madalya istemeye utanmak

ama başlığını açmaya utanmamak.

aslında yazarın bu tip duruma karşı kendisini rahat hissetmesi lazım.

hani; ''sayın editör, bak o kadar tanım giriyoruz, akışı takip edemiyorsun, ayağına kadar gelmek zorunda kalıyoruz, olmaz böyle, bak gönderir göndermez madalyamı takdim etmen lazım.'' diyerek sitem etme hakkınız var, hatta, kendinizi bir müşteri gibi de görebilirsiniz, tanımınız ise bütçeniz. müşteri her zaman haklıdır, cesur olun, metin olun.*

utanmanın yersiz olduğunu gösteren başlık.

hakkınızdır efendim madalya istemek. gece 3'te, sabah 6' da, öğlen mesai saatleri içerisinde veya dışında. onlar madalya verirken utaniyor mu da, siz madalya isterken utanasınız?

editörlerimizin hepsi çok anlayışlı, kibar insanlar. misal o gün bir tanesiyle aramizda şöyle bir diyalog geçti *

madalya için rüşvet verdiğim editörün sözlük kuracak kadar zengin olması sorunsalı...

edit: vay arkadaş bi görsel bizim onbin karakterli entrymizden daha çok oylanıyor

t: sözlük içi tatlı bir durum.
madalya vermek için bu şekil bekleyen editörlerden utanmamalısınız bence:

görsel kaynak: twitter.

zaten utanılması gereken bir hareket olduğunu düşünüyorum.

rütbe güzel mesela. madalya biraz ilkokulda öğretmenin kontrol ettiği ödevlere yıldız atması gibi. zaten yapman gerekeni yapıyorsun ( entry ) ama hoca sana yıldız veriyor.

kızım 2 madalyan var utanmıyor musun ? he

ben madalya istemiyorum, bana genelde direk veriyorlar ama bu işin cılkını çıkarmamak için az madalyalı tanım yazıyorum.

yapmamanız gereken eylem.

kendi düşüncelerim:
madalya isteyen yazar ve istenen tanımların bir kataloğu da yok. fark edeceğiniz üzere, madalya müracaatları başlığı, pek verimli bir yol değil.
tanımlarınızı editörlere mesaj olarak göndermeniz, madalya istemenizin en verimli yolu. mesaj atarak, iki tarafa da zaman kazandırmış oluyorsunuz zira sözlükte bir tanım için 'madalya iste' diye bir tuş yok.

yani rahat olun. bana, genel olarak, her şey hakkında, istediğiniz zaman mesaj atabilirsiniz. madalya istekleri buna dahil. daha bir mesajdan dolayı birine sinirlendiğim olmadı. tanım muallakta ise, editörler arasında tartışılır, çoğunluğun onayı ile karar verilir.

(bkz: ağlamayana meme yok)

bu aralar sözlüğü çok boşluyorlar gibi, utanmayın çekinmeyin, isteyin.

madalya nasıl isteniyor onu bile bilmiyorum. ben, normalde bir dergide yazdığım zamanlarda editöre yazımı gönderirdim, onunla birlikte gerekirse revize ederdik, sonra yayınlanırdı. o yüzden belki de yazılarımın takdirini başkasına bırakmaya alışık olduğumdan, kendi yazdığım bir şey için "çok güzel yazdım, madalyayı hak ediyor." diyemem. şimdi bir tane madalyam var, onu niye verdiler ki acaba? yazar başvurmadan da demek ki madalya verilebiliyormuş, ilginç şeyler.*

niye utanacaksınız ki? ordan burdan araklama yapmadıysanız, yapay zekalara yazdırmadıysanız utanmanıza gerek yok. emek verip yazıyorsanız hakkınızdır.