mu la?!" diye. neyse efenim işte, aradaki kültürel farkı görmeniz açısından bi bakıp kıyas edebilirsiniz bence, daha eğlenceli geyikler çıkacaktır arkadaşlarınız arasında.

yarışmacıları tanıtma kısmına girmeyeceğim, izlerseniz zaten görürsünüz (tatlı karakterler de var), ilgilenmiyorsanız da zaten okumazsınız yani, bence gerek yok. "cringe atın üstüme" , "günlük kaosumu alayım" "savanalarda alfalık savaşı izlemek istiyorum" "ibretim geldi" diyorsanız, bu belgeseli kaçırmayın. *

ben bu ülkenin yaşlısından da gencinden de bir şey beklemiyorum ciddi ciddi bunu oturup izleyen ve analiz yapanlar var. ordan burdan toplama eskortların kurguya uygun hareket ettiği saçma sapan bir şey ve insanlar bunu izliyor.

kavga, polemik, basitlik, skandal hepsi bu batakta.
benim gibi entelektüel bir inek bile bu batağa düştüyse artık sözün bittiği yerdeyiz. hepsi yapmacık hepsi birbirinden kurgu. ama izleniyor. bu toplumun sosyo-ekonomik durumunu araştırmak açısından aslında incelenmesi gereken bir şey. kadın erkek ilişkisi ya da genel olarak ilişkiler hep merak uyandırıyor nedense. ama aşk hiç bu kadar ele ayağa düşmemişti. behlül'ün bihter'e aşkına inanırım bu oyuncuların aşkına inanmam. ama izliyorum alüminyum beni kurtarın noolur.

bu arada sürekli evde sahiplenme durumu konuşuluyor. abi köle misiniz kedi köpek mi? nasıl bu kadar aciz gösteriyorlar birbirlerini anlamıyorum.

müthiş içerik. ister sev ister sevme müthiş içerik, çok başarılı.

şahsen ben izlemiyorum. izleyen iki kesim var.

birinci kesim, komedi için izliyor, bunun bir komedi içeriği olduğunu biliyor ve takip ediyor.

ikinci kesim, büyük bir ciddiyetle izliyor, olaylara veya yaşanan ilişkilere inanıyor, hatta yetmiyor gidiyor içerdeki elemanlara fav alıyor.

şimdi bizim tarkovski izleyen millette bir huy vardır, böyle çerez içerikleri gömerler. ya abi bunu mu izliyorsun derler, bunlar ikinci kesime bunu demeli. ilk kesim işin şamatasında kafa dağıtıyor eleman. onlara dokunmayın, ben objektif bakıyorum salın onları tarkovski tayfa.

gelelim neden iyi bir içerik sorusuna.

cast seçimi çok başarılı. her tipten elemanı sokmuşlar içeri, kadın profiller özenle seçilmiş, erkek profiller daha özenle seçilmiş.

maço var, aşko var, saygılı var, cahil var, saygısız var, rapçi var, sakalına garip şeyler takan var, var oğlu var.

bunlar çok dengeli serpiştirilmişler. hatta bir kaç ezik büzük silik tip eklemişler onları arada oynayıp eliyorlar.

bir diğer sebep ise kaos. eğitim seviyesi düşük topluluklarda kaos çıkar, erkek ve kadın varsa birbirlerini seçiyorlarsa kaos artar, içgüdüsel bir durum bu.

cast seçimi kaos dedik gelelim en kritik kısıma yani sosyal medyaya.

bir bölüm bile izlemeden her konuyu biliyorum. twitter, ınstgram sürekli videolarla dolu. şu şuna asılmış, şunun ifşası çıkmış falan filan. adamlar çıkardığı içeriği sosyal medyada feci şekilde pazarlıyorlar. büyük ihtimal üç beş fan sayfasına para yediriyorlar ama helal olsun.

bu üç başarılı çalışma bir araya gelince ortaya böyle bir şey çıkıyor. ortamı koklamışlar, ülkeyi tanımışlar eser ortaya koymuşlar.

kendilerini tebrik ediyor helal olsun diyorum.

bugünkü elemede, kimsenin elenmediği yarışma! evlilik! programı. sıkıcı bir elemeydi. eleme olmalıydı. on saniyelik reels videolarına, sekiz bölümlük aç bitir dijital dizilere alıştık anlıyor musunuz? sakız gibi uzatamazsınız mevzuları. kısa kısa. anlatabiliyor muyum? memlekette ekrana çıkmak isteyen milyonlarca insan var. eleyin, yenisi gelsin. eleyin, yenisi gelsin. kaoslu bölümleri izlemeyi daha çok seviyorum. lütfen biraz daha çok bardak kırılsın, meyve suyu dökülsün. herkesin beklediği aday geldi. elif'le sedetimizi de baş göz ettik, rahatladık. sedat bu hafta çok popiydi. bu popülerliği hazmedemedi gibi değişik değişik hareketlere girdi. şeydanur, tam bir manipülatör. kısmetse olur evindeki en akıllı kız (kötünün iyisi) olduğu için, her dediği dinleniyor, onaylanıyor. sevmiyorum ama ilk günden beri emek verdi şimdi meyvelerini yeme zamanı. birinde gönlüm var diyen çağrı'ya açık açık, sedat'a gizli gizli yürüyor, bilek'e açık kapı bırakıyor, adını bilmediği eski manitası serdat'ı göndermek için insanları manipüle ediyor. bu hafta belki olmadı. kısmetse haftaya. sinsi. ama oradaki en akıllı kadın. yapacak bir şey yok. cansel ve oğulcan. bu ikisi maalesef birbirleri olmadan, bir olmadan izlenirlikleri yok. ikisi bir aradayken eğlence şöleni. yaren ve erhan, hala sıkıcısınız. aybüke, kıskanç olduğunu çok belli ediyor. diğerleri de kıskanç. ama aybüke'ye yakışmıyor. çünkü, herkes zaten aybüke'ye aşık! bu hala neyin kıskançlığı. ayşenur, sedat'la arasında bir şey olduğuna o kadar inanıyor ki neredeyse biz izleyiciler de inanacağız. acaba! yeliz ve eröl, bu hafta sizi az gördük ya çok iyi oldu. geçen hafta şişirmiştiniz beni. toksik ilişkiye hayır.

bol bardak kırmalı, göz yaşı dökmeden ağlamalı yeni bölümlere. hadi bakalım.