1.
hz. ali'nin kız kardeşi olan kadın sahabi. adı tam olarak tespit edilememiştir, adı ya fâhite, ya hind veya fatıma olabilir. fakat eski kocası hübeyre, bir şiirinde ona hind diye hitap etmiştir. (ibn hişam)
hz. muhammed gençken kendisine talip olmuştur. hz. ümmü hani, islamiyet'ten önce hübeyre ile evlenmişti. hübeyre kendisine talip olmuşken, hz. muhammed de, ebu talib'e, hz. ümmü hani ile evlenmek istediğini söyledi. ama ebu talib, onu, anne tarafından akrabası olan hübeyre ile evlendirip akrabalığı yenilemeyi daha uygun buldu. ayrıca hübeyre, kureyş kabilesi şairlerindendir.
bu evlilikten 4 çocuğu oldu hz. ümmü hânî'nin. hübeyre müslüman oldu mu? mekke fethedildiği zaman necran'a kaçtı, müslüman olmadan orda öldüğü bildirilmiştir.
mekke fethi zamanı hz. ümmü hânî de müslüman oldu. hz. ümmü hani, hz. muhammed'in o gün, kendisinin evine geldiğini, boy abdesti alıp sekiz rek'at namaz kıldığını belirtmiştir. (müsned, müslim)
bazı rivayetlerde ise, hz. ümmü hânî'nin, fetih günü, hz. muhammed henüz şehrin üst taraflarında iken yanına gitmiş olduğunu ve onun boy abdesti alarak sekiz rek'at kıldığını gördüğünü yazar. bu sırada da hz. muhammed kendisine iltifat ederek niçin geldiğini sormuş, hz. ümmü hânî, kocasının yakınlarından kendisine sığınan iki kişiye eman verdiğini, fakat kardeşi ali'nin onları öldürmek istediğini bildirdi. bunun üzerine hz. muhammed şöyle buyurdu:
ümmü hânî! senin eman verdiğin kimseye biz de eman verdik. (müsned, müslim)
hz. ümmü hânî, miraç hadisesini nakleden sahabiler arasındadır. hz. ümmü hânî, miraç gecesi, hz. muhammed'in kendi evlerinde bulunduğunu, o gece yatsı namazını kılıp yattığını, sabah namazından biraz önce kendilerini uyandırıp beraber namaz kıldıklarını belirtmiştir. ayrıca, hz. muhammed'in ona yatsı namazını kendileriyle birlikte mekke'de kıldıktan sonra beytülmakdis'e gidip orada namaz kıldığını ve sabah namazından önce tekrar mekke'ye döndüğünü anlattığını belirtmiştir. (ibn hişam, ibn sa'd) (sıhhatini bilmiyorum)
bu rivayete dayanılarak da, hz. ümmü hânî'nin mekke fethinden önce müslüman olduğu, fakat kocası hübeyre'den korktuğu için bunu gizlemek zorunda kaldığı söylenmiştir.
hz. ümmü hânî, hz. muhammed ile birlikte hayber gazvesi'ne katılmıştır. resulullah ona da ganimetten pay vermiştir. ayrıca eski kocasıyla bir ilgisi kalmayan hz. ümmü hânî'ye hz. muhammed evlenme teklif etmiştir. hz. ümmü hânî bu teklife çok sevinmiştir, ama çok sayıda küçük çocuğu bulunduğunu, onlarla uğraşırken kendisine karşı görevlerini yerine getiremeyeceğinden veya çocukların onu rahatsız etmesinden endişe ettiğini söylemiştir. hz. muhammed de çocuklarına olan düşkünlükleri sebebiyle kureyşli kadınların, arap kadınlarının en hayırlısı olduğunu belirtti. (ibn sa'd, hâkim)
rivayete göre, sonraları, hz. ümmü hânî, hz. muhammed'den kendisini nikâhına almasını istemiş, ama hz. muhammed, "seninle birlikte hicret eden amca kızlarını.......sana helal kıldık........ (ahzâb/50) ayetinin, hz. ümmü hâní, mekke'den hicret etmemiş olması sebebiyle bu nikâha imkân vermediğini söylemiştir. (ibn sa'd)
hz. muhammed gençken kendisine talip olmuştur. hz. ümmü hani, islamiyet'ten önce hübeyre ile evlenmişti. hübeyre kendisine talip olmuşken, hz. muhammed de, ebu talib'e, hz. ümmü hani ile evlenmek istediğini söyledi. ama ebu talib, onu, anne tarafından akrabası olan hübeyre ile evlendirip akrabalığı yenilemeyi daha uygun buldu. ayrıca hübeyre, kureyş kabilesi şairlerindendir.
bu evlilikten 4 çocuğu oldu hz. ümmü hânî'nin. hübeyre müslüman oldu mu? mekke fethedildiği zaman necran'a kaçtı, müslüman olmadan orda öldüğü bildirilmiştir.
mekke fethi zamanı hz. ümmü hânî de müslüman oldu. hz. ümmü hani, hz. muhammed'in o gün, kendisinin evine geldiğini, boy abdesti alıp sekiz rek'at namaz kıldığını belirtmiştir. (müsned, müslim)
bazı rivayetlerde ise, hz. ümmü hânî'nin, fetih günü, hz. muhammed henüz şehrin üst taraflarında iken yanına gitmiş olduğunu ve onun boy abdesti alarak sekiz rek'at kıldığını gördüğünü yazar. bu sırada da hz. muhammed kendisine iltifat ederek niçin geldiğini sormuş, hz. ümmü hânî, kocasının yakınlarından kendisine sığınan iki kişiye eman verdiğini, fakat kardeşi ali'nin onları öldürmek istediğini bildirdi. bunun üzerine hz. muhammed şöyle buyurdu:
ümmü hânî! senin eman verdiğin kimseye biz de eman verdik. (müsned, müslim)
hz. ümmü hânî, miraç hadisesini nakleden sahabiler arasındadır. hz. ümmü hânî, miraç gecesi, hz. muhammed'in kendi evlerinde bulunduğunu, o gece yatsı namazını kılıp yattığını, sabah namazından biraz önce kendilerini uyandırıp beraber namaz kıldıklarını belirtmiştir. ayrıca, hz. muhammed'in ona yatsı namazını kendileriyle birlikte mekke'de kıldıktan sonra beytülmakdis'e gidip orada namaz kıldığını ve sabah namazından önce tekrar mekke'ye döndüğünü anlattığını belirtmiştir. (ibn hişam, ibn sa'd) (sıhhatini bilmiyorum)
bu rivayete dayanılarak da, hz. ümmü hânî'nin mekke fethinden önce müslüman olduğu, fakat kocası hübeyre'den korktuğu için bunu gizlemek zorunda kaldığı söylenmiştir.
hz. ümmü hânî, hz. muhammed ile birlikte hayber gazvesi'ne katılmıştır. resulullah ona da ganimetten pay vermiştir. ayrıca eski kocasıyla bir ilgisi kalmayan hz. ümmü hânî'ye hz. muhammed evlenme teklif etmiştir. hz. ümmü hânî bu teklife çok sevinmiştir, ama çok sayıda küçük çocuğu bulunduğunu, onlarla uğraşırken kendisine karşı görevlerini yerine getiremeyeceğinden veya çocukların onu rahatsız etmesinden endişe ettiğini söylemiştir. hz. muhammed de çocuklarına olan düşkünlükleri sebebiyle kureyşli kadınların, arap kadınlarının en hayırlısı olduğunu belirtti. (ibn sa'd, hâkim)
rivayete göre, sonraları, hz. ümmü hânî, hz. muhammed'den kendisini nikâhına almasını istemiş, ama hz. muhammed, "seninle birlikte hicret eden amca kızlarını.......sana helal kıldık........ (ahzâb/50) ayetinin, hz. ümmü hâní, mekke'den hicret etmemiş olması sebebiyle bu nikâha imkân vermediğini söylemiştir. (ibn sa'd)
devamını gör...