namik davutsozlu yazar profili

namik davutsozlu kapak fotoğrafı
namik davutsozlu profil fotoğrafı
rozet
namik davutsozlu (çaylak)
kafa izninde
karma: 43 tanım: 3 başlık: 3 takipçi: 0

son tanımları


1. (çaylak)

insan neyle yaşar (kitap)

tolstoy'un en lüzumsuz kitaplarından birisidir. hayatının hangi döneminde bu din temalı zırvalıkları yazdı bilmiyorum, araştırmadım. emin olduğum şey tolstoy'un bu anlattıklarına kendisinin bile inanmadığıdır. kilise tarafından aforoz edilip lâdini bir törenle defnedildiği unutmayın. tolstoy tanrı kavramı dışında kalan din masallarına, uydurmalarına inanacak kadar akılsız bir adam değildi. onun sadece bu tarz kitaplarını okuyup da tolstoy okuduğunu dile getiren komik adamlarla dolu ortalık.
devamını gör...
2. (çaylak)

don kişot (kitap)

başkahramanı tek başına yüz kitaba bedel olan kitap. cervantes ona öyle mükemmel söylevler verdirmiş ki, sözlerinin hangi birini not edeceğimi bilemeyip pes ettim. bu don kihote'nin nasıl bir kahraman olduğuna geçmeden önce, yazarını anmak isterim. kendisini tanıyana kadar, tüm zamanların en iyileri olarak addettiğim tolstoy-dostoyevski ikilisini erişilmez bir seviyede görüyordum. fakat, ''dinsizin hakkından imansız gelir.'' sözü gene doğru çıktı ve miguel de cervantes saavedra'nın imansızın önde gideni olduğunu öğrendim. erişilmez dediklerimin geçildiğine ilk defa şahitlik ettiğim için hayranlığım katlandıkça katlandı. elbette ki yine aldanıp ''gelmiş geçmiş en iyi yazar budur!'' dedim kendi kendime. ondan sonraysa homeros'u keşfettim... en iyisi bunu burada bırakıp şövalyemizden bahsedeyim.

cesaretiyle, dürüstlüğüyle, yardımseverliğiyle tam bir erdem abidesi olan don quijote'nin, zaman zaman nükseden deliliğinin ölüm tehlikesi doğurmasına rağmen, dostu, silahtarı olmak çok büyük bir şans olurdu gerçekten. onun yardımseverliği sadece kendisinden yardım talep edildiğinde açığa çıkmaz; etrafındaki olaylara seyirci kalmayan atılgan kişiliği sayesinde yardıma ihtiyacı olanı kendi arayıp tarayıp bulur. söz gelimi, etraftan kafes taşıyan birileri mi geçiyor, gidip selam verir ve bunun içinde ne var diye sorar. burnunu her işe sokan bir kendini bilmez olarak düşünülmemesi gerekir onun; çünkü yol yordam ve nezaket bilen bir kişi olmasının yanı sıra, cüretleri hadsizlikten değil duyarlıktan ileri gelmektedir. don quijote ahlak bekçisi değildir, ahlakın bizzat kendisidir, timsalidir. karşısındaki en azılı düşmanı bile iki güzel söz söyleyerek kendini affettirebilir don quijote'ye. bu yönden lev nikolayeviç mışkin'e benzetirim onu. fazla empati kurmaktan dolayı hemencecik bağışlayıveren tertemiz yürekli kahramanlardır bunlar. ama don kişot'un, mışkin'den ayrı olarak sinirlenme huyu vardır. o, kimseye saygısızlık yapmayacağı gibi, kendisine saygısızlık yapılmasını da hoş görmez, hatta buna müsaade bile etmez. karşısında rakip olarak bir şövalye değil de örneğin bir din adamı varsa, kılıcını bir kenara bırakıp sözleriyle düello edecek kadar haktanırdır. az yer içer, az uyur; en temel ihtiyaç ve arzularına gem vurabilmiş olması iradesinin gücünü gösterir. işte aşağı yukarı böyle bir adamdır kendisi. yine de onu tek kelimeyle özetlemek gerekseydi cesaret derdim. onurun hiçe sayıldığı, yaşamak olsun da nasıl olursa olsun denildiği, kısacası, hayatta kalmanın onurlu olmaktan daha kutsal kabul edildiği günümüz dünyasında anlaşılması zor, yadırganması ve hatta alaya alınması muhtemel olsa da, son derece önemli, kişiyi ileriye taşıyan, insana yakışan bir özelliktir cesur olmak. savaş ve kavga dışında da kullanılabildiğinden dolayı bu kavramın içini boşaltmak kolay değildir. bana kalırsa bu unutulmaz roman kahramanından örnek almamız gereken başlıca hususiyet de budur.

edebiyata doyarken bolca gülmek ve düşünmek istiyorsanız, bu kitabı okuyunuz. hayal gücünün kılıf uydurmakta sınırı yoktur, siz istemediğiniz sürece kimse sizin inancınızı değiştiremez. don quijote'yi şövalye olmadığına ikna edememek, ülkemizdeki bir kesimi yanlış yolda olduklarına ikna edememeye benzer. don quijote'nin, kendisine apaçık bir delil sunulduğunda bu büyücülerin işidir demesi ile bahsettiğim bu kesimin söylemleri neredeyse birebirdir.
devamını gör...
3. (çaylak)

akın altan

yaptığı iş için yaratılmış bir sesi vardır sanki. haluk bilginer, selçuk yöntem, andrea bocelli, luciano pavarotti... kimi getirirseniz getirin ondan daha iyi seslendiremez bir kitabı.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim