üstünü çizmek

bir şey geçerliğini yitirdiğinde yapılan eylem. bunu yapmanın görünür veya görünmeyen yolları vardır. belki bi kağıtta, telefonunuzda veya bilgisayarınızda yapmak için sıraladığınız bir görevi bitirdiğinizde üstünü çizer bir daha dönüp bakmazsınız. artık işlem tamamdır. belki de kafanızın içerisinde artık geçersiz kıldığınız şeylerin üstünü çizersiniz. üstü çizilen şeylere o kadar körleşir ve sağırlaşırsınız ki ardınızda bıraktığınızı bile hatırlamazsınız bazen. görevler bittiğinde üstünü çizmek çok kolaydır fakat bir anın, anının, hayalin, bi insanın üstünü çizmek çok zor bir karardır. kararı verdiğinizde de geri dönüşü imkansızdır. yazarın gözünde üstünü çizmek kafada bitirmekle eş anlamlıdır. kafamda bir sürü şey bitirdim, üstünü çizdim.
zamanında altı koyu koyu kalemlerle çizilen şeylerin üstünü çizmek kurtulmak gibi, özgürlük gibi, eve dönmek, kendini bulmak gibi...

(bkz: eski dostlar)

kafasında bitirebildiği şeylerin üstünü çizebilir insan.
o kısma takılı kaldım.
(kafamda bir sürü şey bitirdim üstünü çizdim)

benim çok sevdiğim bir olay. plan yapmayı seven kişiler genelde işi halletmek, bitirmek anlamında kullansada bazen de ders çalışırken bir kitaptaki önemli bölümü renkli bir fosforlu kalemle çizmek olarak da düşünenler olabilir . ki bence ikisi de çok doğru. başlık için teşekkürler korovamilkbar
çok yoğun, stresli ve berbat zamanlar geçirdim gerçekten. çok kızdım çok öfkelendim. özümde çok kırıldım. sonra aştım. bazı durumları nazik yardımlarla bazılarını tek başıma savaşarak ama bitirdim. zihnimde o günlerin üstünü çizdim. hem fosforlu kalemle çizdim hem siyah kalemle. fosforlu kalem unutmamam gereken yaşanmışlıkları siyah kalem ise bi şekilde her zorluğun bitebildiğini anımsatıyor.

birşeyi kafanda tam olarak bitirmek aslında,bir daha hatırlatmamak üzere unutmak.