mir yazar profili

efsane kulaktan kulağa değişe değişe yayılır. bir başka versiyon şöyledir :

" şarkının adı arkadaşlar arasındaki bir şakadan gelir. bikini kill'den kathleen kurt'ün duvarına 'kurt teen spirit gibi kokar' yazar, kız arkadaşı teen spirit kullandığı için onunla dalga geçer. kurt, teen spirit'in bir marka olduğundan bile haberdar değildir. duvar yazısını, devrim niteliğinde bir sogana benzetir ve ünlü parçanın başlığı yapar. "

(bkz: hiçbir şey bilmemenin verdiği bilgelik)

ona kavuşamayacağımı farkettiğimde anlıyorum ben.

ancak kaygandır doğruluk. bazen yanlış kişiye aşık olursunuz ve kavuşamayacağınızı o zaman fark edersiniz, yine de bir süreliğine doğru kişiyi bulmuşsunuzdur.

çok daha başka koşullar da vardır.. doğru kişileri kafesleyen, hırslı ve güçlü kişiler mesela.. bazen, sizin doğru kişileriniz ile yaşadıkları hissine kapılırsınız.. doğrular ve gerçekler.. görüşünüze göre değişiklik gösterirler..

olasılıkla, 4 yıldır insanların mesaj kutularını gözetleyen erkeğin, sevmediği kadındır. gıcık olmuş laf sokuyor. önemli bir şey yok yani. tipin, insanların mesaj kutularını nasıl gördüğünü merak edecek halimiz yok herhalde..

karizmatik bir kedi, ancak bu kadar anlamlı ve dokunaklı bir şekilde miyavlayabilirdi..

mantara bağlamaktır.

spor sokakta !

zaman makinesi test aşamasında olduğu için gerçekleşen tatsız durum.

her şey çok güzel olacak! *

www.instagram.com/reel/DNLL...

türkiye'nin friedrich nietzsche'si.

adını ve şiirlerini anarak siyaset yapan halk düşmanları yetmiyormuş gibi, 'sevdalınız komünisttir' diyen nazım'ın oğlu, eserlerinin tüm yayın haklarını bir bankaya satmıştır. bu noktadan sonra bende çok farklı düşünceler oluşmaya başladı, sosyalist propaganda bağlamında. bu düşüncekeri paylaşmayacağım..

yaptığım benzetmeyi saçma ya da abartılı bulabilirsiniz. (yanlış anlayanlar için kelime etmeyeceğim burada)
nietzsche kendine has görüşleri ve felsefesi çalışmaları olan bir bilimciydi. nazım ise müthiş bir şair ve edebiyat insanı olarak hafızalara kazındı. nazım, lenin ya da troçki gibi kendine özel ve siyasi bilimsel çalışmalara sahip olsaydı, yaptığım benzetme bugün türkiye'de ete kemiğe bürünürdü ve oldukça anlamlı bulunurdu. (ki nietzsche'nin çalışmalarının başına gelenler daha ölmeden önce başlamış. şimdi bunları anlatmayacağım tabi)

nazım kendi isteği ile tkp'de siyaset yapmıştır. onu diğer sanatçılardan farklı yanı, komünist propagandaya adanmış sanatı ve hayatıdır.

solcu/sağcı (ve sevmediğimiz) her siyasetçinin ağzına ciklet olan nazım, çocukluğumun baş ucu eseridir! türkiye'de onsuz siyaset düşünemiyorum..

kendisi hakkında bir çok haber ve yazı okudum. yine bir çok podcast izledim.

yaşam öyküsü (hikayesi) inanılır gibi değil. matrix serisi ile dünyaca ünlü oldu. hemen herkes (çocuksu bir merak ile) böylesine sistem karşıtı bir senaryoyu kasten mi kabul ettiğini (diğer oyuncular için de aynı şey geçerli) merak etti. kişiliğini merak etti. siyasi görüşlerini merak etti. hemen ardından haberler yağmaya başladı. pek çok insan pr çalışması olduğunu düşündü ve yuhaladı. pişmiş tavuğun başına gelmemiş şeyler gelmiş başına, hikayesini doğru ve eksiksiz kabul ediyorum. girişimci biri olduğu anlaşılıyor, servetini değerlendirme şeklinden pek öyle anti-kapitalist olmadığı da. amerikan yerlileri ile yakından ilgileniyor. (onları amerikan vatandaşı olarak görmek kaydı ile ezilenler olarak gören sosyal girişimlere maddi ve manevi destek veriyor.) yardıma muhtaç insanlara pek çok bağış yapıyor. çok didiklemedim ama kendi siyasi görüşünü ve inancını belli edercesine giriştiği projeler/hareketler de var. inanç (dini anlamda) sahibi biri olduğunu görüyoruz. amerikan toplumunu sahiplenmiş ve "tam bir vatandaş" imajına saldırmıyor.

iş yaşamında oldukça şanslı ve şahsen de fazlasıyla kabiliyetli biri olduğu için, paraya para demiyor!

bazı insanlar, perişan hayatlarına karşılık gelen kabilyetleri, yaşam enerjisini ve başarıları tanrının/evrenin bir mesajı olarak algılar ve sahip oldukları her şeyi insanlar ile doğa ile falan paylaşmaya hazır bir düşüncede/duygu-durumda bulunurlar..
ben kendisini böyle insanlar sınıfında görüyorum. *

- seni seviyorum.
+ anladım. tamam.
+ ne oldu o iş?
+ hani teklif vermeni tavsiye ettiğim bir kaç yer vardı..

arkadaş, seni seviyorum cümlesi, ilişki teklif cümlesi değildir, evlilik teklifi değildir, aşk ilanı değildir (hani arkadaş olarak görüyorsa seni : ama ben sana aşığım dersin ) .. :

anlamıştır belki söylediğini, belki üzerine düşünecek, duygu yoğunluğu yok ya da başka şey üzerine odaklı o sırada :

bir insana dersin ki, seninle, bir takım duygularım ile ilgili düşüncelerimi açıklamak için görüşmeliyim, o da, böyle bir görüşme yapabilecek ise kabul eder ya da ne zaman yapabilecek moda girebilir ise o zamana randevu verir.. :

bir insana, kendi kafana göre, uygun gördüğün bir anda, seni seviyorum dersen : nasıl bir şey ile karşılaşırsan onunla yetinirsin!! :

anlatabiliyor muyum : bir insanın, sadece tarafından sevildiğini bilmesini istiyorsan : laflar arasına sıkıştırarak belirtir geçersin. o insan da düşünür bu duygunu zaman içerisinde..

- seni seviyorum!
+ ben de şu an, senden başka şeyleri seviyorum!

akdeniz'den cebimize bir kısrak başı gibi uzanan bu memleket kimin?

türkiye'nin ödeme yöntemi demekmiş. yersek.. (ingilizce karakterlernen turkiye'ye ozel)

*

insan olmanın örgüsü sebebi ile, yanıltıcı olduğunu düşündüğüm bir duygu. kendi değer yargılarım yüzünden böyle düşünmüyorum. hangi şekliyle olursa olsun, sosyal bir ağ şeklinde kurgulanan, genel, kültürel ve genetik durumumuz sebebiyle, diğerlerini hesaba katmadan, herhangi bir şeyleri haketmediğimizi hesaplıyorum. doğal işleyişler insan(oğlu) işleyişleri olmadıkları için, bu işleyişlerden faydalanarak bir takım "hak"larını yaşayabilen kişi ve gruplar sizi yanıltmasın. 20 yıl boyunca yakalanmadan yaşayabilen bir banka soyguncusunun özgür kalması gerektiği (hukuken) düşünülebiliyor ama çaldığı büyük miktarda parayı, birileri, 120 yıl geçse bile kendisine bağışlamaz. ilk sorulacak soru, paraları ne yaptığı sorusu olacaktır..

(bkz: aa bu sensin lan)

rüyamda, en çok istediğim şeyin gerçekleştiğini gördüm. sevindirik haldeyim..

benim o insan. buyrun! bir durum mu var? nasıl yardımcı olabilirim size? canınız mı sıkıldı? sataşacak yer mi arıyorsunuz? aşk acısı çekmezsek ne olacak? dövceniz mi?

ben aşık olduğumda mantıklı, prensipli ve disiplinli oluyorum. enerjim artıyor, hiperaktif oluyorum. acı çekmiyorum ve mutluluktan ayaklarım yerden kesilmiyor. aşkı açabiliyorum, tesadüfen yaşayabiliyor ya da istediğimde kapatabiliyorum. aşık olma adet sınırım yok ve aynı anda yirmi iki kişiye birden aşık olabiliyorum. şaka yapmıyorum, piyes sergilemiyorum.

size ne öğretilmişse onu yaşıyorsunuz. öğrendiklerinizi ve yaşadıklarınızı kutsuyor, seviyor, savunuyorsunuz.

şimdi gidin, aşık olun ve acı çekin..

ikinci sezonunu da biraz önce izleyip bitirdiğim dizi.

üçüncü sezonu çekilirse, belki seyreder ve belki de eleştiriler, yorumlar yaparım.

israil'de bir siyasi parti lideri. netanyahu psikopatının üst aklı.

lanetlenmiş yarı tanrı.