sırrı süreyya önder

adım adım ilerleyişini ayak izlerini sürmek gerekirse önce akp'ye yakın kanallardan olan ülke tv'de kafa dengi programında ismini duyurdu. akabinde birgün gazetesi'nde yazmaya başladı. bu gazete onun geçmişten gelen sol kimliğine uygundu ancak ihtirası için yeterli değildi. kısa bir süre sonra etki alanı çok daha büyük olan radikal gazetesi'nde bir köşeye kuruldu. bu arada yönetmenlik de yapıyordu.

bende kendisi hakkında çift taraflı devlet ajanı olduğu kanısını kuvvetlendiren hadise gezi parkı olayları henüz daha masum bir protesto iken, sebepsiz yere oraya gidip dozerlerin üstüne çıkarak şov yapmasıydı. basit bir talep, ajitatif provokasyonu iyi bilen bu eski sosyalist eylemci tarafından kitlesel bir eyleme dönüştü. her şey durulduktan sonra kimse de çıkıp, bütün olayın fitilini ateşleyen sendin demedi.

bu arada kendisini artık iyice kürtçü siyasete eklemlemiş ve dep ile ortak çizgide hareket etmeye başlamıştı. açılım sürecinin başlamasıyla abdullah öcalan ve devlet arasında müzakereleri yürütecek heyetin en gözde isimlerimden biris de ssö idi.

şimdi meclis başkan vekili olan bu şahsın geçmişte yalçın küçük ve doğu perinçek'le benzer yollardan geçtiğini görüyorum. merak eden yalçın küçük'ün 90'ların başında neler söylediğini, bunun karşılığında gazi üniversite gibi faşist bir yapılanmanın kalesi durumundaki kurumda dahi yerinde kaldığını sonra nasıl absürd bir yahudi düşmanlığına savrulup aytunç altındal gibi saçmaladığını, doğu perinçek'in son 30 yılda siyaseten dört beş defa farklı kutuplarda yer aldığının ayrıntısını okuyabilir.