erkek/ kadın farketmeksizin; çok absürt olmadığı, teşhir içermediği sürece beğenirim. bu; “sana asılıyorum/ yılışıyorum” değil. “helal sana güzelsin, hoşsun, tatlı görsel” ne bileyim nezaket içeren anlamlar yani. yolda birini görürsünüzde “ aaa ne güzel olmuşsun” dersiniz ya aynen öyle bir şey benim için. hiçbir tanımımın veya kahve fotoğraflarımın altındaki beğenilerinde başka bir anlam içerdiğini düşünmüyorum.
manikür pedikür hiç yaptırmadım, yapısal olarak ihtiyacım olmadı.
kaşlarımı almıyorum.
bıyığım yok.
lazeri halledeli yıllar oldu.
saçlarım pırasa püskülü gibi fönede gerek olmuyor.
bir ped var o da para değil.
neredeyse sıfır masraf, aferim bana.
bir kitabı okurken geçen iki saatin, ömrümün birçok senelerinden daha dolu, daha ehemmiyetli olduğunu fark edince insan hayatının ürkütücü hiçliğini düşünür ve yeis içinde kalırdım.
herkesin üzülme eşiği ve sebebi kendi yaşanmışlıklarına göre farklılık gösterebilir. küçücük bir detay sizi yıllar öncesine götürür, hüngür hüngür ağlatabilir. ben mesala;” saçların ne kadar uzunmuş” sözünü duyduğum her an kalbime iğne batırıyorlarmış gibi; ağlamaklı, derin üzüntü ve acı yaşıyorum.
her şey üzülünülebilecek max şey olabilir kişiye göre ama şu bir gerçek ki ölüm ve sağlıktan başka her şeyin bir çaresi elbette bulunur, olur. başka bir yol/ seçenek daima vardır.
ben. ben okuduğumu, insanların gerçek karakteri ve kişiliği veya davranış biçimi olarak düşünüyor/ görüyorum. reelde ne düşünüyorsam burda yazdıklarımda karakter olarak bunlar. olmadığım veya yaşamadığım/ tasvip etmediğim/ hoşlanmadığım bir şeyi kelimelere dökmek benim için imkansız. bu herkeste değişkenlik gösterebilir ama bende bundan ibaret.
not: ironiden bahsetmiyorum. o kadar da şey değilim çok şükür.*
normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz.
Daha detaylı bilgi için çerez ve
gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.
online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.