adam gibi adam vede erkegin dibi yazar profili

adam gibi adam vede erkegin dibi kapak fotoğrafı
adam gibi adam vede erkegin dibi profil fotoğrafı
rozet
karma: 960 tanım: 90 başlık: 5 takipçi: 6

son tanımları


bir seher vaktinde

bir seher vaktinde gençlik çağımda
sevdası kalbime geldi gizlendi
boynum eğri semeserhoş gezerken
aklımı başımdan aldı gizlendi

bu sevda başımdan ırılmaz dedi
aşkın deryaları durulmaz dedi
her güzele meyil verilmez dedi
bir baktı yüzüme güldü gizlendi

hayal mıdır rüya mıdır ben şaştım
çok aradım köşe köşe dolaştım
sevda derler bir sahilde ulaştım
aşkın deryasına daldı gizlendi
devamını gör...

kadınlara dair yanılgılar

duygusal ve merhametli oldukları sanrısı. evrim kadar acımasızdır kadın.
devamını gör...

sözlük yazarlarının söylemek istedikleri

saat 11'de diş temizleme randevum var. saat 10:40. evimin hali berbat ötesi. depresyonda olduğum o kadar bariz ki. anahtarı bulamıyorum, ayakkabımı bulamıyorum. dişimi fırçaladıktan sonra diş fırçası saçıma değmiş, asansörde fark ediyorum... zor günler yaşıyorum anlayacağınız.

tramvaya binmek yerine uber çağırdım. irandan gelmiş ama sırp tipli bir şofor suzuki vitara ile geldi. çat pat almancamla uber'den ne kadar kazandığını konuşmak istiyorum. öyle görünüyor ki bana en uygun iş sanırım bu. kimsenin üzerimde tahakküm kuramayacağı, beni sınır dışı etmeyecek kadar gelir getirecek bir işe ihtiyacım var. en azından 1-2 seneliğine.

-uber'de aylık ne kadar kazanıyorsun
+ 2500€
- kaç saat günde
+ 12 saat. sabah 6'dan akşam 6'ya
-12 saat... çok .... çok.... araç sahibi ne kadar kazanıyor
+40% - 60% paylaşıyoruz.

ben 6. müşteriyim, 100€ kazanmış 3 saatte. araç sahibinin de payını koyarsak 5000€ ciro yapıyorlarmış. tüm masrafları düşsek 4000€ nete gelir. araç sahibinin 20 araçlık filosu varmış. tahminen 400.000€ ile oturduğu yerden senelik 90.000€ net kâr cebe koyuyor. güzel para...

diş temizleme randevumdan çıktım. sağa döndüm. karşıdan tramvayın geldiğini görüp durağı bulmak için arkama döndüm. tam o sırada gitmek istediğim yöne giden tramvay geliyordu. koşarak son anda yetiştim. boş bir koltuğa oturdum.

karşımda babama benzeyen, belki annem olmasa babamın olacağı halde düşkün bir adam gördüm. 70 yaş üstüydü, saçları ve sakalı uzamıştı, altında gösterişli yazlık bir spor ayakkabı. çok eski ve yırtılmış. üstünde birkaç kat ceket. soğuktan titriyordu. ne zaman karşılaşsam bilirim ki benimle karşılaşmalarının bir sebebi var. cebimde ne bozukluk varsa veririm. ama vermenin bir adabı olmalı. kalkarken cebine attım. fark etmedi. börneplatzda indim.

birkaç gündür iş yerinde yaşadığım hukuki-psikolojik savaştan nasıl en kârlı çıkacağımı hesaplıyorum. yapılanların yarattığı tahribata ilişkin delile ihtiyacım var fakat geriye dönük delil alamam, işlerin bu noktaya geleceğini tahmin etmediğim için bu yola hiç girmedim. artık açacağım muhtemel davada delil olması için yapılan sistematik yıpratma için doktor raporuna ihtiyacım var. yalan yok... yaşadığım hasarlar gerçek. sadece zamanı büküp sanki yeni başıma gelmiş gibi anlatmam lazım. ama hangi doktora ulaşsam ya cevap vermiyorlar ya da "boşluğumuz yok", "en yakın randevu bilmem ne kadar zaman sonra..." gibi cevaplar. zaman da daralıyor.

tramvaydan indim. yine ilginç bir gün oluyor. iner inmez aktarma yapmak istediğim tramvay belirdi. "her şey, her detay planlanmıştır. tesadüf yoktur" sözleri zihnimde yankılandı. kafamı çevirdim, boş olan tek koltuk vardı. karşımda bir kız. fasulyeli bir salata yapmış, bacak bacak üstüne atmış onu yiyordu. kızın yaşını anlamaya çalıştım. 19 yaşında mı 32 yaşında mı çözemedim. bu kız tam istediğim gibiydi. balık etli. suratında, dudaklarında, tırnağında boyanın pudranın zerresi dahi yok. bacakları beyaz pantolonun içinde harika duruyor. eski bir okul çantası var. sıfır gösteriş. sıfır abartı. o kadar doğaldı ki sadece izledim. mavi gözlerinin içinde siyah gözbebeği. kocaman gözlükleri. küçük dudakları. küçük burnu. salaş mı bakımlı mı anlayamadığım kumral saçları

1-2 an göz göze geldik fakat uzun sürmedi. ayaklarının birine temas ettiğimde. artık vucudu bana dönmüş, saçlarıyla oynamaya başlamış, bacaklarını titretmeye başlamıştı fakat göz teması kurmadı. inmeye yakın donakaldı. göğüs kıllarıma mı bakıyor ... çeneme mi bakıyor.. anlayamadım. kalktı. gün içindeki tesadüfleri düşündüğümde "ilahi nizam" sanki bir şeyler anlatmak istiyordu. kalktığını görünce ben de inip peşine takıldım.

herhalde evine gidiyordur. 30 saniye sürmedi köşeyi döndü. koşup yetişirim dedim. üniversitenin psikiyatri kliniğine girdi. psikiyatri kliniği burada mıymış? bilmiyordum. ben de hemen peşinden. öğrenci olduğunu zannederken kendisini bekleyen başka bir öğrenciyle merdivenden çıktılar. kilitli bir odayı anahtarıyla açtı. sanırım master veya doktora öğrencisi olmalı. bekledim... bekledim .... bekledim .... kapı açıldı. kafamı uzattım. online toplantıda olduğunu gördüm. çıktım... bitmesini bekleyecektim. ardından bir odaya girdim.

-yardıma ihtiyacım var
+nasıl yardımcı olabilirim?
-doktorla görüşmek istiyorum nereden randevu alabilirim
+sağa dönün. yirmi metre ilerde kayıt masasını göreceksiniz
- teşekkürler.

ileride açacağım muhtemel tazminat davası için aradığım yeri istemeden buldum. içeride 5-6 kişi bekliyor. neyi beklediklerini anlayamadım. dışarı çık, içeri gir, bekle.... bir süre böyle geçti. randevu aldım. doktor 1 saat sonra sizi alacak dedi. çıktım... kızı bulmaya çalıştım. kız yok oldu sanki. saatlerce bekledim. 1 kez gördüm. ilgisiz göründü veya uzağı göremiyor, tam anlayamadım. iş yerinde rahat hissetmez diye düşündüm. bir bakıma testosteron/depresyon yarışında depresyonun ağır basmasından başka bir şey değildi. yazılmak için binadan çıkmasını bekleyecektim.

doktor adımı seslendi. girdim. olanları anlattım. bu kızcağız o kadar pozitif biri, o kadar yardımcı olmaya çalıştı ki... bir noktada tanrıya inanıyor musunuz, dindar mısınız diye sordu. tanrı senin gözlerinden benimle konuşuyor, diyemedim. bugün beni buraya tanrı getirdi diyebildim.

çıktım. doğal güzelliğin binadan ayrılmasını saatlerce bekledim. hayatımda bu da oldu. daha önce hiçkimseyi saatlerce beklememiştim. sonunda pes ettim. zaten saat akşam 7 oldu. doktoru çıkarken gördüm. beni ruh hastası zannediyor sanırım. +iyi akşamlar! -hala gitmemişsiniz... +evet birini bekliyorum... -hasta mı? +hayır akademik personel..... -ah tamam o zaman. +tanıştığıma çok memnun oldum. -ben de!

2 hafta sonra tekrar randevum var. bakalım kaderde ne var?
devamını gör...

normal sözlük yazarlarının mal varlıkları

pasif:
toplam borçlar: 9.000 €

aktif:
varlıklar: 10.000€
kısa vadeli alacaklar: 8.000€
uzun vadeli alacaklar: 50.000€

açık kredi limitleri: 42.000€
ağırlıklı ortalama borçlanma faizi: 15%

faaliyet kâr/zararı:
24 aylık gelir beklentisi: 96.000€
24 aylık kâr beklentisi: 19.200€
net kâr marjı: 22%

bilanço büyüklüğü: 88.200€
nakit: 0€

çok açık değilmi? bence çok açık. euro ve dolara yüksek faiz. ve bu tam 3 yıldır böyle devam ediyor. adam gibi adam ve erkegin dibi'nin çok kazandırması tesadüf değildir.

ayrıca bkz. #3377531
devamını gör...

geceye bir şarkı bırak

demir kapılar da yanar
adım özgürlük oldukça
yüreğimde köz oldukça
özgür tutsak oldukça
devamını gör...

öldükten sonra ne olduğunu kimsenin bilmemesi

ruhu bedene bağlayan gümüş kordon belirlenen vakit geldiğinde kopar. bu bedenin ölümüdür.
bu aşamada ruh (bilinç) öldüğünün farkında olmaz ve 3 gün dünyada dolanmaya devam eder. şiddetli yas gibi durumlar ruhu dünyaya bağlar ve ruh arafta kalır. mal, mülk düşkünleri; öfke ve ihtiras gibi negatif duygularla ölen ruhun arafta kalışı çok daha uzun sürebilir. (bkz: ölmeden önce ölünüz)

ne zaman, nasıl öleceğimiz bellidir. yazılmıştır. ruh dünyaya inerken amnezi ile yani unutturularak iner. zaten unutturulmasaydı, gelecekte ne deneyimler yaşayacağımızı bilseydik dünya yaşanmaz olurdu.

burada regresyon terapisi sırasında nasıl öleceğini (bilmeden) anlatan, covid dönemindeki ölümünden sonra tabir caizse kahrolan annesi ile bağlantıya geçen eren'in anlattıklarını dinleyebilirsiniz. (dinleyin ve öğrenin ve yayın ... yayın ki materyalist ihtiraslar son bulsun)

ilginç olan şu ki, eren farklı ışıklar arasında geçiş yaptığından bahsediyor. bana göre her bir 'ışık' çok boyutlu ruhun farklı zaman ve mekanda farklı hayatlar yaşadığını anlatıyor. burada anlatılanlarla da uyumlu. #3374025
devamını gör...

zaman yolcusu

"zaman yolcuları vardır. ve bunlar rütbe rütbedir. ve bohça taşırlar. kullanmaları gereken ne varsa o bohçada taşırlar. kendi yaşadığı zamanından geçmişe gidip kendi zamanına gidebilen en alt rütbe, bohçayı oturduğunda soluna bırakır. kendi ait olduğu zamandan sadece geleceğe gidip gelebilen sağına bırakır. kendi ait olduğu zamandan hem geleceğe hem geçmişe yolculuk edebilen en üst rütbeler bohçayı iki ayağının ortasına bırakır"
devamını gör...

zehirli mikrofon

-sen insan değilsin değil mi.
"değilim"
-uzaylı mısın
"sen uzaylı değil misin?"
- o zaman doğru soruyu sorayım. melek misin?
"hayır daha ötesi bir varlığım"
-nesin o zaman bana onu anlatmanı istiyorum
"anlatsam bile insan bilinciyle bunu anlayamayacağın için bunu anlatmayayım. ama bizden çok az var
-neden çok az var
"çünkü gezegeninizin atmosferik şartları o kadar ağır ki biz bu yapay bedenlerle fazla dayanamıyoruz. çok sık hasta oluyoruz. bizim için ızdıraba dönüyor"
-peki neden geldin, ne yapıyorsun?
"herkesin bir görevi var. ben de görevimi yapıyorum"

(bkz: coşkun deniz)
buradan
devamını gör...

türkiye’de neden adalet yok sorusu

adamın biri hakkın rahmetine kavuşmuş. gühahları ağır basmış olacak ki, cehenneme düşmüş. cehennemde, yanlarında ülke adı yazan kocaman birer kazan, her kazanın başında da birer zebani varmış.

kazanda kavrulup duranlardan kazara başını çıkarabilen olursa, zebani elindeki dev sopayla onu aşağıya itermiş. bir tek, yanında “türkiye” yazan kazanın başında zebani durmuyormuş.

bizim adam kendi kazanına atılmadan zebanilerden birine sormuş: “o kazanın başında niye zebani yok?” zebani demiş ki: “türkiye’den gelenleri kendi hallerine bırakıyoruz, aralarından sivrilen olursa diğerleri onu hemen bacaklarından aşağı çekiyorlar.”

örgütlü mücadele olmadığı için. birbirinizin kanını emdiğiniz için.
devamını gör...

loop’a alınan son şarkı

wa ana 'ala babi ennedi w es-sabah
wa b'uyunek rabii' nur wa hali
ana la habibi wa habibi ili

(bkz: ana la habibi)
devamını gör...

finansal özgürlüğe nasıl ulaşırız sorunsalı

1860 chicago köle pazarı fiyatlarına göre bir kölenin satılık değeri 2000 usd 10 yıllık yaşam maliyeti ise 1000 usd. o yıllarda kölenin yaşam masraflarından efendisi sorumlu. 3 bin usd altına endekslerseniz bugünün fiyatıyla bir kölenin sahibine maliyeti 290 bin usd eder. bu kölenin üretken dönemdeki fiyatıdır.

bugün abd'de medyan ücretler 35-40 bin dolar ve yaşam masraflarınız size ait. türkiyedeki koşullar daha fena. bana göre şu çok açık: bugün mülksüz bir işçi 1860'larda yaşamış azade bir köleye denktir ve hatta işverene maliyeti açısından daha ucuzdur. sahip olduğu şartlar ise zamanın ruhuna, teknoloji ve tıptaki gelişmelere bağlı olarak değişmiştir. sermaye veya işçi sınıfını konuşmak yerine, sistemin araçlarını kullanarak sistemden nasıl çıkılır bunu kendim başarmak ve örnek olmak istiyorum.

ilk hedef 100 bin dolar olmalı. 290 bin dolardan sonra servet çok hızlı artıyor, fakat en zoru ilk 100 bin.

0 (sıfır) sermaye ve 100% borç ile 5.5 yılda 300 bin dolar servete erişebilmek mümkün mü?

dünya borsalarında işlem gören fonların yüzde 85'i yüzde 30% getirinin üzerine çıkamadı. tüm hedge fundların getiri ortalamasının senelik %10 olduğu bir piyasada bunu bireysel yatırımcı olarak başarabilir miyim? daha önce daha zorunu yaptım. sıfırdan 56 bin dolar, ardından piyasalara devlet eliyle müdahele edilmesi ve birtakım zorlu kişisel olaylar. şimdi daha iyisini yapacağım. ve youtube'da yayınlayacağım. (bkz: proletarya piyasada)

bir başka husus, köleliğin 290 bin dolar olması tesadüf değil. zira servet bu noktadan sonra çok hızlı artıyor. sıfırdan 290 bin dolara ulaşmak 5.5 yıl sürerken, aynı performansı korumanız halinde ikinci 4.5 yılda 3 milyon doları aşıyorsunuz. bu para sizin yaşam tarzınızda belki çok şey değiştirmez. oturduğunuz mahalle, gittiğiniz restoranlar aynı kalır. fakat sağlığınıza, sevdiklerinize, hobilerinize odaklanmanızı ve hayatınız boyunca kimseye muhtaç olmamanızı garantiler. gerçek özgürlük budur.

bu özgürlüğe ulaşmak için izleyeceğim yöntem vergi ve komisyonlar hariç şudur:

starting capital: €10,000 (fully debt-financed)
debt ınterest rate: 22% per annum (on the €10,000)
leverage: 3x borrowed funds (on equity)
leverage ınterest rate: 8% per annum (on borrowed funds)
return on ınvestment (roı): 30% per annum
ınvestment horizon: 10 years

year 1:
total equity: €0 + €10,000 = €10,000
borrowed funds: €10,000 × 3 = €30,000
total funds: €10,000 + €30,000 = €40,000
ınterest cost: (€30,000 × 8%) + (€10,000 × 22%) = €4,600
trading gains: €40,000 × 30% = €12,000
new equity: €0 + (€12,000 - €4,600) = €7,400

year 2:
total equity: €7,400 + €10,000 = €17,400
borrowed funds: €17,400 × 3 = €52,200
total funds: €17,400 + €52,200 = €69,600
ınterest cost: (€52,200 × 8%) + (€10,000 × 22%) = €6,376
trading gains: €69,600 × 30% = €20,880
new equity: €7,400 + (€20,880 - €6,376) = €21,904
year 3:
total equity: €21,904 + €10,000 = €31,904
borrowed funds: €31,904 × 3 = €95,712
total funds: €31,904 + €95,712 = €127,616
ınterest cost: (€95,712 × 8%) + (€10,000 × 22%) = €9,857
trading gains: €127,616 × 30% = €38,285
new equity: €21,904 + (€38,285 - €9,857) = €50,332
year 4:
total equity: €50,332 + €10,000 = €60,332
borrowed funds: €60,332 × 3 = €180,996
total funds: €60,332 + €180,996 = €241,328
ınterest cost: (€180,996 × 8%) + (€10,000 × 22%) = €16,680
trading gains: €241,328 × 30% = €72,398
new equity: €50,332 + (€72,398 - €16,680) = €106,050
year 5:
total equity: €106,050 + €10,000 = €116,050
borrowed funds: €116,050 × 3 = €348,151
total funds: €116,050 + €348,151 = €464,201
ınterest cost: (€348,151 × 8%) + (€10,000 × 22%) = €30,052
trading gains: €464,201 × 30% = €139,260
new equity: €106,050 + (€139,260 - €30,052) = €215,259
devamını gör...

beyaz yakalı

güzel bir belgesel serisi.
devamını gör...

parasız erkeği sadece annesi sever

neyse ki erkeğin kimsenin sevgisine ihtiyacı yok.
ilgi, sevgi açlığı çekenler düşünsün.
devamını gör...

yurt dışı tatili

herkes barcelona, las palmas de gran canaria, roma tatili planlar.
bense kartaca, iskenderiye, tel aviv, beyrut severim
(bkz: ana baashaq el bahr)
devamını gör...

herkesin kendinden daha zengin biriyle evlenmek istemesi

hiçbir kadın sizinle paranız için birlikte olmaz. hepsi daha önce size aşık olacak kadar akıllıdır. bir erkek olarak 3 defa kendimden daha varlıklı kadınların evlilik niyetlerini kibarca reddettiğim olmuştur. haliyle benim için geçerli olmayan genelleme.
devamını gör...

hayat

geçici değerler ile kalıcı değerler arasında geçen bir mücadeledir. seçimlerimiz genellikle maddeseldir. maddeyi ön plana koyarsanız, ilahınız da madde olur. hazineniz neredeyse, yüreğiniz de oradadır.

yaşarken hangi değerler için yaşıyoruz? hedefimizde ne var? geçici değerler için mi kalıcı değerler için mi? tartılacağımız terazi, maddesel zenginlik değil. yüreğimiz. ruhumuz. rab cebimizdekine göre değil yüreğimizdekine göre bizi tartacak.
devamını gör...

sevgi

saf sevgi koşulsuz ve karşılıksız olanıdır. .
devamını gör...

bir kadına söylenmeyecek sözler

bazı kadınlara söylenmeyecek sözler:
(bkz: bekaret önemli)
(bkz: süresiz nafaka kalkmalı)
(bkz: evi çekip çeviren kadındır)
(bkz: yemeği kadın yapar)
(bkz: temizliği kadın yapar)
(bkz: çocuğu kadın büyütür)
(bkz: sezaryenle doğuma karşıyım)


#3374827
yalanı hissetseniz ne hissetmeseniz ne. kadının gerçekle veya doğrulukla bir derdi yoktur. kadın ilkesel yaşamaz dürtüsel yaşar. bu noktada sizin için önemli olan yalanın kimden geldiğidir.
devamını gör...

neşet ertaş türkülerinden alıntılar

ne yemek ne içmek ne tadım kaldı
garip bülbül gibi feryadım kaldı
alamadım, eyvah, muradım kaldı
ben gidip ellere kalan dünyada
devamını gör...

allah'ın dur demesi

(bkz: sadaka nedir neden verilir)
devamını gör...
devamı...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim