normal sözlük'ün biraz şey olması

izahını tam manasıyla yapamadığım sorunsal.

bir kıyafet alırsın lakin satıcının darsa ; " abi yanlardan açar " , bolsa; " yıkanınca çeker " diyerek size aslında kakıttığı, eve geldiğinizde ulan neden bu kadar para verdim ki dediğiniz pantolon,

tarifine birebir uymanıza rağmen içinde bir şeylerin eksik olduğunu içerken anladığınız çorba,

ilk buluşmayı mahvetmeyeyim diye kendinizi paralarken, karşı cinsin çok da sıradan biri olduğunu farkettiğiniz anda yaşadığınız hayal kırıklığı,

beyazların içine yanlışlıkla karıştığını makine çalıştıktan 28 dakika sonra farkettiğiniz siyah baksırın: " ne işim var benim burada " serzenişi ,

iddia kuponunuza eklediğiniz ve tek maçtan yatmanızı neredeyse garantileyen futbol takımının uğursuzluğu gibi bir rahatsızlık var zihnimde.

not: sözlüğü sevdim sevmesine de, bunlar da kafamı kurcalamıyor değil.

izahını bazı maddelerle daha da karıştıracağım sorunsal.

1. gerçekten kim ya da kimler kurdu bilmiyoruz. (kafa dergi ve kafa radyo'nun burasıyla bi ilişkisi var mı mesela)
2. reklamsız olması baya şüphe uyandırıyor, mail adresimizi spam botlarına mı satacaksınız mesela?
3. yazarların sürekli bi karşılaştırma içerisinde bulunmaları.
4. bu yükselişin geçici olduğunu düşünmem, çok hızlı yükselen bi ''hype'' ile buraya geldi çoğumuz.

gittiği her yeri kendi keyfine göre düzenleme hastalığından dolayı biraz şey olmaya başlayan sözlük. herkes bir yerinden tutup çekip çevirmek istiyor ama sevmenin ilk kuralını atlıyoruz.

"olduğu gibi sevmek"

altyapı sorunları, teknik standartlar elbette beklenebilir şeyler. bu eksiklikler söylenmeden zaten olmaz da, kalkıp format belirlemeye çabalamak bana saçma geliyor.

(bkz: dost meclisi) olması.

özellikle bugün bastırılmış bir gerginlik var sanki. çekişmek isteyen çok ama üşeniyorlar gibi. bariz bir can sıkıntısı, ne yapsam, kime sarsam acaba durumları.
bunun bir çok sebebi olabilir: yorucu geçmiş bir önceki gecenin etkisi, geç kalkıp güne geç başlayarak heba edilen cumartesinin yası, ev işlerinin sıkıcılığı, akşam yemeğinin ağırlığı, havanın dışarı çıkmak için çok soğuk olması, evin sıcak ve rehavet veren havası, ne yapacağını bilememek, parasızlığın ya da yalnızlığın keyifsizliği....

sözlüğün biraz şey olmasının müsebbibi, biraz şey olan yazarlardır.

iğrenc bi yer olması.
bakın bu sozluk ilk zamanlarında kavgasıyla gurultusuyle cok nezih bir yerdi, kavgalarda zeka belirtisi görürdün ederdin ama işte demirin tuncuna moderasyonun şeyine kaldık!

günlük bin tanım altına düşen sözlüğü yönetmekten aciz moderasyon ekibine buradan en guzel şeylerimi sunuyorum.

#2270623 bu bahsedilen kısımda ben var mıyım bilmem ama varımdır diye dusunuyor ve ekliyorum.
oncelikle ben kimseyle voltranı olusturmuyorum her zaman tek takılırım burası ayrıca cepte dursun. *
fecaat olan moderasyon zaten aynı baslıklarla her gun solu dizayn edince kendimi bir dejavu icinde buluyorum ki bunun yanında tanım dusmesin kaygısından hareket eden moderatör zaten moderatör değil sadece kuru fasulyedir.

eski modlarda biliyordu tanım sayısı dusmesin diye tanım silmesin, yazar kusmesin seklinde ugrasmayı fakat bu ayrımı guzel yapıp gorevlerini yerine getiriyordu.

mesela eski modlar kimseyi küstürmeden ilerlerdi ama gönderilmesi gerekeni gönderir çekinmez bunun yanında her gun haberi vs girer sözlüğü canlı tutar her baslıga ve tanımlara bakıp format ve kurallara uymayan tanımlarla ilgilenirdi.

sürekli yazan yazarların %80'inin aynı olduğu (oda toplasan 30 kişi) bir platformda bilgi tanımı girmenin falan ne kadar önemi olabilir? üstüne sansürlü küfre bile müdahale var. bunu modlara bildirince de kafalarına göre anlık kural uydurup işin içinden çıkıyorlar. sadece kendiniz gibi insanlar yazsın istiyorsanız da hesap ve entry silme seçeneği getirin bitsin.

patlamaya hazır canlı bomba.

herkes çok gergin. çatacak yer arıyor. kimi hummalı bir tanım girip sağa sola sataşıyor, kimi kavga çıksa da izlesek diye pusuda bekliyor, kimisi mahalle yanarken hindistan cevizi kokulu saç maskesinin bekleme süresinin dolmasını beklerken saçma sapan başlıklarda takılıp kaosları görmezden geliyor, kimi kendini sözlükten soyutlamış sözlüğü layığı gibi kullanıp saatlerce üzerinde düşündüğü tanımı yayınlıyor, kimi "eğleniyor muyuuuzz bayburttt!!" diyerek yayın yapıyor, kimi de benim gibi boş yapıyor işte.

amaan bir daha mı geleceğiz sözlüğe. kalkın ve pimlerinizi çekin. neyse gideyim de günün ünlüleri moderatörü bugün hangi akrabası olan yazarı günün ünlüsü seçmiş az onu stalklayayım. (bu bota da sataşmadan duramıyorum he.)

bunu söyleyeli yarım saat olmamıştır, yine söyleyeyim. sözlük yazın aile çay bahçesi gibiydi. şimdi cebecide bir pavyona dönüştü. moderasyon fecaat tamam da bunu bu hale getiren yazarlar da bundan en çok şikayet eden yazarlar. 3-5 cromagnon bir araya gelmişsiniz, olmuşsunuz bir voltran. moderasyon da aman entry sayısı azalmasın diye sizin vızıltınızı kesmiyor.