1.
serhat karaaslan'ın yönettiği, oyuncular arasında oyunculuğunu çok beğendiğim ercan kesal'ın da bulunduğu, sundance jüri özel senaryo ödüllü kısa film.
film geceyi birlikte geçirmeye "niyet eden" iki gencin başından geçenleri konu ediniyor. bundan sonrası spoylır.
sevgi ve sevginin farklı hâllerini yeni keşfetmeye başlamış, dolayısıyla meraklı ve ürkek iki genç hayal edin. tam olarak o iki gencin görüntüsü çıkıyor karşınıza filmin başından itibaren. ve filmin başından sonuna kadar toplumun çizdiği ahlak kurallarından kafalarını bile çıkaramıyor bu iki genç, fakat deniyorlar. aile denetimi konusunda kız-erkek ayrımının yansıması kızın annesinin araması sonucu eli ayağına dolaşması, yalan söyleyerek annesini ikna etmeye çalışması fakat erkeğin böyle bir sorununun olmayışı, aksine rahat ve bu konuyu ciddiye almayan tavrı dikkatimi çekti, bu ben ve birçok kadının yaşadığı/yaşamaya devam ettiği bir şey eminim. zira bu gibi "duyarlılıkların" had safhada olduğu bir yer türkiye, kadınların sürekli gözetim altında olması, kontrol edilmesi gereken varlıklar olduğunu henüz çok erken yaşta üstümüze düşen gölgeler ile hissedebiliyoruz. erkeğin ise aile kurumu içerisinde bu gibi hareketlerinin, denetim dışına çıkmasının genelde umursanmaması yahut övülmesi söz konusu.
konu topluma gelince ise, evlilik cüzdanı sorduktan sonra olmadığını öğrenen görevlinin "ikiniz ayrı odalarda kalabilirsiniz ama gece kızın kapısını kilitlerim" tehditi, cinsiyetini öne sürerek bir başka bedenin üzerinde söz sahibi olduğunu düşünen birçok insanın karşılığı. "sen kendini koruyamıyorsun belli ki, ben gerekeni yaparım" düşüncesiyle hareket eden, bunu kendine görev bilen namus bekçileri. ve böyle birkaç olay daha yaşayıp geceyi atlatmaya çalışan, elbirliğiyle sevişmelerine engel olunan iki genç. bir yandan oldukça trajikomik, evet.
benim beğenerek izlediğim bir kısa film oldu. herkesin izlemesini tavsiye ederim.
film geceyi birlikte geçirmeye "niyet eden" iki gencin başından geçenleri konu ediniyor. bundan sonrası spoylır.
sevgi ve sevginin farklı hâllerini yeni keşfetmeye başlamış, dolayısıyla meraklı ve ürkek iki genç hayal edin. tam olarak o iki gencin görüntüsü çıkıyor karşınıza filmin başından itibaren. ve filmin başından sonuna kadar toplumun çizdiği ahlak kurallarından kafalarını bile çıkaramıyor bu iki genç, fakat deniyorlar. aile denetimi konusunda kız-erkek ayrımının yansıması kızın annesinin araması sonucu eli ayağına dolaşması, yalan söyleyerek annesini ikna etmeye çalışması fakat erkeğin böyle bir sorununun olmayışı, aksine rahat ve bu konuyu ciddiye almayan tavrı dikkatimi çekti, bu ben ve birçok kadının yaşadığı/yaşamaya devam ettiği bir şey eminim. zira bu gibi "duyarlılıkların" had safhada olduğu bir yer türkiye, kadınların sürekli gözetim altında olması, kontrol edilmesi gereken varlıklar olduğunu henüz çok erken yaşta üstümüze düşen gölgeler ile hissedebiliyoruz. erkeğin ise aile kurumu içerisinde bu gibi hareketlerinin, denetim dışına çıkmasının genelde umursanmaması yahut övülmesi söz konusu.
konu topluma gelince ise, evlilik cüzdanı sorduktan sonra olmadığını öğrenen görevlinin "ikiniz ayrı odalarda kalabilirsiniz ama gece kızın kapısını kilitlerim" tehditi, cinsiyetini öne sürerek bir başka bedenin üzerinde söz sahibi olduğunu düşünen birçok insanın karşılığı. "sen kendini koruyamıyorsun belli ki, ben gerekeni yaparım" düşüncesiyle hareket eden, bunu kendine görev bilen namus bekçileri. ve böyle birkaç olay daha yaşayıp geceyi atlatmaya çalışan, elbirliğiyle sevişmelerine engel olunan iki genç. bir yandan oldukça trajikomik, evet.
benim beğenerek izlediğim bir kısa film oldu. herkesin izlemesini tavsiye ederim.
devamını gör...