1.
o bildiğimiz kırda bayırda, dağda tepede fıtı fıtı yürüyen kaplumbağadır. ismindeki mahmuzun kullanılma sebebi arka bacaklarında mahmuza benzer çıkıntıların olmasıdır. akdeniz'de anadolu'ya her tarafta bu kaplumbağasan görülebilir. halk arasında kullanılan bir diğer ismi tosbağadır.
40-200 yıl kadar yaşayabilirler. dişlerinin olmadığı ama ağzının ön tarafında yiyecekleri parçalayacak gaga benzeri sert bir yapının olduğu söylenir. parçaladığı yiyecekleri, kabuğu kadar sert olan damaklarında ezebilirler. aynı zamanda yiyecekleri parçalamak için uzun tırnakların bulunduğu ön ayaklarını kullanırlar.
açlığa ve susuzluğa çok iyi dayanırlar. acıktıkları zaman kırmızı olan dilleri pembe rengine döner. kaplumbağanın otçul türleridir mahmuzlu akdeniz kaplumbağası. genelde sevdiği yiyecekler veya tercih ettiği desek daha doğru olur, karahindiba, marul, domates, elma, asma yaprağı, semiz otu. bunlar benim verdiğim ve kaplumbağanın yediği yiyecekler. yediği yiyecekleri bilimsel olarak araştırmadım çünkü zamanında araştırıp bulduğum yiyecekleri yememişti. *
elinize aldığınızda veya korktuğunda işedikleri bir gerçektir. ama alışmış ve korkmuyor ise bu huyundan vazgeçiyorlar. aslında bildiğimiz gibi yavaş hareket etmiyorlar istediklerinde hızla koşup gözden kayboluyorlar.* tabi güneşin az olduğu soğuk havalarda kabuklarına çekilirler. çünkü soğukkanlı bir hayvandır. ısı olmayınca hareket etmezler.
yumurta ile çoğalan bir hayvandır. * dişisi ve erkeğinin ayırt edilme yöntemleri vardı. karın bölgesindeki bombelikten falan anlışıyordu.
ekim ve mart aylarında kış uykusuna yatarlar. aman diyim kış geldiğinde kabuklarına çekilirler öldü diyerek bir yerlere gömmeyi sakın düşünmeyin bile. genelde kış uykusuna yatmak için kuytu bir yer bulurlar ortalıkta olmazlar ama aklınızda bulunsun. hatta geceleri bile kendini sokup uyuyacağı bir delik arıyorlar. *
başlarının altından sevilmekten hoşlanırlar. son zamanlarda benimki elimi ısırmaya çalışıyor ama bakalım terbiye ederim herhalde. dikkat edin büyük kaplumbağalar parmağınızı bile koparabilirler çeneleri baya kuvvetlidir.
40-200 yıl kadar yaşayabilirler. dişlerinin olmadığı ama ağzının ön tarafında yiyecekleri parçalayacak gaga benzeri sert bir yapının olduğu söylenir. parçaladığı yiyecekleri, kabuğu kadar sert olan damaklarında ezebilirler. aynı zamanda yiyecekleri parçalamak için uzun tırnakların bulunduğu ön ayaklarını kullanırlar.
açlığa ve susuzluğa çok iyi dayanırlar. acıktıkları zaman kırmızı olan dilleri pembe rengine döner. kaplumbağanın otçul türleridir mahmuzlu akdeniz kaplumbağası. genelde sevdiği yiyecekler veya tercih ettiği desek daha doğru olur, karahindiba, marul, domates, elma, asma yaprağı, semiz otu. bunlar benim verdiğim ve kaplumbağanın yediği yiyecekler. yediği yiyecekleri bilimsel olarak araştırmadım çünkü zamanında araştırıp bulduğum yiyecekleri yememişti. *
elinize aldığınızda veya korktuğunda işedikleri bir gerçektir. ama alışmış ve korkmuyor ise bu huyundan vazgeçiyorlar. aslında bildiğimiz gibi yavaş hareket etmiyorlar istediklerinde hızla koşup gözden kayboluyorlar.* tabi güneşin az olduğu soğuk havalarda kabuklarına çekilirler. çünkü soğukkanlı bir hayvandır. ısı olmayınca hareket etmezler.
yumurta ile çoğalan bir hayvandır. * dişisi ve erkeğinin ayırt edilme yöntemleri vardı. karın bölgesindeki bombelikten falan anlışıyordu.
ekim ve mart aylarında kış uykusuna yatarlar. aman diyim kış geldiğinde kabuklarına çekilirler öldü diyerek bir yerlere gömmeyi sakın düşünmeyin bile. genelde kış uykusuna yatmak için kuytu bir yer bulurlar ortalıkta olmazlar ama aklınızda bulunsun. hatta geceleri bile kendini sokup uyuyacağı bir delik arıyorlar. *
başlarının altından sevilmekten hoşlanırlar. son zamanlarda benimki elimi ısırmaya çalışıyor ama bakalım terbiye ederim herhalde. dikkat edin büyük kaplumbağalar parmağınızı bile koparabilirler çeneleri baya kuvvetlidir.
devamını gör...