1.
son tanımları
3.
yazarların kötü olduklarında aradıkları ilk kişi
benim için kişi değil de kedidir.
aramama da gerek yok. aynı evde yaşıyoruz. seslenince gelip kucağıma oturuyor. derdimi ona anlatıyorum.
aramama da gerek yok. aynı evde yaşıyoruz. seslenince gelip kucağıma oturuyor. derdimi ona anlatıyorum.
devamını gör...
4.
faust
dünyada yazımı en uzun sürmüş bir eserdir.
johann wolfgang von goethe'nin, neredeyse tüm yaşamı boyunca yazarak tamamladığı bir yapıttır.
johann wolfgang von goethe'nin, neredeyse tüm yaşamı boyunca yazarak tamamladığı bir yapıttır.
devamını gör...
5.
neil armstrong
2004 yılında berberi tarafından bir bir tutam saçı 3 bin dolara satılan astronot.
devamını gör...
6.
cyd charisse
amerikalı dans sanatçısı.
iki ünlü dansçı ve aktör gene kelly ve fred astaire ile pek çok yapımda rol almıştır. muhteşem bir güzelliğe ve dans yeteneğine sahip bir kadındı.
1952 yılında bacakları 5 milyon dolara sigortalanmış ve 'en değerli bacaklar' kategorisinde guinness rekorlar kitabı'na girmiştir. '
iki ünlü dansçı ve aktör gene kelly ve fred astaire ile pek çok yapımda rol almıştır. muhteşem bir güzelliğe ve dans yeteneğine sahip bir kadındı.
1952 yılında bacakları 5 milyon dolara sigortalanmış ve 'en değerli bacaklar' kategorisinde guinness rekorlar kitabı'na girmiştir. '

devamını gör...
7.
28 mart 2025 normal sözlük toplu çaylak alımı
en kalabalık saatlerde mecidiyeköy'e gitmek için incirli durağında metrobüse binen, biner binmez de boş koltuk bulan ve hemen mabadını usulca yerleştiren bir vatandaşın huzuru ve şaşkınlığına sebep olan toplu alımdır.
bir gün içerisinde çaylaklıktan yazarlığa terfi edildim. bunun gururunu, mutluluğunu ve iç huzurunu yaşamaktayım. başımı sokacak bir sözlük dergahı buldum ya. ben daha allah'tan başka ne isterim. kanımın son damlasına kadar bu sözlük içerisinde mevcudiyetimi devam ettirip, sizlere en güzel, en bilgi dolu entrylerimi yazarak, birlik ve beraberlik ve dahi kardeşlik içerisiajsjdkdldöf.
evet.
bir gün içerisinde çaylaklıktan yazarlığa terfi edildim. bunun gururunu, mutluluğunu ve iç huzurunu yaşamaktayım. başımı sokacak bir sözlük dergahı buldum ya. ben daha allah'tan başka ne isterim. kanımın son damlasına kadar bu sözlük içerisinde mevcudiyetimi devam ettirip, sizlere en güzel, en bilgi dolu entrylerimi yazarak, birlik ve beraberlik ve dahi kardeşlik içerisiajsjdkdldöf.
evet.
devamını gör...
8.
insanı en çok acıtan şey nedir sorusu
jalapeno biberidir.
doğradıktan sonra elleri köpürte köpürte çok iyi yıkamak gerek. benim gibi çok iyi yıkadığınızı sanıp, saniyelik yüzünüze dokunarak acıyı test edebilirsiniz.
alien'in asitli ağız salyası damlamış uzay istasyonu zemini gibi çatır çutur yanmaya başlıyor suratınız. delik açılmadı allahtan.
doğradıktan sonra elleri köpürte köpürte çok iyi yıkamak gerek. benim gibi çok iyi yıkadığınızı sanıp, saniyelik yüzünüze dokunarak acıyı test edebilirsiniz.
alien'in asitli ağız salyası damlamış uzay istasyonu zemini gibi çatır çutur yanmaya başlıyor suratınız. delik açılmadı allahtan.
devamını gör...
9.
steel magnolias
yönetmeni herbert ross olan ve daryl hannah, sally field, dolly parton, julia roberts ve biriciğim shirley maclaine'nin oynadığı 1989 amerikan komedi-drama filmi.
herkesin birbirini tanıdığı bir kasabada yaşayan kadınları konu alan film, dostluk üzerine çekilmiş en güzel filmlerdendir. oyunculukların harika olduğu zaten kadrodan da belli.
hele bir mezarlık sahnesi vardır ki. bir yandan güldürürken, diğer yandan hüzünden ağlatır. keşke betty midler da bu filmde oynasaymış.
herkesin birbirini tanıdığı bir kasabada yaşayan kadınları konu alan film, dostluk üzerine çekilmiş en güzel filmlerdendir. oyunculukların harika olduğu zaten kadrodan da belli.
hele bir mezarlık sahnesi vardır ki. bir yandan güldürürken, diğer yandan hüzünden ağlatır. keşke betty midler da bu filmde oynasaymış.

devamını gör...
10.
alien: romulus
efsanevi alien serisinin son filmi.
sinemada izlerken kendimi kesmek istedim.
birden salona bir alien girse de beni yese istedim. babasının arabasını çalıp okulu kıran liseli filmlerinin, uzayda geçen versiyonu olan bu film yüzünden, makiniste kafa atmak istedim.makinistin bir günahı yoktu elbet. ben de arka koltukta haşır huşur patates cipsi yiyenlere patladım. baktım beyaz perdede alien'a dair tanıdık bir şey yok. ben de açığı kapatmak için, arka koltukta oturan gürültücülere, içimden filmin ilk çekiminin birebir aynısı olan bir alieni çıkarttım.
ey eski, efsanevi ve kült filmleri piç eden yapımcılar ve yönetmenler. onlar burada değildir de, tanıyan bir yazar varsa iletsin lütfen.
hiç kimse ripley'in yerini tutamaz. kanırtmayın artık. bundan önceki filmde de mantar kafalı, ağlak suratlı bir kadın başroldeydi. şimdi de küçük bir kız. akıllı olun, adam olun. ripley'in yani sigourney weaver'ın karizmasında birini zaten bulamazsınız da, bari saçma sapan sıradan tiplere başrol vermeyin.
amerika'da oyuncu mu kalmadı? orada kalmadıysa, hazal kaya'yı yollayalım. her şeyde oynuyor zaten. alien'da da izleriz zararı yok.
eski filmlerde tek bir alien, film boyunca hem seyircinin, hem de filmdeki uzay istasyonundaki insanların içine içine defekasyonuna sebep olurdu. ama bu filmde minnacık bir kız, sanki elinde raid sineksavar varmış da, alienler de kara sinekmiş gibi hepiciğini anında öldürüyor.
buz dişli, sülün bacaklı, simsiyah janjanlı fiyakalı, koskocaman karizma alien'ı madara etmişsiniz. utanın!
sinemada izlerken kendimi kesmek istedim.
birden salona bir alien girse de beni yese istedim. babasının arabasını çalıp okulu kıran liseli filmlerinin, uzayda geçen versiyonu olan bu film yüzünden, makiniste kafa atmak istedim.makinistin bir günahı yoktu elbet. ben de arka koltukta haşır huşur patates cipsi yiyenlere patladım. baktım beyaz perdede alien'a dair tanıdık bir şey yok. ben de açığı kapatmak için, arka koltukta oturan gürültücülere, içimden filmin ilk çekiminin birebir aynısı olan bir alieni çıkarttım.
ey eski, efsanevi ve kült filmleri piç eden yapımcılar ve yönetmenler. onlar burada değildir de, tanıyan bir yazar varsa iletsin lütfen.
hiç kimse ripley'in yerini tutamaz. kanırtmayın artık. bundan önceki filmde de mantar kafalı, ağlak suratlı bir kadın başroldeydi. şimdi de küçük bir kız. akıllı olun, adam olun. ripley'in yani sigourney weaver'ın karizmasında birini zaten bulamazsınız da, bari saçma sapan sıradan tiplere başrol vermeyin.
amerika'da oyuncu mu kalmadı? orada kalmadıysa, hazal kaya'yı yollayalım. her şeyde oynuyor zaten. alien'da da izleriz zararı yok.
eski filmlerde tek bir alien, film boyunca hem seyircinin, hem de filmdeki uzay istasyonundaki insanların içine içine defekasyonuna sebep olurdu. ama bu filmde minnacık bir kız, sanki elinde raid sineksavar varmış da, alienler de kara sinekmiş gibi hepiciğini anında öldürüyor.
buz dişli, sülün bacaklı, simsiyah janjanlı fiyakalı, koskocaman karizma alien'ı madara etmişsiniz. utanın!
devamını gör...
11.
bahar (dizi)
bir kadının yarı beline kadar içinde mahsur kaldığı koskocaman bir beton bloğu nasıl yerden kaldırmışlar?
hadi kaldırmışlar. peki nasıl sedyeye koymuşlar?
hadi sedyeye koymuşlar. peki sedyenin bacakları, tekerleri nasıl kırılmamış?
hadi sedyeye koymuşlar ve sedye kırılmamış. o kocaman beton parçasını nasıl ambulansa kaldırıp koymuşlar?
hadi kaldırıp ambulansa koymuşlar. o ambulans o koskocaman beton bloğun ağırlığıyla nasıl yol almış?
hadi yol almış da hastaneye gelmiş. o beton bloğu nasıl ambulanstan indirmişler?
hadi indirebilmişler diyelim. o kocaman beton bloğu, sanki kuş taşıyor gibi sadece 4 kişi ite ite nasıl acil odasına getirmiş?
hadi bunu çekmişler. oradaki artizlerden birisi bile 'aga biz ne yapıyoruz? ne çekiyoruz böyle?' diye nasıl sormamış?
hadi biri bile sormamış, ben ne halt etmeye bu durumu bu kadar dert edip, uzun uzun entry girerek, kendi kendime konuşuyorum?
tanım: avengers benzeri paramediklerin ve doktorların oynadığı fantastik bir dizi.
hadi kaldırmışlar. peki nasıl sedyeye koymuşlar?
hadi sedyeye koymuşlar. peki sedyenin bacakları, tekerleri nasıl kırılmamış?
hadi sedyeye koymuşlar ve sedye kırılmamış. o kocaman beton parçasını nasıl ambulansa kaldırıp koymuşlar?
hadi kaldırıp ambulansa koymuşlar. o ambulans o koskocaman beton bloğun ağırlığıyla nasıl yol almış?
hadi yol almış da hastaneye gelmiş. o beton bloğu nasıl ambulanstan indirmişler?
hadi indirebilmişler diyelim. o kocaman beton bloğu, sanki kuş taşıyor gibi sadece 4 kişi ite ite nasıl acil odasına getirmiş?
hadi bunu çekmişler. oradaki artizlerden birisi bile 'aga biz ne yapıyoruz? ne çekiyoruz böyle?' diye nasıl sormamış?
hadi biri bile sormamış, ben ne halt etmeye bu durumu bu kadar dert edip, uzun uzun entry girerek, kendi kendime konuşuyorum?
tanım: avengers benzeri paramediklerin ve doktorların oynadığı fantastik bir dizi.
devamını gör...
12.
koku: bir katilin hikayesi
gargamel tipli bir dâhinin sapkın yolculuğunu anlatan bir film.
grenouille, olağanüstü bir koku alma yeteneğine sahip ancak tam bir manyak. genç kadınların ruhlarını yakalayıp mükemmel parfüm yaratma takıntısı, onu cinayetler işlemeye sürükler. estetik ile korkunç olanın, aşk ile acımasızlığın, şehvet ile vahşetin iç içe geçtiği ve final sahnesiyle de izleyene mavi ekran verdiren bir film.
grenouille, olağanüstü bir koku alma yeteneğine sahip ancak tam bir manyak. genç kadınların ruhlarını yakalayıp mükemmel parfüm yaratma takıntısı, onu cinayetler işlemeye sürükler. estetik ile korkunç olanın, aşk ile acımasızlığın, şehvet ile vahşetin iç içe geçtiği ve final sahnesiyle de izleyene mavi ekran verdiren bir film.
devamını gör...
13.
dexter (dizi)
çok kaliteli ve alt metni sağlam karakterler barındıran bir dizi. ama....
o şekilde bir ölümü hak etmemişti. o kadar üstün zekalı ve miami polis teşkilatını parmağında oynatan bir adam, olmuş armut gibi düştü öldü. dolayısıyla dizi berbat bir şekil bitti.
o adam sen bebekken altındaki bezini değiştirmek için işe zor yetişiyordu eşolşek. o mıymıy anana bile senin yüzünden katlandı. öyle bir babaya bu yapılır mıydı vitaminsiz ucube ergen!
o şekilde bir ölümü hak etmemişti. o kadar üstün zekalı ve miami polis teşkilatını parmağında oynatan bir adam, olmuş armut gibi düştü öldü. dolayısıyla dizi berbat bir şekil bitti.
o adam sen bebekken altındaki bezini değiştirmek için işe zor yetişiyordu eşolşek. o mıymıy anana bile senin yüzünden katlandı. öyle bir babaya bu yapılır mıydı vitaminsiz ucube ergen!
devamını gör...
14.
kuru otlar üstüne
gösterilmeyen ama ima edilen pek çok detaydan dolayı, benim için rahatsız edici bir film.
yandan yemiş entel dantel karmaşık cümlelerle, nar ekşili ve aforizma soslu laf salatası yapabilirim. ne dediğimi ben de anlamayabilirim ama vallahi yapabilirim. 'bireyin içerisindeki küflü ve nemli yalnızlığı ve toplumun dayattığı şunlara bunlara eleştirel bir perpektifte falan' diyerekten bir tanım da girebilirdim. ama gerek yok.
bana göre bu film için koparılan patırtının tuhaf olmasından daha da tuhaf olan bir şey var.
masumlar apartmanı'nda yarattığı karakterin aynısını yaparak ve filmde neredeyse çok az görünerek, göründüğü anlarda da oynadığı her filmde ya da dizide baktığı gibi bakarak, konuştuğu gibi konuşarak, çok da yer yerinden oynatacak bir oyunculuk göstermemesine rağmen, bir kadın oyuncu şövalye ünvanı alabiliyorsa,
filmin her sekansında rolü olup, film boyunca üstün bir performans sergileyen deniz celiloğlu gibi şahane bir oyuncu neden şövalye olamadı? bari adamı kont, dük, paşa yapaydınız. şövalyelik taze bittiyse adama bari bir at vereydiniz.
deniz celiloğlu hayranı olarak çok tepkiliyim.
yandan yemiş entel dantel karmaşık cümlelerle, nar ekşili ve aforizma soslu laf salatası yapabilirim. ne dediğimi ben de anlamayabilirim ama vallahi yapabilirim. 'bireyin içerisindeki küflü ve nemli yalnızlığı ve toplumun dayattığı şunlara bunlara eleştirel bir perpektifte falan' diyerekten bir tanım da girebilirdim. ama gerek yok.
bana göre bu film için koparılan patırtının tuhaf olmasından daha da tuhaf olan bir şey var.
masumlar apartmanı'nda yarattığı karakterin aynısını yaparak ve filmde neredeyse çok az görünerek, göründüğü anlarda da oynadığı her filmde ya da dizide baktığı gibi bakarak, konuştuğu gibi konuşarak, çok da yer yerinden oynatacak bir oyunculuk göstermemesine rağmen, bir kadın oyuncu şövalye ünvanı alabiliyorsa,
filmin her sekansında rolü olup, film boyunca üstün bir performans sergileyen deniz celiloğlu gibi şahane bir oyuncu neden şövalye olamadı? bari adamı kont, dük, paşa yapaydınız. şövalyelik taze bittiyse adama bari bir at vereydiniz.
deniz celiloğlu hayranı olarak çok tepkiliyim.
devamını gör...
15.
cassandra (dizi)
retrofütürizm, sadece robota değil de, flashbacklerdeki ev ya da iş hayatlarına biraz daha sirayet etmiş olsaydı, yıllar önceki bu teknoloji belki biraz anlamlı olurdu ve komik görünmezdi. belki de olay zamanı, insanların teknolojiden kurtulmaya çalıştığı çok daha uzak bir gelecekte geçebilirdi. aslında konu çok güzel ama bir olmamışlık var.
kapı eşiklerinden geçerken dıngıl dingil sallanan robot kafasının komikliğinden midir bilemiyorum ama germeye çalışıp da, geremeyen bir bilimcik kurgucuk dizi.
kapı eşiklerinden geçerken dıngıl dingil sallanan robot kafasının komikliğinden midir bilemiyorum ama germeye çalışıp da, geremeyen bir bilimcik kurgucuk dizi.
devamını gör...
16.
nosferatu (2024)
görüntülerin harika olduğu, gotik ve tekinsiz atmosferin mükemmel yaratıldığı ama teknolojik olarak yokluk zamanlarında çekilen 1922 yapımı nosferatu'nun yanından geçmeyecek bir film.
farklı bir şey denenmiş ama tipinden dolayı pek çok sinemaseverde çocukluk travmasına sebep olan efsanevi bir vampir, çok garip bir şekilde tasvir edilmiş. nosferatu'nun yeni tipi ve günde 5 paket sigara içen bir tiryaki gibi olan sesi çok rahatsız ediciydi. bill skarsgård gibi mükemmel bir oyuncu ise onca makyaj, kat kat kostüm ve ifrazatlı ses arasında kaybolmuş gitmiş. johnny deep'in kızının oyunculuğu ise çok yorucu. keşke biraz babasına çekseymiş. sırf tablo gibi görüntüler için izlenir. keşke efsanevi kült filmlerin anısına daha saygılı olunsa.
farklı bir şey denenmiş ama tipinden dolayı pek çok sinemaseverde çocukluk travmasına sebep olan efsanevi bir vampir, çok garip bir şekilde tasvir edilmiş. nosferatu'nun yeni tipi ve günde 5 paket sigara içen bir tiryaki gibi olan sesi çok rahatsız ediciydi. bill skarsgård gibi mükemmel bir oyuncu ise onca makyaj, kat kat kostüm ve ifrazatlı ses arasında kaybolmuş gitmiş. johnny deep'in kızının oyunculuğu ise çok yorucu. keşke biraz babasına çekseymiş. sırf tablo gibi görüntüler için izlenir. keşke efsanevi kült filmlerin anısına daha saygılı olunsa.
devamını gör...
17.
ekşi sözlük
artık sevmediğim bir sözlük.
ruh hastası, takıntılı bir yazar nik altımda bana olmadık şeyler yazdı. bir iki tane de değil. her gün üşenmiyor yazıyor psikolojik manyak. defalarca yönetime mesaj attım.
' bu adam ruh hastası. bana zorbalık yapıyor. kaldırın şu nik altımdaki entryleri 'dedim. küfür olmadığı için kaldıramazlarmış. iyi de küfürsüz de olsa bana hakaret ediyor. herifin bana takma sebebi de, bir entrysindeki hatayı düzeltmesi için ona mesaj atmamdı. mesleki olarak uzmanlık alanıma giren bir konu hakkında yanlış bir bilgi vermişti. ben de saf saf uyarmıştım düzeltmesi için. vayy anam babam sen misin ikaz eden? tek tek binlerce entrymi okuyup hepsine cevap yazmaya başladı. pek çok konuda da iki uç noktada fikirlere sahip olduğumuzdan, ruh hastası her yazdığıma muhalefet.
nik altıma yazdıkları kanıma dokunduğundan, ben de 10 yıldan fazladır kullandığım hesabımı kullanmayıp, yeni bi hesap açtım.onun da sıralaması bitmiyor. bir gün 18bininci sıradayım, başka gün 19bininci sırada. öff sözlükten de sıkıldım, insanlardan da sıkıldım, hayattan da sıkıldım, bu ülkeden de sıkıldım, trollerden de sıkıldım. bunları yazarken şu an kendimden de sıkıldım.
ruh hastası, takıntılı bir yazar nik altımda bana olmadık şeyler yazdı. bir iki tane de değil. her gün üşenmiyor yazıyor psikolojik manyak. defalarca yönetime mesaj attım.
' bu adam ruh hastası. bana zorbalık yapıyor. kaldırın şu nik altımdaki entryleri 'dedim. küfür olmadığı için kaldıramazlarmış. iyi de küfürsüz de olsa bana hakaret ediyor. herifin bana takma sebebi de, bir entrysindeki hatayı düzeltmesi için ona mesaj atmamdı. mesleki olarak uzmanlık alanıma giren bir konu hakkında yanlış bir bilgi vermişti. ben de saf saf uyarmıştım düzeltmesi için. vayy anam babam sen misin ikaz eden? tek tek binlerce entrymi okuyup hepsine cevap yazmaya başladı. pek çok konuda da iki uç noktada fikirlere sahip olduğumuzdan, ruh hastası her yazdığıma muhalefet.
nik altıma yazdıkları kanıma dokunduğundan, ben de 10 yıldan fazladır kullandığım hesabımı kullanmayıp, yeni bi hesap açtım.onun da sıralaması bitmiyor. bir gün 18bininci sıradayım, başka gün 19bininci sırada. öff sözlükten de sıkıldım, insanlardan da sıkıldım, hayattan da sıkıldım, bu ülkeden de sıkıldım, trollerden de sıkıldım. bunları yazarken şu an kendimden de sıkıldım.
devamını gör...
18.
görümce
gelin ve gelinin ailesi tarafından hiç haz edilmeyen insan türü.
aman ben de size bayılıyordum.
aman ben de size bayılıyordum.
devamını gör...
19.
evdeki düşman
baba rolündeki peter sarsgaard'a rağmen kaliteli ve sağlam bir gerilim filmi.
bu adamın bayık bakışlarını ve havada osuruk kokusu varmış gibi takındığı yüz ifadesini hiç sevmiyorum.
bu adamın bayık bakışlarını ve havada osuruk kokusu varmış gibi takındığı yüz ifadesini hiç sevmiyorum.
devamını gör...