#ödüllü filmler
drama / western
10 / 10
puan ver

öne çıkanlar | diğer yorumlar

tam olarak sıcak bir odada battaniye altında kahve içerken izlenecek, tarantino filmidir. film insana soğuğu hissettiriyor adeta. kış manzarasını sevenler için tam bir görsel şölendir film.

film ilk başlarda belki bazılarınıza sıkıcı gelebilir ama tarantino filmlerini bilenler için finalde şaşırmaya hazır olmak gerekiyor. bir film eleştirmeni olmadığım için detaylı inceleme yapamayacağım. izlerken çok zevk aldığım, finalinde ağzımın açık kaldığı bir film olmuştur. izleyin.
devamını gör...
tam bir tarantino filmi. filmin yönetmenini bilmeyen ama tarantino'yu bilen birine bu film kimindir diye sorun; size tarantino der.

tarantino seveni çok sever sevmeyeni nefret eder bir yönetmendir, arası yoktur. dolayısıyla sevmeyeni izlemesin diyeceğim film. şahsen tabi ki çok beğendim.
devamını gör...
bir paket red apple tobacco ve taze çekilmiş, demlenmiş kahve ya da bir şişe brendi ile izlenmesi gereken filmdir.

muhteşemdir. tarantino'nun en sevdiğim, defalarca izlediğim filmidir. özellikle chris mannix rolünü oynayan (bkz: walton goggins) oyunculuğu harikadır. film buram buram tarantino kokar; kan, şiddet, ağır güneyli aksanları (bkz: son of a gun). bu filmde diyaloglara daha fazla yer verdiği ve bunu muhteşem bir çekim kalitesiyle verdiği için favori filmimdir.
devamını gör...
tarantino'nun adalet hakkındaki fikirlerini paylaştığı film:



oswaldo mobray: [lecturing daisy] john ruth wants to take you back to red rock to stand trial for murder. and, if... you're found guilty, the people of red rock will hang you in the town square. and as the hangman, ı will perform the execution. and if all those things end up taking place, that's what civilized society calls "justice". however, if the relatives and the loved ones of the person you murdered were outside that door right now. and after busting down that door, they drug you out in the snow and hung you up by the neck, that, we would be frontier justice. now the good part about frontier justice, is it's very thirst quenching. the bad part is it's apt to wrong as right!

...

oswaldo mobray: but ultimately what's the real difference between the two? the real difference is me, the hangman. to me, it doesn't matter what you did. when ı hang you, ı will get no satisfaction from your death, it's my job! ı hang you in red rock, ı move on to the next town, ı hang someone else there. the man who pulls the lever that breaks your neck will be a dispassionate man. and that dispassion is the very essence of justice. for justice delivered without dispassion is always in danger of not being justice.

john 'the hangman' ruth: amen!

=çeviri=

oswaldo mobray: [daisy'ye anlatır] john ruth cinayetten yargılanmak için seni red rock'a geri götürmek istiyor. ve, eğer... suçlu bulunursan red rock halkı seni kasaba meydanında asacak. ve cellat olarak ben, infazı gerçekleştireceğim. ve eğer olaylar dediğim şekilde biterse bu, uygar toplumun "adalet" dediği şeydir. ancak, öldürdüğün kişinin akrabaları ve sevdikleri şu an şu kapının dışında olsalar ve kapıyı kırıp seni kar ile uyuşturup boynundan assalar, bu; sınır adaleti* olur. şimdi, sınır adaletinin iyi yanı ferahlatıcı olması. kötü yanı ise, doğru gibi yanlış!

...

oswaldo mobray: ama nihayetinde, bu ikisi arasındaki gerçek fark nedir? gerçek fark ben'im, cellat. benim için ne yaptığın önemli değil. seni astığımda, ölümünle alakalı tatmin yaşamayacağım, çünkü bu benim yalnızca mesleğim! seni red rock'ta asarım, başka kasabaya giderim, başka birini asarım. boynunu kırası kolu çeken adam serinkanlı bir adam olacak. ve bu serinkanlılık adaletin özüdür. serinkanlı olmadan gerçekleştirilen her adalet, her zaman adalet olmama tehlikesindedir.

john 'the hangman' ruth: amin!



tüm bu repliklere tepkim: amin!

bu konuyu tanık olduklarımızla, haberlerde gördüklerimizle, twitter mahkemesiyle çeşitlendirebiliriz. bir suç işlendiğinde ve adaletin işlemediğini yahut kaplumbağa hızıyla ilerlediğine şahit olduğumuzda yerimizde duramıyoruz ve adalet! diye ağlıyoruz. bu şekilde ağlayanlardan biriyim, dürüst olmak gerekirse ama ben ve sen bir toplum üyesi olarak konu hakkında bir çeşit tutku hissettikçe, görüşlerimizin adalet namına olduğunu savunamayız. suç işleyen kişi adalet makamınca suçlu ilan edilse dahi, ceza verme yetkisi yine otoritenindir. en kötü suçlunun bile savunma ve sessiz kalma hakkı vardır. adalet diyorsak, adalet istiyorsak göz önüne almamız gereken bir temeldir.

not: iş bu entry hiçbir adli sürece, süreçlerin işleyişine atıfta bulunmamaktadır.
devamını gör...
rezervuar köpeklerine benzettiğim, müzikleri ennio morricone imzalı 2015 çıkışlı quentin tarantino filmidir.

bir ödül avcısının, canlı bir şekilde yakaladığı suçluyu götürmeye çalışması ve yolda karşılaştığı diğer ödül avcıları ile olan durum anlatılıyor. klasik bir tarantino filmi dersek abartmış olmam, ama bir pulp fuction ya da rezervuar köpekleri kalitesi kesinlikle yok. film ortalamanın üzerinde, beklentileri yüksek tutmadan izlemenizi tavsiye ederim. bu arada tarantinonun kan takıntısını bu filmde de bolca göreceksiniz. uçan kafalar, beyinler, kollar yine sayıyla değil kilo ile karşımızda.

mayıs 2021 itibarı ile netflix türkiye platformundan izlenebilmekte.
devamını gör...
sadece açılış sekansının güzelliği bile bu filmi başlı başına taşır. canım sıkıldıkça açar bu sahneyi izlerim hatta.

tarantino’nun tarzını pek sevmesem de bu filmi aşırı beğenmiştim. hatta iki kez izlemiştim sinemada.

onun haricinde oyunculuklar çok iyi.
diyaloglar akıcı. soğuk çok gerçekçi. daha önce bir film izlerken soğuğu bu kadar çok hissetmemiştim. müzikler zaten harika ötesi. daha ne olsun.
devamını gör...
django unchainedle beraber tarantinonun western filmlerinden biri.

filmin başrol oyuncusu siyahi olması ve beyaz sakalları nedeniyle morgan freemanla sıkça karıştırılır. oyunculuklar muazzamdır. sınırlı sayıda mekanda geçip insanı sıkmayan ender filmlerdendir.
devamını gör...
çoğunluk django unchained veya pulp fiction dese de bana kalırsa tarantinonun en iyi filmidir.
özellikle jennifer jason leigh in ağzı kanla konuştuğu sahne aklıma geldikçe içimde izleme isteği doğuyor.
devamını gör...
quentin tarantino'nun gerçekten en iyi eserlerinden biri, yani filmde bulundukları o soğuk havayı karakterlerin giyiminden, rüzgarın sesinden o kadar iyi alıyorsunuz ki adeta böyle içten içe bir üşüme hissi gelebiliyor. oyunculuklar çok çok iyi, samuel l. jackson gerçekten mükemmeldi filmde, onun sürekli yanındaki kadın karakterin adını şuan hatırlayamadım ama o da çok iyiydi gerçekten. sonra kurt russell ve diğer oyuncular zaten quentin tarantino'nun diğer filmlerinden hemen hemen gördüğümüz oyuncular. o kadar filme gittim ki şuan, yeniden filmi izlemek arzusu geldi içime. ikinci kez izlediğimi hatırlamıyorum o tadı biraz özleyebilmek adına fakat izleyeli gerçekten çok oldu. sanırım yakın bir süreçte yeniden izlemem gerek bu harika filmi.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"the hateful eight" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim