sivas katliamı

devletimizin işidir. benzerlerini daha önce pek çok kez uyguladığı katliamlardan bir tanesidir.
devlet planlar, örgütler, işe elverişli kitleler de suçu işler.
6-7 eylül olaylarını anımsayın. atatürk'ün selanikteki evi bombalanmış denilip madımak'tan çok daha büyük çapta bir katliam ve soykırım yapıldı. sonradan sabri yirmibeşoğlu denen özel harp dairesinden emekli bir paşa eskisi, biz yaptık dedi. aynı adam kıbrıs'ta cami bombalatık dedi.
maraş'ta "koministler" sinema bombaladı dediler, 3000 kişiyi mhpli teröristle eliyle katlettiler.
çorum'da cami bombaladılar dediler. yine asker, polis , mhpli teröristler eliyle alevi mahallelerine saldırıya geçtiler. 57 kişiyi katlettiler. devrimcilerin fedakarca direnişi olmasaydı ikinci bir maraş olacaktı çorum.
aynı şeyi sivas'ta denediler.
1990 yılında devletin paradigmasının din ayağına darbe vuran turan dursun ve bahriye üçok suikastle öldürüldü. öldürülecek üçüncü kişi ilhan arsel yurt dışına kaçıp hayatını kurtardı. 12 mart 1995'te bizzat devletin özel harekat polisi ekiplerince önce gazi mahallesi'nde biri bir alevi dedesi olmak üzere iki alevi oturdukları kahvehane taranmak suretiyle katledildi. ardından mahalleye yapılan polis baskınında 19 kişi daha katledildi.
madımak katliamı da böyledir. devlet, önce soldaki ajanı perinçek eliyle islam'a hakaret edici yazılar yazdırdı. madımak katliamı öncesi perinçek'in kışkırtmalarını internetten takip edebilrsiniz.
sonra da hem aziz nesin'i hem de orada toplanmış alevi yazarları, şairleri tek hamlede katletmek için gerekli düzenlemeyi yaptı. 6-7 eylül demiş miydim?