1.
yönetmen koltuğunda justin barber *sdpokfsdoıfjsdıofjsd* bulunan, 2017 yılında vizyona girmiş, konu olarak 1997 yılında arizona'nın phoenix şehrinde birçok insanın gözlemlediği gökyüzündeki tuhaf ışıkları araştıran 4 gencin tuhaf kayboluşundan esinlenerek bu ışıkları araştıran 3 gencin başından geçenlerin anlatıldığı, the blair witch gibi kült olabilecek iken son dakikaları ile ucundan kaçırmış, 1 saat 20 dakikalık kısa zaman dilimi ile insanda izleme isteği uyandıran, yavaş ilerledikten sonra bir anda aşırı hızlanmış bu filmden biraz bahsetmek istiyorum.
phoenix ışıklarını kayıt altına alan bir gencin 2 arkadaşıyla birlikte bu ışıkları araştırmak için ışıkların görüldüğü yerlere gidiyor ve ne yazık ki bir daha bu üç kişiden haber alınamıyor. polisler araştırıyor, f.b.ı olaya dahil oluyor, koca bir kaos tüm şehri sarıyor ama yok, çocuklar sanki buhar olmuş da uçmuş gibi bir izlenim çıkıyor ortaya.
yıllaar yıllar sonra, bu üç gençten birinin kız kardeşi ağabeyinin başına ne geldiğini araştırmak için bu ışıkların peşine düşüyor ve film başlıyor.
konu olarak mükemmel gözükse de film ne yazık ki çok durgun ilerliyor. bu durgun giden filmin sizi içine çekeceği kısmı olan görüntü ve diyalog kısmı ise tatmin edici değil; zira görüntü found footage, diyaloglar ise çok yavan.
filmin dengesiz olduğu kısımlardan birisi de üstte belirttiğim üzere çok yavaş başlayıp aynı yavaşlıkta devam ederek bir anda hızlanması ve her şeyi oldu bittiye getirmesi... nefes almanıza bile izin vermeden her şeyi bir anda önümüze sunuyor, "tamam da noluyo?!" demek için bile vaktiniz olmuyor.
bu filmle alakalı canımı sıkan diğer bir kısım ise film sitelerinde altyazı kısmı ne yazık ki kaymış, bazen geriden bazen de çok ileriden geliyor, filmi ağlayarak dublaj ile izlemek zorunda kaldım ve dublajı da çok berbattı...
güzel film mi? eh, yani benim gibi found footage korku/gizem filmlerini izlemeyi seviyor iseniz izleyebilirsiniz ama zamanınıza değmediği hissiyatına kapılmanız muhakkak.
ayrıca korku ve gerilim kısmı da yok denecek kadar az lakin gizem kısmını çok iyi hissettiriyor, benden söylemesi.
phoenix ışıklarını kayıt altına alan bir gencin 2 arkadaşıyla birlikte bu ışıkları araştırmak için ışıkların görüldüğü yerlere gidiyor ve ne yazık ki bir daha bu üç kişiden haber alınamıyor. polisler araştırıyor, f.b.ı olaya dahil oluyor, koca bir kaos tüm şehri sarıyor ama yok, çocuklar sanki buhar olmuş da uçmuş gibi bir izlenim çıkıyor ortaya.
yıllaar yıllar sonra, bu üç gençten birinin kız kardeşi ağabeyinin başına ne geldiğini araştırmak için bu ışıkların peşine düşüyor ve film başlıyor.
konu olarak mükemmel gözükse de film ne yazık ki çok durgun ilerliyor. bu durgun giden filmin sizi içine çekeceği kısmı olan görüntü ve diyalog kısmı ise tatmin edici değil; zira görüntü found footage, diyaloglar ise çok yavan.
filmin dengesiz olduğu kısımlardan birisi de üstte belirttiğim üzere çok yavaş başlayıp aynı yavaşlıkta devam ederek bir anda hızlanması ve her şeyi oldu bittiye getirmesi... nefes almanıza bile izin vermeden her şeyi bir anda önümüze sunuyor, "tamam da noluyo?!" demek için bile vaktiniz olmuyor.
bu filmle alakalı canımı sıkan diğer bir kısım ise film sitelerinde altyazı kısmı ne yazık ki kaymış, bazen geriden bazen de çok ileriden geliyor, filmi ağlayarak dublaj ile izlemek zorunda kaldım ve dublajı da çok berbattı...
güzel film mi? eh, yani benim gibi found footage korku/gizem filmlerini izlemeyi seviyor iseniz izleyebilirsiniz ama zamanınıza değmediği hissiyatına kapılmanız muhakkak.
ayrıca korku ve gerilim kısmı da yok denecek kadar az lakin gizem kısmını çok iyi hissettiriyor, benden söylemesi.
devamını gör...