bütün çocukluğum istanbul'a on iki saat uzaklıktaki memleketimize her yaz yaptığımız otobüs yolculukları ile geçti ve beni bir kez bile araba tutmadı. sene kaç hatırlamıyorum yirmi yaşlarındayım sanırım. bir akrabanın memleketteki düğünü için babam, amcamlar ve onların kızları ile yola çıktık. otobüste yanımda oturan kuzenim elinde bu metpamid denen hapı tutmuş bekliyor. neyse aracın hareket etmesiyle bu ilacı içti ve naneli şeker ikram eder gibi bir tane de bana verdi. aman nolcak sanki dedim attım ağzıma. gerisini onlardan dinledim, sadece hayal meyal ışıklar, sesler, beni ittirip kaktırmalarını falan hatırlıyorum. öyle bir uymuşum ki baygın gibi hiç ayılmadan, molaya, tuvalete falan uğramadan. sarı kola içmeden, kek yemeden, uyuz bir film bile izleyemeden sadece ve sadece uyumuşum. gözümü otogarda zor açıp, yüzümü yıkaya yıkaya zor kendime gelmiştim. aradan çok zaman geçti bu anıyı, ilacı unuttum çoktan. bir kaç yıl önce mide bulantısı için bir doktor artık başka neyim vardı hatırlamıyorum bu ilacı vermiş bana içtim. sonrası çekyatta yine uyanamadığım tatlı uykular. üç çocuğumun anne kalk uyan artık diye beni çekiştirmeleri velhasıl bu ilaçla aramızda garip bir etkileşim var. ancak kendisiyle yollarımızı ayırdık. mide bulantısına da zencefil çok iyi geliyor.
devamını gör...