küsülen kişinin olayın hiç farkına varmaması

aynı kişiye ikinci kez küsme nedenidir. gerçi muhtemelen onu da fark etmeyecektir. adam sizi zerre umursamıyor. bence kafasına taşla vurun, belki anlar öküz.

(bkz: tavşan dağa küsmüş, dağın haberi olmamış.)

tavşan dağa küsmüş dağın haberi olmamış sorunsalı.
üzerinde fazla emek ve kalp harcanmaması gereken insan tipidir. zaten kıymet veren kaşının düşmesinden bile anlam çıkarıp ne olduğunu sorardı

biliyorum bu filmi, başrolde bir tavşan var dağa trip atıyo, ama dağ vurdum duymaz, serkeş, avare çok da eteğimde diyo yani

tavşan dağa küsmüş ama dağın bir sürü tavşanı varmış.

"ben sana küsüm aslında, haberin yok" - yol arkadaşım.

böyle bir şey mümkün değildir çünkü ben birine küstüysem o kişi bunun sadece farkına varmaz.

yoksayarım, kızarım, kırılırım, söverim, o an orada yaşarım meseleyi. ertesi güne taşımam. küs uyumayalım olayı var bi de. ya hemen tartışılıp çözülmeli ya da kopmalı. belirsizlik, gri alanda kalma hiç tarzım değil. bana küsenler de oluyo arada. ağzımdan çıkan bi söze alınan, gücenen oluyo. ne gerek var sessizce triplenmeye? söyle o an oracıkta hatalıysam, sığır gibi davrandıysam fark edeyim, özrümü dileyeyim. ya da tam tersi, kendi açımdan anlatayım sen hatanı gör. yapımdan dolayı fazla eleştirici olabiliyorum, realist bakış açımdan dolayı kırıyorum insanları fark etmeden ama amaç bu değil kesinlikle. dobrayım, patavatsızım da demiyorum. aklımdan geçenin dilimde olması dezavantajı diyelim. olaylara tarafsız bakıp yorumluyorum. bu bazen karşıya kibirliymişim gibi yansıyor ama öyle değil işte içerisi. en çok kendimi eleştiriyorum, yiyorum, dövüyorum. bilmiyolar.

bilmiyolar ki ben sadece sevdiklerimi eleştirir, uzun uzadıya anlatmaya çalışırım ve kimseye küsemem. hayatımdan çıkarırım.

kendini farenin küstüğü dağ sanıyor olmasından kaynaklanan durum.

ya farkına varmayacak kadar sizi umursamıyordur ya da farkında ama uğraşmamak için farkında değilmiş gibi davranıyordur. her iki şekilde de olan size olacaktır bu yüzden hızlı bir şekilde olay yerinden uzaklaşın derim. yapması zor olsa da uzaklaştığınıza pişman olmazsınız.

tavşan dağa küsmüş muhabbeti.

daha çok kırılma sebebi. seni umursamadığını anlıyorsun.

tavşan dağa küsmüş dağ da
"kanka olur öyle çok da takılmamak lazım"
demiş. olay tam olarak bundan ibaret.

küsmek nedir olum kaçar yaşınızdasınız. mevzu varsa konuşur halledersin, halledilemeyecekse cart diye muhatabı kesersin haberi ister olsun ister olmasın.

o kadar küçük detaylara küsüyorum ki anlatsam zaten anlamaz düşüncesiyle kendi kendime küsüp, sonrada haberi olmadan barışıyorum.

neye denk geldim bu ne aman allahım yazılana bak. rastgele çıkan başlıklar ve başlık altındakiler bazen öyle cringe oluyor ki.
gerisi yine güzel ifade edilmiş, makul.

farkında olmasını istiyorsunuz ama maalesef olmuyorlar. üzücü.

tavşanla dağ arasındaki sorunun dayanılmaz hafifliği...

tavşan dağ ve haber kelimelerini kullanmadan anlatana çeyrek altın versinler.

2 seçenek vardır, ya sığırdır ya da onun için sandığın kadar önemli değilsindir. her iki durumda da oradan koşarak kaçman gereklidir.

benim bu. herkesten özür dilerim. farkında olduğum veya olmadığım tüm hareketlerim için. valla fenalığımdan değil. bendeki hoşgörü kimsede yok. herkesi kendim gibi zannediyorum.