türkiye'de bastırılmış cinsellik sorunu

büyük bir sıkıntıdır. eski kuşaklar cinselliği düzgün yaşayamadılar. yeni kuşaklarda bunun değişeceğini sanıyordum ama hala tabu...

son yirmi yıldır öyle bastırıldı ki bu konu maalesef ki kötü haberleri hep duyuyoruz ; tabular çoğaldıkça hayat yaşanmaz hala geldi

her şeyin başı seks tabii.

(bkz: billurları getirin)

yerli neşriyattır. yabancısına itibar etmeyiniz.
çok şükür bastırabilmişiz, yoksa büyük mesele...

en büyük ahlaksızlıkların; evlilik dışı cinsel ilişki,alkol ve domuz eti olduğunu düşünen toplumlarda normal olan sorundur.

türkiye'deki pek çok psikolojik hastalığın temelinde yatan önemli sorunlardan biridir.

ciddi bir sorun. cinsellik bir insanın ihtiyacı değil de sanki ayıp bir şeymiş gibi davranılıyor ve öyle kabul ediliyor. iki insanın öpüşmesi kadar doğal olan bir davranış bile, özellikle aile ortamındayken filmlerde veya dizilerde karşılaştığımızda 'ayıp' farzedildiği için ister istemez tedirginlik doğuruyor. bu tedirginliğe örnek olarak kanal değiştirmek veya ortamda bulunan çocuğun ailesinden utanıp ekrana bakamamasını gösterebiliriz.

bir diğer konu ise, ailelerin özellikle kız çocuklarına yaptıkları 'namus' baskısı bazen kötü sonuçlar doğurabiliyor. bahsettiğim 'namus baskısı' türban baskısıyla çok benzerdir. ikisi de saçmalık.

üniversitenin ilk yılı özel bir yurtta kalıyordum ve kayıt olmaya gittiğimde bizden hariç bir aile daha vardı kayıt olmak için gelen. yanlarında benim yaşlarımda bir kız. ama görseniz, karalara bürünmüş, sus pus olmuş, başı hep öne eğik, insanların yüzüne çekinmeden bakamıyor bile. çok çekingen olduğunu düşündüm ve o gün öyle geçti. aradan aylar geçti. bir gün yurdun bahçesindeyim sigara içiyorum. biri çakmak istemek için yanaştı bir baktım o kız. saçlar açılmış, benim bile giymediğim kadar mini bir etek giymiş,file çorap, makyaj desen gırla. o da dışarıya çıkacak belli. şoka girdim çünkü o gün gördüğüm kızla alakası bile yoktu karşımdakinin. bir yandan da sevindim kendi benliğini bulmuş ve istediği gibi yaşayabiliyor diye. saatler sonrasında gittiğim mekanda da karşılaştım aynı kızla. gördüğüm manzara pek hoş değildi. açıkça anlatmak istemiyorum ama o kadar kalabalık ortamda senin benim gibi rahat insanların bile yapabileceği şeyler değildi. ve buna farklı günlerde de birkaç kez şahit oldum. istanbul'a dönerken aynı otobüse denk geldiğimizde ise kendisini yine tesettürlü haliyle gördüm. sırf ailesi yüzünden sürekli kendini değiştirmesi beni ne kadar üzdü anlatamam.

o kadın yıllardır bastırıldığı için ilk özgürlüğüne kavuştuğu anda afalladı ve belki asıl benliğinden bile daha fazlasını yaparak yılların acısını çıkardı. buna hayatında hiç tanımadığı bir şeyle tanışınca kendini fazla kaptırdı da denebilir. benim şahit olduğum görüntüye onun ailesi şahit olsa 'namus cinayeti' adı altında, sırf böyle yaşamayı tercih ettiği için bir kadının canına kıyabilirdi veya en iyi ihtimalle evlatlıktan reddederdi.

kendimi düşünüyorum. ailem tarafından cinsellik hakkında iyi veya kötü bir yorumla karşılaşmadım. rahat büyütüldüm. bu yaşa gelene kadar da cinselliği rahat bir şekilde yaşadım. bu konuda rahat olan ben, o kadının yaptıklarını yapar mıyım diye düşündüğümde hayır diyorum. konuyu bağlamak istediğim şey şu: aileler bir şeyleri yasaklayarak, bastırarak aslında çocuklarını ona itmekten başka birşey yapmıyorlar. yasak olan her zaman cazip gelir diye boşa dememişler. serbest bıraksalar benim 'yapmam' dediğim şeyleri o kadın da yapmazdı eminim. insanımızın artık cinselliğin kadın içinde erkek içinde bir ihtiyaç olduğunu kabul etmesi gerek ve çocuklarını buna göre yetiştirmesi gerek.

tüm türkiye olarak pisikolojimizin bozuk olmasının sebebidir.

hiç bastırmıyorum çıkınca çıkıyor ortaya. doğrusu bastırmayı beceremiyorum ve gerek de duymuyorum.

hem dinden hem de erkeklerin benim yakınlarımı kimse becermesin ama ben herkesin yakınlarını becereyim zihniyetinden ortaya çıkan sorundur. bastırılan şeyler çok kötü bir şekilde ortaya çıkarlar. her akşam haberlerde bunu görüyoruz. cinsellik iki cinsiyete de özgüdür. bizim kıt kafalı toplum bunu anladığı zaman belki bir şeyler değişebilir ama çok zor.

genel de bilinenin aksine arabik dinden dolayı değil eski türklerin kadim kültürü ile yoğrulan yerel din anlayışının ve ataerkil düzenin bir sonucudur..

(bkz: bastırılmış kadınlık kışkırtılmış erkeklik)

türkiye'de cinsellik ile ilgili bir problem olduğunu düşünmüyorum.

konuşunca abazan ilan edileceğin ama gerçekten de bu ülke için konuşuyorsak sorunların en az bi %60'ının kaynaklandığı sorundur.

kedinin bile cinselliği bastırılıyor bu ülkede. annemlerin kedisi kısır ama libidosu yerinde. korktuğu için dışarı çıkamıyor. dişi kediyle temas yok. arada evdeki oyuncakları fikfiklemeye çalışıyor. kedi iyice azman olmasın diye elinden alıyorlar. kedinin dramı içler acısı.

büyüklerin iyi bir şey yapıyoruz diyerek gençleri çok feci baskı ve kontrol altına alma yöntemi

genel olarak var olduğuna inanmadığım sorun.

cinsellik ve/veya seksüelliğin bastırılması durumu insan psikolojisi ile ilgilidir. ancak bir psikolog ya da psikiyatr belirleyebilir bir kişinin cinselliğini bastırıp bastırmadığını.
türkiye'de cinsel ilişkilerin engellenmesi sorunu vardır ki bu da sosyolojiyi ilgilendiren bir durumdur.
türkiye'de fuhuş (seks ticareti) ve mastürbasyon sorunu oldukça ciddi boyutlarda.

bence öyle bir şey yok. yakında dağı taşı… anladınız siz. bi onlar kaldı çünkü.

doğru yere bastırılırsa sorun olmayacak durumdur. işte bunlar hep teknik…