1.
bu bir arolium ukdesidir.
17. yy'a ''manzara resmi'' diye bir şey yoktu. 17. yy'da cermenli ressamlar manzaraya kısa süreli eğilim göstermişler.
sonrasında yine tek başına kullanılmamıştır.
manzara ''figürlü resim''in arkasında, fon olarak kullanılmaya devam etmiştir.
18. yy'da ise ingiliz ve alman ressamları manzarayı ''tek başına''işlemeye başlamış
19. yy'da ise fransız ressamlarda 'manzara' başlı başına bir konu olarak işlenmeye başlanmış, ''açık hava ressamlığı'' diye bir kavram doğmuştur. şovalyeler, tuvaller köylere ve ormanlara taşınmıştır. barbizon ekolü ortaya çıkmıştır.
barbizon ekolü: fransız ressamları ile başlayan manzaraya eğilimli ressamlar topluluğudur efem...
işte bu ekoldekilerden biri de, fransız ressam paul gauguin'dir.
depresyona girdiği, intihara kalkıştığı günler olunca kendisini tahiti'ye atmış , fransız polinezyası olan tahiti'ye hayran kalarak üzerinde bir çok resimler yapmıştır. gerek halkını, gerek doğasını ‘fatata te miti (by the sea)’, ‘la orana maria’ (ave maria) gibi bir çok önemli tabloya yansıtarak gerçek anlamda altlarına ''imza'' atmıştır.
gauguin, tahitiden o kadar etkilenmiş ki; tahiti yaşam tarzını ve inançlarını anlattığı , noa noa: the tahiti journal of paul gauguin adlı bir kitabı vardır.
kısacası tahiti, gauguin'i depresyondan kurtaran, ilham perilerini tekrar bulmasını sağlayan yerdir.
''
''
''
''
17. yy'a ''manzara resmi'' diye bir şey yoktu. 17. yy'da cermenli ressamlar manzaraya kısa süreli eğilim göstermişler.
sonrasında yine tek başına kullanılmamıştır.
manzara ''figürlü resim''in arkasında, fon olarak kullanılmaya devam etmiştir.
18. yy'da ise ingiliz ve alman ressamları manzarayı ''tek başına''işlemeye başlamış
19. yy'da ise fransız ressamlarda 'manzara' başlı başına bir konu olarak işlenmeye başlanmış, ''açık hava ressamlığı'' diye bir kavram doğmuştur. şovalyeler, tuvaller köylere ve ormanlara taşınmıştır. barbizon ekolü ortaya çıkmıştır.
barbizon ekolü: fransız ressamları ile başlayan manzaraya eğilimli ressamlar topluluğudur efem...
işte bu ekoldekilerden biri de, fransız ressam paul gauguin'dir.
depresyona girdiği, intihara kalkıştığı günler olunca kendisini tahiti'ye atmış , fransız polinezyası olan tahiti'ye hayran kalarak üzerinde bir çok resimler yapmıştır. gerek halkını, gerek doğasını ‘fatata te miti (by the sea)’, ‘la orana maria’ (ave maria) gibi bir çok önemli tabloya yansıtarak gerçek anlamda altlarına ''imza'' atmıştır.
gauguin, tahitiden o kadar etkilenmiş ki; tahiti yaşam tarzını ve inançlarını anlattığı , noa noa: the tahiti journal of paul gauguin adlı bir kitabı vardır.
kısacası tahiti, gauguin'i depresyondan kurtaran, ilham perilerini tekrar bulmasını sağlayan yerdir.
''

''

devamını gör...