20. yüzyılın başlarında waterbury saat fabrikası'nda çalışan ve karanlıkta parlayan boyalarla saatleri boyayan ama o parlayan şeyin ne olduğunu anladıklarında iş işten geçtiği için canlarından olan işçi kızlar.

1. dünya savaşı'nda askerler cephede düşman tarafından görülmeden saati öğrenmek için bu fosforlu saatleri kullanıyordu. bu güzel saatler savaştan sonra moda olmuştu. bu nedenle fabrika, birçok genç kızı bu saatleri bu parlak madde ile boyamaları için işe almıştı.

kızlar işten artan boyaları, gece karanlığında ışıl ışıl görünmek için her taraflarına sürüyor, dişlerini bununla parlatıyor, dudaklarına bu boyayı sürüyordu. zaten boya yaptıkları fırçayı da sivriltmek için zaman zaman dudaklarından yardım aldıkları oluyordu.

ancak bir süre sonra kızların dişlerinde dökülmeler, çene kemiklerinde erimeler, kapanmayan yaralar görülmeye başlandı. ölüm vakaları da manzaraya dahil oldu.

maalesef kızların neredeyse içinde yüzdüğü bu parlak boya, radyumdu. bu son derece radyoaktif bir maddeydi.

curie ailesi bu elementi keşfettikten sonra, ne yazık ki büyük bir yanılgı ile kansere iyi geleceğini düşünmüşlerdi ve ortalığı bir radyum çılgınlığı sarmıştı. radyum içeren ürünler eczanelerde bile satılmaya başlanmıştı.

kızlar hastalık ve ölümlerle boğuşmaya başlayıp vakalar da tavan yapınca bu işin peşine düşüldü. görüldü ki vücutlarında yoğun miktarda radyum var, hatta nefes verdiklerinde ağızlarından radon gazı çıkıyor. üstelik ölen kızların kemikleri bile radyasyon yaymaya devam ediyordu.

***

tabi gerçek ortaya çıkınca eski çalışanlar fabrikaya karşı dava açtılar.

--- alıntı ---

kısa bir süre sonra davaya hastalanmış başka eski çalışanlar da katıldı. davacılar, kişi başına 250.000 dolar tazminat talep ediyorlardı. ancak fabrikanın arkasındaki politik ve maddi destek çok güçlü idi ve dava uzadıkça uzuyordu. dava sürerken quinta’nın iki kalça kemiği de kırıldı, albina tamamen yatalak hale geldi. edna artık neredeyse yürüyemez hale gelmişti ve fabrikada çalışmayı bırakalı yıllar olmasına rağmen geceleri hala saçları parıldıyordu. çene kemiği kopmuş olan katherine, avukatına “eğer 250.000 doları kazanırsam cenazeme bir sürü gül alabilirim değil mi?” diye soruyordu.

dava, çekişmeli bir şekilde üç yıl sürdü, bu sırada davalı genç kızlardan 13 tanesi radyum zehirlemesine bağlı çeşitli nedenlerle hayatını kaybetti. 1928 sonbaharında, dava nihayet sonuca bağlandı ve jüri us radium firmasının her bir davalıya 10.000 dolar tazminat ödemesine, ölene kadar da 600 dolar aylık bağlamasına ve tüm tıbbi bakım ücretlerini de üstlenmesine karar verdi. ilaveten, radyum boyası kullanımına ilişkin ciddi düzenlemeler getirildi.

(acikbilim. com'dan alıntıdır.)

--- alıntı ---

ne yazık ki birçok kimyacının da genç yaşta ölme nedeni, o zamanlar ne olduğu iyi bilinmeyen radyoaktivitedir.

çenesinde tümör çıkan radyum kızlarından biri:

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...
"bir peri masalı radyum kızları" adıyla karden kasaplar'ın yazdığı laçin ceylan'ın yönettiği bir oyundur aynı zamanda.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"radyum kızları" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim