randevusuna genelde iki saat kadar geciken rahat insanlar

suçluluk ve sorumluluk hissetmeyen, empati kuramayan, yanlış yetiştirilmiş küstah ve aptal kesim. çok var bunlardan. hatta hiç gelmeyip aramayan da var.

her randevusuna onbes dakika erken giden bir kisi olarak katlanamadigim insan turudur.

2 saat gecikeni bahanesi yoksa silerim, iki saati kim bulmuş ki bekleyerek kaybetsin.

günlere aylara hatta yıllara sahip olduğunu düşünen birey ya kendini tanrı sanıyordur yada hayatla henüz tanışmamıştır.

hem kendisine hem de karşısındaki insana saygısızlık yapan insandır.

ben 1 dakika geç kalsam utanırım defalarca özür dilerim.

çocukluk arkadaşımdır. çocukken de böyleydi, koca kadın oldu hâlâ böyle. bu durumdan utanmaz, sıkılmaz da. kızar gibi olursam da güler. düzeltmeye çalışıp daha da mahvettiğine şahit olduğum için böyle kabul ettim onu ve buluşma saatimizden 1 saat sonraya kendimi ayarlayamayı öğrendim. kendi zaman dilimimiz var resmen. türkiye saati ile saat 7 olabilir ama bizim saatimize göre saat 5.30-6.

bir eximi tam poposunun üzerine 6 saat oturtarak bekletmişliğim vardır. sanıyorum hayatında bir daha kimseyi 6 saat beklemeyecektir. ilk buluşmaydı. ürküyordum o yüzden öyle oldu olay sonrasında o 6 saatin her saniyesine pişman oldum o ayrı tabi.

daha sonraki eximi de 2 saat kadar bekletmiştim. başka birinin de buluşma yerine geldikten sonra iptal etmiştim buluşmasını. adam kriz geçiriyordu en son hihi.

bence erkeklere yapılabilecek en kıyak hareketlerde zirveye oynar buluşmaya geç gitmek. hepiçiği hak ediyor bunların oh sefam olsun adjnjsd.

tahammül edemediğim insan tipi 2 saat geç geliyorsan gelme daha iyi .

izmirlidir büyük ihtimal

ha vardır onlardan evet. geldiklerinde beni buldukları vaki değildir.

randevuya 2 saat gecikecek siz de onu orda bekleyecek misiniz. en fazla yarım saat beklerim geçerli bir bahane sunarsa telefonda. ki yine de negatif bir izlenimle başlar.

randevuyu esnek verin. örnek saat 14 ile 14.15 arası diye. saat 14'te randevusu olan insan, en sıkışık durumu da düşünerek evinden, işinden o saatte çıkmalı. o 15 dakika da iltimas pointimiz.
adam bana saat 14'te randevu verdi. ben de kendi randevumu 16.30'a aldım. 14 oldu, 15 oldu, 15.55 oldu ben çıkarken girdi. sekretere benimle görüşeceğini söyledi. sekreter beni işaret etti. "ben çıkıyorum şimdi" dedim. "sizinle randevumuz iki saat önceydi, mazeretinizi telefonla söyleseydiniz randevuyu iptal eder ben de kendi işime giderdim. bugün görüşemem sizle. isterseniz yarın buyrun" dedim.
kim olursa olsun, randevusuna geç gelenibeklemeyin. karınızı da, sevgilinizi de, çocuğunuzu da. kendinize saygınız olsun ki başkalarına saygı gösterebilirsiniz.

genelde 30 ila 45 dakika arası bir süre geç kalıyorum. insanlara ne kadar tuhaf gelse de ben iş saatimden 3 saat erkenden uyanırım. 50 dakika kendime gelmeye haberleri okumaya ayırıyorum. kahvaltıya önem veririm mutlaka kahvaltımı ediyorum 40 dakika içerisinde güzel güzel kahvemi içiyorum sonrasında hemen bir duş alıp giyinip hazırlanıyorum yarım saati buluyor makyajla beraber. yürüyüş mesafem aracın gidişi işe başlamam tam ucu ucuna hatta bazen 5-10 dakika geç bile kalıyorum.
bu bir gerçek. yanlış ya da doğru. çok rahat mıyım pek sayılmaz ama kendimi biliyorum.
bu koloniye ayak uydurmak için elimden geleni yapıyordum zaten.

böyle biriyle hiç karşılaşmadığım için şehir efsanesi gibi gelen olay. ben de tam tersiyim, gideceğim yere çok çok erken varıyorum o yüzden umarım denk gelmem. üzülürüm.

eğer istanbul gibi bir şehirse 15 dk beklerim, çünkü istanbul'da vaktinde bir yere varmak imkansız anlayışlı olmak lazım. fakat o kadar. 15 dk sonunda hala gelmediyse kalkar giderim. romantik buluşma da olsa farketmez, uğraşamam.