afrika'nın kenar mahallelerinde, brezilya'nın favelalarında, arjantin'in girilmedik sokaklarında wonderkid ararken bulursunuz kendinizi. kendinizden kat be kat güçlü takımlara 3 atarsınız da, orta sıra müdavimi takımlar 90+5'de yıkar geçer sizi bazen. pamuklara sarıp sarmaladığınız, balla kaymakla beslediğiniz santraforunuz sakatlanır, bildirime tıklarsınız, 2 ay sahalardan uzak kalacak der sigara üstüne sigara yakarsınız. oyunculara seslenmek isterken yanlış tıklarsınız, oyuncuları oyundan düşürürsünüz o arada rakip gelir bir tane tıklar, kalırsınız ekran başında öyle. kupalar kazanırsınız, dünya starları getirirsiniz omuzlar üstünde taşırlar, birkaç maç işler yolunda gitmez, kupadan elenirsiniz kendinizi havaalanında tek başınıza elinizde bavulla bulursunuz. oyuncunuz iyidir, birkaç ay sonra ben gideceğim diye her yeri ayrı oynar. hayatın ta kendisidir football manager, bir hata kelebek etkisiyle her şeyi mahvedebilir, ileriyi görmeden alınan bir karar tüm gidişatı bozabilir. en büyük başarıları da görebilirsiniz, en acı mağlubiyetleri de, en doğru kararları da verebilirsiniz, en kritik hataları da yapabilirsiniz. hayatta olduğu gibi burada da her şeyin sonunda para konuşur...
ekşi sözlük ve sosyal medyada beşiktaş taraftarlarının galatasaray'a gönderme yaptığı müsabaka. fenerbahçe ve beşiktaş taraftarındaki bu galatasaray kompleksi ve her şeyin altında arama hatta hayal dünyasında yaşama durumu artık kritik seviyeye geldi. biri hikaye bile yazmış "teşvik primine rağmen yendik, geliyoruz" diye. artık rakibine iftira atacak, oturma organından hikaye yazacak kadar delirmiş azımsanmayacak bir kitle oluştu. yazık ne diyelim, rekabet düşmanlık değildir diyoruz ama illa kendilerine düşman edecekler bizi.
avluda, bahçede, tarlada, arazide yaşar her türlü zorluğun altından kalkar, bir ufak kulübe yeter, yal yapar verirsin afiyetle yer işine gücüne bakar. iyice uysallaşmasın diye sevilse bile çok yüz verilmez, ama sevildiğini anlar.
lisede böyle bir tip vardı, içsel ezikliğini bastırmak ve toplumun gözünden perdelemek için sürekli birilerini ezik ilan ederdi. sonra bir gün bu çocuğu dinlene dinlene dövdüler, içine kapandı kimseye bulaşmaz oldu. yani şiddet bazen çözüm olabiliyor.
hırvatistan'dan çıkan en güzel şeylerden biri olan saykodelik, progresif, post rock grubu. her işleri özenli, yetenek fışkırıyor. 2020'de çıkan hainin grubun ilk stüdyo albümüdür. özellikle albümdeki ak-maknadi parçasının delisiyim.
ben imparator nero claudius caesar augustus germanicus hayranı bir genç olarak eti'yi kınıyorum. bu ad ile duygularımı incitiyorlar. şanlı imparatorumuz nero'nun adını bir bisküviye vererek sizin imparatoru katır kutur yeriz demek istiyorlar adeta, woke camiayı göreve davet ediyorum.
yapay zeka ile kanlı bıçaklı olan tarihteki ilk insan, gelecekte makineler dünyayı ele geçirdiklerinde kendisi public enemy no. 1 seviyesinde aranacak.
fizik ve din kültürü ve ahlak bilgisi dersleri. fizikten geçer not alana kadar beynimin yarısını okulda bırakmış olabilirim, din kültürü ve ahlak bilgisi şaka zanneden olabilir ama hayır, arapça kısa surelerin çoğunu hiçbir zaman ezberleyemedim, türkçe manalarını okumak istediğimde de hoca kabul etmedi ve zıtlaştım. din kültürü ve ahlak bilgisi dersi notu 3 olan okuldaki tek öğrenciydim. sözlü puanlarıma 20+20 vermişti sağ olsun.
fransa'dan tek kişilik (bkz: luna) akıl hastası işi dark ambient/black metal projesi. 2023 çıkışlı eternal peace ve moonlight adlı iki albüme ve birçok single'a sahiptir. yaşam, ölüm, aşk, depresyon/akıl hastalıkları gibi konuları işler. çok yeteneklidir kendisi ama tabii biraz kafadan sakat ve depresiftir.
favorilerim moonlight, everything decays, decadence ve as night falls gibi parçalarıdır. roi parçasını videoclub'dan coverlamışlığı vardır.
bonus: cherry cigarettes (inanılmaz gitar)
borçtan harçtan icralarla falan boğuşacağım yakında ama en azından yaşamak için harcadım ya da birkaç hatalı karar aldım da boğuşacağım bu süreçle, sanal kumar denen illetten olsa insan içine çıkamazdım.
çok düzgün orta açtı yalnız adam helal olsun. bizdeki kaskallar da maaşım az diye trip atsın, milyonluk eşekler gibi sahada beş kilo bıraksın avrupa'da.
laikçi diye bir kelime olmayıp siyasal islamcıların totosundan uydurduğu bir şey olduğundan komik bir ifade. senelerdir bir güruhun gündemi hiç mi değişmez hep aynı saçma eksende geziniyorlar gram kendini geliştirme yok.
toplumca kompleksli olmamızdan kaynaklı üzerine düşülmez ruh sağlığının, iktidarsızlık bir, bu iki kesinlikle kimsede yoktur zaten, suç hep dış etmenlerdedir. konuyu ucundan kıyısından açsan "deli miyim ben ya sen git çok istiyorsan" moduna girer bu kompleksli tipler genelde. delilik nedir bilse bir de içim yanmayacak. delilik çok güzel lan ilk çöktüğünde zor geliyor ama sonra alışıyorsun.
normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz.
Daha detaylı bilgi için çerez ve
gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.
online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.