ihlass yazar profili

kozel, ilaç gibi gelir. sabah uyanınca içilir, akşam yatmadan önce içilir. her türlü içilir. türkiye'de nerede bulunur bilemiyorum, bulsam da koli koli alsam...

sorgulama saatlerine gelmişiz, bende burdayım..

abiler, ablalar merhaba, ben geldim. bir yarım saat dinleyip kaçacağım sadece,

yalandan bi şarkı talebim var,istek çalıyor musun hatırlayamadım o kadar uzun süre oldu ki yayın dinlemeyeli...

tanıdık bir koku

çayımı aldım, bilgisayarımı aldım, yayını arkaplana attım. radyoyu çalışırken dinleyelim.

iyi yayınlar efenim.

hiç param yetmiyor diye evde kaldığım bir dönem hatırlamıyorum ben, yeni yeni param yetmiyor diye evde durmaya başladım. maaşımda türkiye ortalamasının üstündedir, kira derdim falan da yok. ona rağmen 3 gündür dışarı çıkamıyorum ben. hayal kurmak neyinize arkadaşlar, aç karnınızı doyurun yeterli.

bu saatte ayakta durmaya, tanım yazmaya, dışarıda gezmeye, içmeye, kısacası gece hayatına sebebiyet verebilir.

en son 9 ay önce yazmışım, o da senin yayınında olmuş, seni gördüm atladım geldim. iyi yayınlar efendim.

konu ne bu arada, hemen balıklama atlayalım

kokteyl olarak long island kadar güçlüsünü içmedim, absinthe derdim ama hiç denedim ve eskisi kadar güçlü değilmiş sanırım. ben tekiladan hem eğlenmeye hem içmeye devam...

18 yaşına basmamla beraber, açmış olduğum nesine hesabıyla başlayan bir yolculuk, önceden 3tl - 5tl - 10tl oynardım. sigara parasına oynar çıkardım, maddi bir beklentim yoktu. maçları daha zevkli olsun, daha çoşkulu izleyeyim diye kupon yapardım. maddi olarak hiçbir zararı yoktu ama ara verdim.

22 yaşına tekrar geldim. hatrı sayılır bir ücret karşılığında işe başladım. fazla giderim de olmuyordu, şirketin olanakları sayesinde birikim için bir ton para kalıyordu ilk zamanlarda. giyim, kuşam, eğlence için sınırsız bütçem vardır. ona rağmen hatrı sayılır birikimler yapıyordum. hayatımda bir kız var, evleneceğim falan triplerindeyim.

alkol hep içen birisiydim ama bağımlı değildim. sürekli içer hale geldim. haftanın üç günü, evde, dışarıda, mekanda. sonra nasıl oldu kestiremiyorum ama tekrardan başladım iddaa oynamaya. miktarlar da gelir artıkça artmaya başladı. kazandıkça; "lan 500tl atsam şu kadar olurdu. 1000tl atsam şu kadar param olurdu." diyerekten eğlence olarak yaptığım eylem para kazanma hırsına dönüştü. sonra oranları daha fazla olan sitelere girmeye başladım. 20.000tl gibi bir para kazandım. ilk 5 haneli vurgundu. para çekim talebini yaptım. yarısını içeride bıraktım. casino bölümüne tıkladım. slot oynamaya başladım.

aylardır 5 haneli rakam göremeyen ben 2. oyunumda 50.000tl para kazandım, gaza geldik. kazandık, dedim ben bu işi biliyorum. aslında bir şey de bildiğin yok. şans oyunu, günün sonunda elbet para sıfırlanacak. meblağlar artmaya, kazançlar düşmeye, para sıfırlanmaya başladı.

bir ayda 20.000 - 25.000tl yatırım yapıyorum. 10.000tl kazanınca seviniyorum. kazanma hissi çok kötü bir şey. kartlarla aram hep iyidir. kendime dedim, 3 maaş ile kıbrıs'a gidiyorum. parayı katlama gibi bi derdim yok, yiyip içip geri döneceğim o para orada kalacak bir daha da oynamayacağım.

kıbrıs'a gittim, her yer ışıl ışıl, sigaralar, viskiler ikramlar havada uçuşuyor. hava zifiri karanlık, havanın karanlık olduğunun farkında bile değilsin. taze hava pompalıyorlar salona uykun da gelmiyor. tam bir keriz avı kısacası. her şeyi deneyimledim o 5 gün içinde.

şu an oynamıyorum kaç ay oldu bilmiyorum. umarım tekrardan başlamam, tedavi isteyen bir bağımlılık.

sorsaydın adı var mıdır?
gerçekten bana yar mıdır?
bilseydim sonu var mıdır?
sessizce severim seni..

çok düşündüm,

bırakıyorum, doğduğum günden beri yaşadığım şehrimi bırakıyorum. mezun olduğum seneden beri birlikte olduğum şirketi bırakıyorum. arkadaşlarımı, ailemi, sevdiklerimi bırakıyorum.

bu şehir bana çok küçük gelmeye başladı. 5,5 milyon kişinin yaşadığı şehre sığamadım. her yerinde iyi ve kötü anılarımı bırakıyorum. güvenli alanımdan çıkıyorum, vakti gelmişte geçmişti zaten. sıfırdan sadece adımı ve soyadımı bilen insanların olduğu bir ortama gidiyorum. olmak istediğim kişi olmaya gidiyorum. buraya yazmaya değer mi onu da hiç bilmiyorum, sadece yazasım geldi.

*

bendeniz - güvendiğim dağlara kar yağdı

bu haberle, infazla birlikte "idam getirilsin, bireysel silahlanma olsun" algısı başarılı bir şekilde medyaya oturdu. gündemi belki de belli bir süre meşgul eder.

keşke bakkal saldırganın ayağına sıkmaya çalışacağına kafasına nişan alsaymış.

bugün de tükendik.

cihan mürtezaoğlu - bir beyaz orkide

zamanın eli değdi bize
çoktan değişti her şey
aynı değiliz ikimiz de

bergen - elimde fotoğrafın

metal müzik varsa ac/dc o playlistte olmalı, o şarkıda thunderstruck olmalı...

ac/dc - thunderstruck

emir can iğrek - ali cabbar

sevdiğin kız başkasına varmış..

yaşamak var ya..