tarihi yerleri gezerken ne işimiz var lan burada diyen tip

tarihî yerleri gezmeyi değil tarih yazmayı sevdiğini söyleyen tiptir. mümkünse hemen ekipten çıkarılmalı ve gecelere akması tavsiye edilmelidir.

louvre müzesini gezerken uzun saatler boyu başımızın etini yiyen arkadaş. daha sonrasında onu otelde bıraktık. cahilliğe tamamım ama zevksizliği anlayamıyorum.

özellikle kapadokya bölgesinde bol bol bulunan yeraltı şehirlerine inen dar merdivenlerde "insan şunu biraz geniş yapardı. iki büklüm kaldık alüminyum." diye serzenişte bulunanına şahit olduğum tip. sanki silah zoruyla getirmişler. hayır yeraltı şehrine iniyorsun ve tek düşündüğün merdivenin darlığı.

ülkemizde mimar olması muhtemel kişidir.

gittiği yerin tarihini bilmeyen insandır.

bilgisiz ya da ilgisizdir ama muhtemelen bilgisizdir. tarihi yerleri gezmek, tarih okumak gibi değildir. gezilen yerlerdeki o atmosfer yaşanmışlıkların, evliliklerin, ailelerin, çeşitli savaşların, katliamların, kampların ardında bıraktığı yıkımı hissettirir. çocukken ailem sagalassos antik kenti'ne gidelim dedi evimize yakındı, ''ne işimiz var orada'' tepkisini verdim çünkü çocuktum ve kendimce bir yığın taştı, başka özelliği yoktu. gidip gezdik ama hiçbir şey hissetmedim, aklım ermeye başladıkça anladım ne kadar kıymetli bir yer olduğunu. anlayamayanlar, çocuk aklımın olduğu yerde kalmış olanlar muhtemelen. tabii genel olarak değil, sadece bu konu için söylüyorum yanlış anlaşılmasın.

üniversitenin ilk yıllarında auschwitz toplama kampına gittim polonyalı bir arkadaşla, tabii o bu konularda daha bilgili olduğundan beni turist rehberi gibi gezdirdi anlattı da anlattı. hatta ailesinden kötü muameleye maruz kalanlar bile varmış, yahudi değillerdi ama yine de gizli ırkçılık besliyorlarmış yoksul lehlere. ortamdan o kadar etkilendim ki kalbim küt küt atmaya başladı farkında olmadan çocuğun elini sıkmışım, sakin ol dedi, uzaklaştık o zaman kendime geldim. eğer tarihi yer hakkında bilgi sahibiyseniz sizi etkileme durumu çok daha farklı oluyor, bir de ister istemez onun ailesiyle empati kurduğum için kötü bir psikolojiye girdim. gezerek öğrenmekle okuyarak öğrenmek arasında çok fark var, herkesin imkanı yettiğince deneyimlemesi gerektiğini düşünüyorum.

tatili ve seyahati sadece hedefe varmak olarak gören düz mantık insandır.