belli aralıklarla gelen sesin verdiği rahatsızlıktır gecenin o karanlığını ve sessizliğini o minnacık incecik sesiyle bozar ve olay tamamen farkındalığa dayalıdır bir defa o sesi farkettiğiniz an artık geri dönüşü yoktur ne yaparsanız yapın o sesi muhakkak duyacaksınız ve uykunuzu kaçıracaktır.
demek isterdim ama aslında zaten uykunuz yoktur, gerginsinizdir falan sabah erken kalkın akşam 5 de kalkıp gece 12 de yatınca uyuyamazsınız tabi boş yere saate bahane bulmayın.
devamını gör...
saati pencereden aşağı at.
devamını gör...
kesin sabah erken bir kalkman gereken bir durumda yaşanılandır.

tik tak* duydukça zaman geçer ve uyuman gereken zamanın azaldığından strese girersin ve bu stres uykuya dalmanı engeller ve...

tik ... tak...
tik ... tak...



allah kahretmesin! uyumam lazım.
devamını gör...
(bkz: mizofoni)

( uyumaya çalışılan) odada asla saat tutulmaması ya da mevcut saatin pilinin çıkarılması ile sonuçlanacak durumdur.
devamını gör...
saatin saniyesinin sesinden rahatsız olmaktır.

duvar ya da masa saati olan odada asla uyuyamıyorum ses konusunda maalesef aşırı takıntılıyım.
devamını gör...
(bkz: yalan mı bahaneden bahane mi yalandan)
devamını gör...
ben her türlü seslerde uyuyabilmeye sahibimdir. düğünlerde bile uyurum. küçüklükten kalma alışkanlık.
bir tek inleme seslerinde uyuyamıyorum. ona da kusura kalmayın arkadaş. olan var olmayan var.
kusmadır, öğürmedir, inlemedir ben uyuyamam bu seslerde..
devamını gör...
nikola tesla olmak anlamına gelen durum. değil aynı odadaki saat, komşunun evindeki saatin sesinden bile uyuyamazmış. aynı ben...

bir arkadaş var. bunun teyzesi bir gün "odamdaki saat beni odada istemiyor. gece de uyutmadı" demiş. "ne alaka teyze?" diye sormuş bizimki. teyzenin cevap süper: "bütün gece 'kalk git çık git kalk git çık git' dedi durdu."
devamını gör...
tek uyuyamama sebebimin bu olmasını dilediğim durum
devamını gör...
bunun bir tık kötüsü sınavda saat sesine takılı kalmaktır sanırım.
devamını gör...
insanın duyu organları müthiştir. yatağa yatıp uyumaya başlayacağımız o ana kadar saatin sesini beyin baskılar ve nötr hale getirir. yastığa kafamızı koyduğumuz anda uykuya dalacağımız süre içinde beyin kendini resetleyip, baskıladığı çevresel sesleri kronik şekilde işitir hale gelir. yataktan kalkıp o saati başka odaya koymak için müthiş bir üşengeçlik duyarız ve duymamak için kafamızı başka şeylere konsantre etmeye başka şeyler düşünmeye zorlarız. ama nafile, bir kere kafaya takılır o ses. sağa dön yok sola dön yok.
tik tak tik tak tik tak...
artık lanet olsun deyip bir hışımla yataktan fırlayıp saati kaptığımız gibi evin en ücra köşesine atar ardından rahatlamış şekilde yatağa döneriz. odada tik taklar olmadığı için bir iç huzur gelir mışıl mışıl uyuruz.

tik tak'ları olmayan saatlerde vardır. bir daha bu işkenceye maruz kalmamak için bunlardan edinmek en iyi çözümdür.
devamını gör...
televizyon sesinde uyursunuz, gürültüde de uyursunuz ama saat tik takları, damlayan suyun sesiyle uyuyamazsınız; çünkü rastgele değildir, senkronizedir. tik taklar arası süre, damlayan su arasındaki süre eşittir. bu da bir nevi çin işkencesidir( hatta buna benzer bir çin işkencesi de vardır).

ses , farketmeye başladığınız anda rahatsız etmeye başlar. o ilk farketmeden sonra da artık uykuyu imkansız hale getirir.

ben genelde duymam sesleri de eşim sağolsun; her seferinde farketmeme yardımcı oluyor*.
devamını gör...
duvar saatiyse o piller çıkacak başka yolu yok.
devamını gör...
o sesin olduğunu fark ettiğin anda geçmiş olsun, asla uyutmaz
devamını gör...
ben de, tam tersi gibi bu sesi seviyorum. odada saat varsa şayet, onun sesiyle genellikle alarm da kurmam. uyanmayı istediğim saatte uyanırım ve uyku problemi, insomnia da ortadan kalkıyor yahut olasılığı minimuma iniyor.
bir yerde okumuştum. sade o da değil daha başka sesler bile uykumu getiriyor. sanırım bunda doğum öncesi sürecin etkisi büyük. çünkü bebek, anne karnında duyduğu uğultulu sese duyduğu aşinalık dolayısıyla, saat tiki takası, elektrik süpürgesi, saç kurutma, televizyon, radyo gibi seslerde daha kolay ve derin uykuya dalabiliyorken, bu sesler kesildiğinde uyanabiliyor. bunun her ne kadar bilimsel açıklaması bu olsa ve sadece uyku için geçerli gibi görülse de tam aksine sosyal hayatta, uğultuda, gürültüden kendi iş alanında daha verimli çalışabilen insanlar da azımsanmayacak kadar çok. bunlardan ilki elbette ki benim. aspiratör sesinde yemek yapmam, sokak gürültüsündeyse makale ve deneme yazmam daha kolay oluyor. birkaç işi bir arada yapabiliyor ve bundan da keyif alıyorum.

t: uyurken ses isteyen insanlara garip gelen hadise..
devamını gör...
biteviye, hiç durmadan tekrarlanan sesler ya da hareketler beni de çok rahatsız eder; sadece uyumaya çalışırken değil, uyanıkken de. ders çalışırken, tasarım yaparken birisinin çekirdek yemesi, şakır şukur sakız çiğnemesi (ve patlatması), musluktan damlayan su, karşı apartmandaki ziptirik köpeğin gün 24 saat çevçev çevuu diye havlaması.
saatse odadan dışarı çıkartırım. çekirdek yiyenin elinden çekirdeği alır çöpe döker, sakız çiğneyeni uyarır ardından üstüne su dökerim. köpek için de sahibine ültimatom verdim. bir daha havlarsa yolda ilk gördüğümde yanlışlıkla üstüne basacağımı söyledim. şimdilik hepsinde de başarılıyım ama eminim bir gün dayak yiyeceğim.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"saatin tik tik sesinden uyuyamamak" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim