sakal bırakıp gözlük takan erkekler

kendini yakışıklı göstermek isteyen erkeklerdir. zaten sakal bırakan, gözlük takan her erkek yakışıklıymış gibi görünür. yakışıklı erkek, sakalsız ve gözlüksüz halde belli olur. illüzyonlara kanmayın.

valla çocuklar. sakal bırakmak iş dünyasında sıkıntı. cıztt cıztt kesiyoruz. bazen sözlüklerdeki kadrolu, marx sakallı dombili çocuklar gibi hür.. kardeşçe.. sakallarımı uzatasım geliyor. ama nafile.

her an üstünüzde toplanacak gözlere karşı tetikte olmanın baskısı.. stresii.. bunları yaşamak kolay mı? ne hallerdeyim bir bilseniz. sısııs

alayınızın a. koyarım der gibi dimdik ayakta durmak.. sakalsız.. masumca.. ne kadar zor biliyor musunuz? bilmezsiniz.

nerden bileceksiniz.

toplum baskısıyla değil hür iradesi ile kapanmış erkeklerdir.

sakal erkeğin makyajıdır. change my mind.

bıyık için söylenmiş ama sakala da uyarlanabilir. kemal tahir'den gelsin. ssğırdere
topal ismail (hırsızdır aynı zamanda) bıyıklarıyla övünmektedir. pelvan vahit henüz 15-16 yaşında olmasına rağmen bıyıklarının çıkmayacağından korkan aklı küçük kendi büyük bir delikanlıdır. kulaksızların mustafa, romanın baş karakteri, vahit'in akranıdır. onun bıyık sakal takıntısı yoktur.
bu üçü oturup konuşurlarken hırsız ismail pelvan vahit'e bıyık üzerinden laf vurur. vahit alınır. bunun üzerine mustafa lafa girer, bir kadından söz ederek, diyelim adı hatice olsun, "hatice abla geçen gün -bıyık iyi bir şey olsa kolumun altında bitmezdi dedi" der. hırsız ismail bok gibi kalır. sonra düşnüp "karı haklı" der.
bu bıyık sakal işini bir daha düşünün isterseniz. belki hatça abla haklıdır.