üst katta sürekli koşan ruh hastası çocuk
başlık "objelicizimler" tarafından 12.12.2020 13:45 tarihinde açılmıştır.
21.
22.
mama yerine hayvan yemi veya küspe ile besleniyor olabilir.normal bir çocuk o kadar kosturamaz.
devamını gör...
23.
sıradan, bildiğimiz çocuktur.
devamını gör...
24.
aa demek herkes aynı şeyi yaşıyor.
devamını gör...
25.
bende var bir tane bundan. ismi alp. her gece at gibi koşar, zıplar, kudurur. sonra babası gelince bir dayak yer. ama çocuk öyle arsız ki dayak yedikçe bağırır. ben de aşağıdan keyifle dinlerim. diyeceksiniz ki, adama bak küçücük çocuğun dayak yemesine seviniyor. o işler öyle bildiğiniz gibi değil.
şimdi efendim, bir gün balkonda oturmuş, sigaramı içip sokağı seyrederken birden yukarıdan su akmaya başladı. ne oluyor diye kafamı yukarı çevirmemle birlikte bu küçük iblisin, elinde sürahiyle aşağıya su döktüğünü gördüm. cam balkonun üstünden döküyor ki duvardan bizim balkonu, camları rezil etsin. beni görüp içeri girmeye çalışırken komple boşalttı sürahiyi. kafamdan aşağı yediğim suyun siniriyle çıktım yukarı. kapıyı iblis açtı. elleri ıslak hala. yaşlı bir babaannesi var. zor yürüyor kadın. dedim ki teyze torunun aşağı su döküyor, bak üstüm başım, balkonun camları hep su oldu. zavallı kadın özür diliyor o haliyle bu küçük bit yavrusu ben yapmadım, ben dökmedim diye ortalığı ayağa kaldırıyor. yalancı pislik.
bir başka gün, otoparka girmişken geldi yanıma. amca magnet satıyorum alır mısın? dedi. dedim herhalde aklı başında geliyor yavaş yavaş, kendi parasını kazanmaya çalışıyor. peki dedim verdim bu iblise 5 lira. meğer bu küçük dolandırıcı gitmiş, binada ne kadar pideci, tüpçü, sucu magneti var toplamış satıyor. e iyi tamam dedik sineye çektik. ertesi sabah bir baktım arabanın orasında burasında yapıştırılmış magnetler var. elif pide, tüpçü mustafa, çilingir ahmet. yok elimde kalacak bu çocuk.
bir gün arabayı temizlerken babasını denk getirdim. adama tam bir şeyler anlatacağım, arabadaki test cihazlarına bakıp bunlar ne? diye sordu. anlattım. ne çok geziyorsun sen, nerelere gittin? diye başladı. işimi sordu. anlattım, anlamadı. saçma sapan sorularla yarım saatimi çaldı herif. ben gidiyorum deyip eve gitmek yerine markete kaçmakta buldum çareyi. babadan umudu kestim böylece.
benim 8 yaşında bir kızım var ellerinizden öper. şimdiye dek bahçede kendi halinde takılırken son bir haftada kıza bir haller oldu. çimenleri yolup, çiçekleri koparıp kedileri kovalamaya başladı. bir baktım bu iblis sürekli benim kızın yanında. kıza bu itle konuşmayacaksın, görüşmeyeceksin diye fabrikatör edasıyla nutuk çektim, tabii ki hem daha çocuk olduğu için beni anlamadı hem de çok sallamadı galiba. yine de biraz olsun içine kurt düşürdüm sanırım. artık kızlarla oynuyor daha çok. kadınların efendi yerine pis erkek tercihi bu yaşlarda başlıyor demek.
pazar günü kapı çalıyor, bu "küçük yaramaz" kapıya gelmiş kızımı soruyor. medeni bir insan olmaya çalışarak izin vermiyorum dedim, çıkamaz. ısrar ediyor yer cucesi. salon beyefendisi tavrımı bir kenara bırakıp elimi omzuna koydum ve eğer bu kapıyı bir daha çalarsan o elini kırarım, bir daha hiç bir kapıyı çalamazsın dedim. beti benzi attı. kaçtı gitti. karşılık vereceğini de biliyorum. ama unuttuğu bir şey var. tereciye tere satılmaz.
şimdi yine koşuyor. saat neredeyse gece yarısı ve bu kendini at sanan küçük veletle bitmemiş bir hesabımız var.
şimdi efendim, bir gün balkonda oturmuş, sigaramı içip sokağı seyrederken birden yukarıdan su akmaya başladı. ne oluyor diye kafamı yukarı çevirmemle birlikte bu küçük iblisin, elinde sürahiyle aşağıya su döktüğünü gördüm. cam balkonun üstünden döküyor ki duvardan bizim balkonu, camları rezil etsin. beni görüp içeri girmeye çalışırken komple boşalttı sürahiyi. kafamdan aşağı yediğim suyun siniriyle çıktım yukarı. kapıyı iblis açtı. elleri ıslak hala. yaşlı bir babaannesi var. zor yürüyor kadın. dedim ki teyze torunun aşağı su döküyor, bak üstüm başım, balkonun camları hep su oldu. zavallı kadın özür diliyor o haliyle bu küçük bit yavrusu ben yapmadım, ben dökmedim diye ortalığı ayağa kaldırıyor. yalancı pislik.
bir başka gün, otoparka girmişken geldi yanıma. amca magnet satıyorum alır mısın? dedi. dedim herhalde aklı başında geliyor yavaş yavaş, kendi parasını kazanmaya çalışıyor. peki dedim verdim bu iblise 5 lira. meğer bu küçük dolandırıcı gitmiş, binada ne kadar pideci, tüpçü, sucu magneti var toplamış satıyor. e iyi tamam dedik sineye çektik. ertesi sabah bir baktım arabanın orasında burasında yapıştırılmış magnetler var. elif pide, tüpçü mustafa, çilingir ahmet. yok elimde kalacak bu çocuk.
bir gün arabayı temizlerken babasını denk getirdim. adama tam bir şeyler anlatacağım, arabadaki test cihazlarına bakıp bunlar ne? diye sordu. anlattım. ne çok geziyorsun sen, nerelere gittin? diye başladı. işimi sordu. anlattım, anlamadı. saçma sapan sorularla yarım saatimi çaldı herif. ben gidiyorum deyip eve gitmek yerine markete kaçmakta buldum çareyi. babadan umudu kestim böylece.
benim 8 yaşında bir kızım var ellerinizden öper. şimdiye dek bahçede kendi halinde takılırken son bir haftada kıza bir haller oldu. çimenleri yolup, çiçekleri koparıp kedileri kovalamaya başladı. bir baktım bu iblis sürekli benim kızın yanında. kıza bu itle konuşmayacaksın, görüşmeyeceksin diye fabrikatör edasıyla nutuk çektim, tabii ki hem daha çocuk olduğu için beni anlamadı hem de çok sallamadı galiba. yine de biraz olsun içine kurt düşürdüm sanırım. artık kızlarla oynuyor daha çok. kadınların efendi yerine pis erkek tercihi bu yaşlarda başlıyor demek.
pazar günü kapı çalıyor, bu "küçük yaramaz" kapıya gelmiş kızımı soruyor. medeni bir insan olmaya çalışarak izin vermiyorum dedim, çıkamaz. ısrar ediyor yer cucesi. salon beyefendisi tavrımı bir kenara bırakıp elimi omzuna koydum ve eğer bu kapıyı bir daha çalarsan o elini kırarım, bir daha hiç bir kapıyı çalamazsın dedim. beti benzi attı. kaçtı gitti. karşılık vereceğini de biliyorum. ama unuttuğu bir şey var. tereciye tere satılmaz.
şimdi yine koşuyor. saat neredeyse gece yarısı ve bu kendini at sanan küçük veletle bitmemiş bir hesabımız var.
devamını gör...
26.
çocuktur koşar diyemeyiz. anne baba olmak "çocuk bu yapar " demekle olmuyor. çocukların enerjileri yetişkinler gibi değildir. atamadığı enerjisi varsa bunu evde koşturarak değil parkta oynatarak, yolda yürüterek, bahçede koşturarak hicbirsey yaptiramiryosan merdiven indi çıktı yaptırarak yaparsin. saat 21:00 e kadar tolere edilebilinir ancak saat 21:00 den sonrada insanların dinlenme saatleri çocuklarında uyuma saatlerdir. o saatlerde çocukların koşturması onları ruh hastası yapmaz kural tanımayan, empati yoksunu,bencil ebeveynlerin çocukları yapar.
devamını gör...
27.
bu çocukların bu halde olmasının sebebi geniş ve vurdumduymaz, egoist ailelerdir.
ama allah belalarını bir şekilde verir..
annesinin ta bilmem neresine şey ettiğimin çocuğu diye kendilerine sövdürmekten hoşlandıklarını gösterir..
bir çocuk sabahtan akşama kadar icardiiiiii! gooooool! diye anırır koşar ve ailesi durması için hiçbir şey yapmazsa şiddete uğramak kaçınılmaz sonları olur.
çünkü bu gürültü aşağıdaki insana en ağır zulüm ve şiddettir zaten. ve mutlaka cevabı verilmeli bunun hesabı sorulmalıdır..
memleketteki böyle ailelerin ve onların dünyaya getirdikleri bu babası belli olmayan veledlerin ta nokta noktasına k.y.y.m.
sizin ecdadınızı seveyim.. haysiyetsiz insanlar.
ama allah belalarını bir şekilde verir..
annesinin ta bilmem neresine şey ettiğimin çocuğu diye kendilerine sövdürmekten hoşlandıklarını gösterir..
bir çocuk sabahtan akşama kadar icardiiiiii! gooooool! diye anırır koşar ve ailesi durması için hiçbir şey yapmazsa şiddete uğramak kaçınılmaz sonları olur.
çünkü bu gürültü aşağıdaki insana en ağır zulüm ve şiddettir zaten. ve mutlaka cevabı verilmeli bunun hesabı sorulmalıdır..
memleketteki böyle ailelerin ve onların dünyaya getirdikleri bu babası belli olmayan veledlerin ta nokta noktasına k.y.y.m.
sizin ecdadınızı seveyim.. haysiyetsiz insanlar.
devamını gör...
28.
dinci çocuuu.
devamını gör...
29.
la bu herkeste mi var. ben de cin zannediyodum. evet.
devamını gör...