mika can raun’un tl’yi klozete atıp sifonu çekmesi

böyle tiplere tiktokta orada burada para kazandırdıkları sürece her yaptığı normaldir bence.

türkiye cumhuriyeti anayasasına göre suç işlemiş olan, nesiyle ünlü olduğunu anlayamadığım bir kişinin; maddi değerinden bağımsız olarak üzerindeki türk bayrağına ve ebedi başkomutanımız mustafa kemal atatürk’e saygı gösterilmesi gereken ve hali hazırda bir çok türkiye cumhuriyeti vatandaşı için değerli olan miktarda paraya karşı yaptığı saygısızlıktır.

durup dururken, iki izleneceğim diye kendini yakmış.
muhtemelen bir kaç güne savcılardan birisi çağırır, kanundaki madde gereğince gerekli cezayı alır.
almalıdır da.

avukat yazar varsa yanlışımı düzeltsin. ceza yasamızda bu tür eylemlere yönelik bir yaptırım yoktur.

her şeye duyar kasan sözlük yazarlarının, hoşgörü ile bakacağını düşündüğüm eylem.

mika'yı da öyle kabullenin duyarcıları yoksa, ben nöbetçi duyarcı olayım. yazık ya ona.

mika diye mi reva görmediniz?
mikaları tek tipçi yapmayın.
mika hem farklı cinsel yönelim hem farklı sifon kullanımı yönetimi yapamaz mı?
ki yapmış. parasını harcama şekli onu ilgilendirmez mi?

kimseyi bir kalıba uydurmayakcılar,
ben tam anlamıştım sizi.
gene mi yanlış anladım.
arkadaş sizde bir hoşsunuz ya,
neyse...

öncelikle mika can raun kim aleminyum.
böyle şeylerle reklamın iyisi kötüsü olmaz mantığıyla ünlü oluyorlar. biz de ne olmuş diye bakayım derken bunlara prim vermiş oluyoruz.
isterse tuvalet fırçasını bı tarafına soksun beni bağlamaz ama para bir ülkenin resmi değerlerinden biridir. bu yüzden yaptığının hesabını vermeli. yoksa ne yaparsa yapsın o kafasını o klozete sokup şifonu çeksin şeyimde değil. elime geçse en fazla bir parça peçete görevi görecek olan biri. mantıklı, kaliteli, belli bir emek isteyen yayın yapamayınca kendisi gibi leş takipçilerine leş videolar çekiyor demek ki. eh yaratıcı zeka olmayınca çaresizlik bu hale koyuyor.

bu kişiyi ilk defa duydum ve gördüm bu haberle. onedio'dan bi baktım, "elbette ki tanıyorsunuz"lu falan metinler. hayır, tanımıyoruz. bırak tiktok'u, ben hiç instagram bile kullanmadım. murat övüç'ü, tv izlediğim bi dönemde tanımıştım. kerimcan durmaz'ı da haberlerde görmüştüm. böyle "fenomenlerin" içeriklerini youtube'dan bazen izlerim ama bu tesadüfi olur; fenomen avına çıkmam. hahah. o değil de bu içeriklere uzun zaman sonra göz atarken mehmet ali erbil'in de tiktok'a düştüğünü öğrendim. hahahs.

bu travestinin yaptığı kanunen suçtur. tck 1567'ye göre "türk parasına hakaretten" işlem başlatılması lazım.

tanımadığım ve ismini duymadığım bir kişinin gereksiz eylemi.

bunu neden yapıyorsunuz? izlenmek için mi? tanınmak için mi? tek derdiniz gerçekten bu mu? diyelim ki bunların cevabı evet; neden bu amaçlarınıza farklı yöntemlerle ulaşmayı denemiyorsunuz hiçbiriniz? maksat eğer farklı olmak ya da öyleymiş gibi görünmekse, günün sonunda hepiniz yine "saçmalayanlar" kategorisi altındasınız. yani aynısınız. farklı olmak bunun neresinde?

kafa çalıştırmayı gerektiren değişik bir iş yapsanız da hepimiz izlesek keşke. mythbusters falan gibi bir şeyler yapsanız mesela ne bileyim. tanınmaya, konuşulmaya, izlenmeye bu kadar takıntılıysanız fikri de kendiniz bulun artık.

çok sıkıcısınız.

sonuç: mika can't

bu zattan çok kitlesine üzülmek gerek. yaptığı edepsizlikler kendisini bağlar ama esas soru, bir kitle niçin bunları seyreder ?

türk parasına yaptığı saygısızlığı, şovunu bilmem nesini geçtim bu kadar cahil olunmaz arkadaş.
iki dakika izleneceğim diye suç işlemek nasıl bir gerzekliktir.
he şu da olabilir. artık kimse beni takmıyor ses getirmek için yaptım diyorsa en kötü ve beyinsizce yol.
ama size bir şey diyeyim mi, gider hakkındaki bütün yazılanları sildirmek için mahkemeye başvurur yine bizim eve iki tane polis abi gelir.
ona hiçbir şey olmaz.
bana böyle bir şeyler olur. #1613344
böyle bir şey olur da bana haber vermezseniz canım modlar, valla isyan çıkartırım seksen tane fake le gelip.

zamanında kemal sunal "ben üstünde atatürk'ün olduğu bir kağıda imza atmam" diyerek parayı imzalamayı bile saygısızlık addetmişti. günümüz ünlülerine bakıldığında durum içler acısı.

yüksek enflasyonu protesto ediyordur. yani ben yapsam o sebeple yapardım. klozete attığı para 100 lük banknot. markete girmeden kapısının önünden geçerken cebinizden buharlaşan bir para haline geldi.

konu hakkında konuşurken harcanan oksijene ve vakte yazuk olan eylem ve eylemi gerçekleştiren kişi

sen verdikçe harcadıkça para gelir.
bu kadar anlam yüklemeyin.
bak 100 tl harcadı sen prim yaptırdın millet storyleri izledi takip etti yorum attı daha fazlası geldi gördün mü?
görmediysen sen de yap. kameraya çek ama.

“devletin egemenlik alametlerini aşağılamak”suçundan gözaltına alınmıştır.
buradan

cehaletin gozunu seveyim sizin gecmisinizi..
kim ulan bu diyordum, tanimiyorum boyle gereksizi diyordum ama surekli sola dusunce baktim.
tipsiz deseydiniz direkt bilirdim ama bu isime yaramazdi.

(bkz: geri zekalıların daha fazla para kazanması)

mevcut düzenin neden sürdürülebilir olmadığına dair on numara örnek.

yıl 1800'lü yıllar. avrupa'da ve amerika'da kimler zengindi? sanayiciler ve bankerler. karun kadar zenginlerdi. bankerler bile bizde "paradan para kazanıyorlar, kan emiciler" diye nitelendirilseler de ekonomiye katkı sagliyorlardi. eğlence sektörü dediğin sektör çok kitti ve neredeyse karın tokluğuna çalışan insanlardan oluşuyordu.

yıl 2022. eğlence sektörü alabildiğine bir balon olmuş ve tuvalete 100 tl atmak gibi anlamsız ötesi bir eylem insanları eğlendirir, sahibine çok daha fazla para kazandırır olmuş. koca bir gençliğin yarısı influencer olmak hayaliyle kavruluyor.

bu sistem nereye kadar devam edebilir? tamam 2000'lerin başındayken beyaz show izlenir, yılbaşı geceleri dansözler seyredilir, ibo show'da rakı eşliğinde sıra geceleri falan duzenlenirdi ama bu kadardı. yine dönemine göre büyük paralar dönerdi ama artis, şarkıcı olmak isteyen bir avuç insanı saymazsak insanların gerçek hayalleri vardı. topluma, ekonomiye az-cok bir faydası olan hayaller.

boomer yorumu gibi gözükse de hiçbir yaraya derman olmayan bu eğlence sektörünün bu kadar şişmesi ne kadar sürdürülebilir? tencere üreten, havuç yetiştiren, çivi çakan, derse girip 2 kelime öğreten, tuğla dizen, masaj yapan insanlar lazım bize.

mika can raun'un tuvalete attığı 100 tl videosunu yiyemeyiz? üstüne yumurta kiramayiz, içine yerlesip barinamayiz, gece üstümüze ortemeyiz, tıraş olurken kullanamayız, ofisine gidip psikolojik sıkıntılarımızdan kurtulamayiz.

bunları sağlayan mal ve hizmetleri üretenler mika ve nicelerinden daha az kazanıyorsa burada gerçekten de bir yanlış yok mu?