ölüm ile ayrılık arasındaki benzerlik

ölüm ile ayrılık arasındaki benzerliğin farkına vardıktan sonra hayata bakış açının değişmesine neden olur. bir insanı bir nedenden hayatından çıkarınca o kişi senin için ölmüş olur. ondan bir haber alamazsın, nerde, nasıl, ne yapıyor bilemezsin hatta belli bir süre sonra hayatında hiç var olmamış gibi hissedersin.

ölüm allah'ın emri, yeter ki ayrılık olmasın.

aniden karşılaşılınca da yaşanılan şey hortlak görme hissi mi oluyor o zaman? çünkü malesef ki bazı insanları hayatımızdan tamamen çıkaramıyoruz.

ölmeyi bayılmak zannediyosunuz galiba siz
biten biter giden gider
bu kadar basit.

aşırı benzerlik içerir. tek fark boyut farkı .

ikisinde de ağlarsın.

sevdiğin birinin ölümü çok zor, alışmak, dayanmak çok zor ama zamanla bir kabulleniş başlıyor insanda. bir daha göremeyeceğini, elden bir şey gelmediğini, geri dönüş olmadığını biliyorsun.

sevdiğin birinden ayrıldığında ise hep bir umut oluyor belki içinde. yeniden görme umudu, tekrar konuşabilme umudu... özlem vardır, hasret vardır ve biliyorsun ki hayattadır mümkündür görebilmek. bu umudun gerçekleşmemesi ise zaman içinde insanı yıpratabilir. ölüm gibi kabullenemezsin bazen, bir bekleyiş vardır.

ne demiş karacaoğlan;
"ölüm ile ayrılığı tartmışlar
elli dirhem fazla gelmiş ayrılık..."

dramatize edildiği kadar bir benzerlik yoktur aralarında. ölüme eşdeğer hiçbir şey yoktur dünyada. insan bencildir, her türlü kötü olayı zamanla unutur, hatırlamaz.
ayrılık üzerinden kasılan dramalar da bir başkasına tutulana kadar insanın kendisine acıması ve hitap ettiği insanın duygularını istismar etme çabasından başka bir şey değildir.
ölmeyi bayılmak sanıyor, hiç ölümle yüz yüze gelmemiş insanlar.

ölüm taasur edilemeyecek bir veda; birinin sesini unutmaya başlamak bir daha o kişinin olmayacağını kabul etmek, telefonun numarasının rehberinde hala durması ama bir daha açılmayacak olması. ayrılık ise o kişinin artık başka bir hayatının olması belki numarası duruyordur rehberinde ama arayamazsın, defalarca öptüğün insana birdaha dokunamazsın imkanı vardır ama anlamı yoktur konuşmanın bence farklı şeyler ama zor şeyler.

ikisine de alışıyorsun

o kadar da benzerlik olduğunu düşünmüyorum. ayrıldığın insana ulaşmak istersen ulaşırsın, tekrar görmek istersen görebilirsin ve yeniden hayatına almak istersen alabilirsin. ama ölüp giden bir insanla hiçbirini yapamazsın. hatta bazen anıların da o insanın yüzü de silinir yavaş yavaş.

ikisini de dirhem hesabıyla mukayese edebilirsin. ayrılık ölümden 50 dirhem fazla geliyor. bilginize.

“ ölüm ile ayrılığı tartmışlar; elli dirhem fazla gelmiş ayrılık…”karacaoğlan

sevdiklerinden ayrilmak.