efsanevi james bond karakterinin yeni bir macerasını anlatan 2012 yapımı macera ve aksiyon filmi.
öne çıkanlar | diğer yorumlar
başlık "prusyadaki kral" tarafından 27.04.2021 01:16 tarihinde açılmıştır.
1.
en efsaneolan james bond filmi. bundan sonrası hafif spoiler içerebilir;
--! spoiler !--
sadece türklerin anlayabileceği mantıksızlıklarla dolu açılış sahnesinden sonra, adele nin buğulu sesiyle renklenen, efsaneleşen jenerikle birlikte, james bond 'un, unutulmuş, önemsenmemiş bir ajan haline geldiğini anlıyoruz. dönüşü de aslında beklenen heyecanı ve sevinci yaşatmıyor. zira mi6 büyük yara almış, james bond ise eski meziyetlerini büyük ölçüde kaybetmiştir. artık yaşlanmaya başlamış, psikolojisi bozulmuş, ağırlaşmış, neredeyse işe yaramaz olarak görülmüş, adeta feda edilerek ölüme eşdeğer bir göreve gönderilmiştir. sonra düşmanı olan eski ajanla karşılaşır, eski ajan javier bardem ona bir fare hikayesi anlatır. farelerin doğalarının değişip nasıl hemcinslerini yediklerini anlatır ve karşı karşıya duran biri eski biri gözden düşmüş iki ajanın aslında birbirlerini yemeye hazır birer fare olduğunu göstermeye, inandırmaya çalışır. bence filmin zirve anlarından biridir bu.
--! spoiler !--
bunların dışında, filmi diğer 007 filmlerinden ayıran, james bond karakterinin, diğer filmlerdeki gibi her işi kusursuz yapan, hiç yanılmayan kimliğinden kurtulup, insani kimliği üzerine yoğunlaşılması. yani bu yeni 007, nişan alamıyor, barfiks çekemiyor, yanlış kararlar alıyor, hatalar yapıyor. gerçi sonunda bir şekilde toparlıyor her şeyi ama en azından yıllardır ilahlaştırılan bir karakterin aslında içimizden biri olduğu gerçeği, filmi her anlamda daha inandırıcı hale getiriyor.
sonrası ise, bol bol aksiyon, patlamalar, atlamalar, silahlı çatışmalar, ölümler, yaralanmalar falan filan. o cephede değişen çok fazla bir şey yok açıkcası.
--! spoiler !--
sadece türklerin anlayabileceği mantıksızlıklarla dolu açılış sahnesinden sonra, adele nin buğulu sesiyle renklenen, efsaneleşen jenerikle birlikte, james bond 'un, unutulmuş, önemsenmemiş bir ajan haline geldiğini anlıyoruz. dönüşü de aslında beklenen heyecanı ve sevinci yaşatmıyor. zira mi6 büyük yara almış, james bond ise eski meziyetlerini büyük ölçüde kaybetmiştir. artık yaşlanmaya başlamış, psikolojisi bozulmuş, ağırlaşmış, neredeyse işe yaramaz olarak görülmüş, adeta feda edilerek ölüme eşdeğer bir göreve gönderilmiştir. sonra düşmanı olan eski ajanla karşılaşır, eski ajan javier bardem ona bir fare hikayesi anlatır. farelerin doğalarının değişip nasıl hemcinslerini yediklerini anlatır ve karşı karşıya duran biri eski biri gözden düşmüş iki ajanın aslında birbirlerini yemeye hazır birer fare olduğunu göstermeye, inandırmaya çalışır. bence filmin zirve anlarından biridir bu.
--! spoiler !--
bunların dışında, filmi diğer 007 filmlerinden ayıran, james bond karakterinin, diğer filmlerdeki gibi her işi kusursuz yapan, hiç yanılmayan kimliğinden kurtulup, insani kimliği üzerine yoğunlaşılması. yani bu yeni 007, nişan alamıyor, barfiks çekemiyor, yanlış kararlar alıyor, hatalar yapıyor. gerçi sonunda bir şekilde toparlıyor her şeyi ama en azından yıllardır ilahlaştırılan bir karakterin aslında içimizden biri olduğu gerçeği, filmi her anlamda daha inandırıcı hale getiriyor.
sonrası ise, bol bol aksiyon, patlamalar, atlamalar, silahlı çatışmalar, ölümler, yaralanmalar falan filan. o cephede değişen çok fazla bir şey yok açıkcası.
devamını gör...
2.
adele'in oturduğu yerden şarkı söyler gibi söylediği ama epik fantastik duyguları gıdıklamaktan da geri durmayan parçası. sanki okuması çok kolay gibi geliyor bana, ama arkadaki işçilik benim anlayamayacağım kadar süperkulade zor bir şey.
mesela bir mirkelam öyle mi, değil. kokkkooreçç... kokkoo kokkooo... canım çekti sabah sabah. akşam olsun da kadıköyde bi kokoreç etkinliği düzenleyeyim kendime.
mesela bir mirkelam öyle mi, değil. kokkkooreçç... kokkoo kokkooo... canım çekti sabah sabah. akşam olsun da kadıköyde bi kokoreç etkinliği düzenleyeyim kendime.
devamını gör...
3.
açılıştaki istanbul ve adana sahnelerinden sonrasında aksiyondan vazgeçen, felsefik bir antagonist yaratmaya uğraşan ama bunu başaramayan bir bond filmi. şarkı ve iskoçya manzaraları güzeldi ama hakkını yemeyelim.
devamını gör...