1.
sanskrit dilindeki "viraha" tiffany watt smith’in duygular sözlüğü’nde “sevilen kişinin yokluğunda hissedilen eksiklik ve çok beklenen bir kavuşmanın vecdine saplanıp kalma hissi” olarak tanımlanmıştır.
hint dizilerinin ve filmlerinin izleyici kitlesinin artması ile viraha kelimesini özellikle mahalle teyzelerinden duymaya başladık.
dediklerine göre “ayrıldıktan sonra anlaşılan aşk” imiş.
kudamaloor janardanan'ın "viraha - ayrılık senfonisi flüt resitali" ile viraha kelimesinin müzikseverler arasında kullanımı yaygınlaşmıştır.

karşı cins ile arkadaş, kanka misali yakınlıklar yaşayan ama tarif edilemeyen bazı duygular hissedenler vardır.
ne zaman ki ayrılık yaşanır…”aşıkmışım ben ona, onsuz yapamadığımı anladım” derler… hele o başkası ile evlenince.
içlerini dökmek isterler...
“o evlenmiş artık, geçti bor'un pazarı sür eşeği niğde’ye, virah virah” diye alaycı söylemler ile karşılaşmaları olasıdır.
viraha türkçe’de virah diye okunur zira. *
kimisi ise başkalarına içini dökmek yerine 1956 yılında çekilmiş elvis presley - one sided love affair klibini seyredip hayal kurar.
şarkının sözleri
"eğer sevilmek istiyorsan
bebeğim, sen de beni sevmelisin
oh evet, çünkü tek taraflı aşk istemiyorum
öpülmek istiyorsan
güzel, sen de beni öpmelisin
çünkü tek taraflı aşk istemiyorum
güzel, duygularımız karşılıklı olmalı
ve bütün dünya bunun doğru olduğunu biliyor
anlayış bütün problemleri çözer, bebeğim
bunları sana niçin söylüyorum biliyor musun
sarılmasını istiyorsan
güzel, sen de bana sarılmalısın
eğer bunları yapmaya çekiniyorsan
bebeğim, neden bir denemiyorsun."
viraha'yı daha iyi anlamak için nazım hikmet'in sözlerine bakarız.
“şehrime gel sevgili. yarın çık gel. bırak her şeyi, bir bekleyenim var de gel. gel ki bu şehir adımlarınla anlamlansın. gel ki bu şehir nefretim olmaktan çıksın. gel ki nefes alayım. gel” - nazım hikmet.
hint dizilerinin ve filmlerinin izleyici kitlesinin artması ile viraha kelimesini özellikle mahalle teyzelerinden duymaya başladık.
dediklerine göre “ayrıldıktan sonra anlaşılan aşk” imiş.
kudamaloor janardanan'ın "viraha - ayrılık senfonisi flüt resitali" ile viraha kelimesinin müzikseverler arasında kullanımı yaygınlaşmıştır.

karşı cins ile arkadaş, kanka misali yakınlıklar yaşayan ama tarif edilemeyen bazı duygular hissedenler vardır.
ne zaman ki ayrılık yaşanır…”aşıkmışım ben ona, onsuz yapamadığımı anladım” derler… hele o başkası ile evlenince.
içlerini dökmek isterler...
“o evlenmiş artık, geçti bor'un pazarı sür eşeği niğde’ye, virah virah” diye alaycı söylemler ile karşılaşmaları olasıdır.
viraha türkçe’de virah diye okunur zira. *
kimisi ise başkalarına içini dökmek yerine 1956 yılında çekilmiş elvis presley - one sided love affair klibini seyredip hayal kurar.
şarkının sözleri
"eğer sevilmek istiyorsan
bebeğim, sen de beni sevmelisin
oh evet, çünkü tek taraflı aşk istemiyorum
öpülmek istiyorsan
güzel, sen de beni öpmelisin
çünkü tek taraflı aşk istemiyorum
güzel, duygularımız karşılıklı olmalı
ve bütün dünya bunun doğru olduğunu biliyor
anlayış bütün problemleri çözer, bebeğim
bunları sana niçin söylüyorum biliyor musun
sarılmasını istiyorsan
güzel, sen de bana sarılmalısın
eğer bunları yapmaya çekiniyorsan
bebeğim, neden bir denemiyorsun."
viraha'yı daha iyi anlamak için nazım hikmet'in sözlerine bakarız.
“şehrime gel sevgili. yarın çık gel. bırak her şeyi, bir bekleyenim var de gel. gel ki bu şehir adımlarınla anlamlansın. gel ki bu şehir nefretim olmaktan çıksın. gel ki nefes alayım. gel” - nazım hikmet.
devamını gör...